right here | yungi

one

mango anti club

San:
Neydi lan bugün
O maç neydi amk atlatmıyorum

Yunho:
Hatırlatma seni sikerim San.
Anlıyor musun beni?
Geçmiş karşıma kah kah sırıtıyor bir de
HELE O OMZUNU VAR YA TUTUP

Jongho:
Yunho sen önce bir sakin ol
San sen de neler oluyor anlat

Yunho:
Sakin olmamı falan bekleme benden.
Duvarı yumruklayacağım gerçekten çok zor duruyorum

Seonghwa:
Ben anlatıcam

San:
Senin adın San mı aq?

Seonghwa:
Lan yarram ben de anlatmak istiyorum belki
tek sen mi vardın orda yuoo

Jongho:
Bir gün de didişmeseniz şaşırcam amk

Yunho:
Sözlerimi dinletmek için ne yapabilirim size?

San:
Peki bey anlatıyoz aq
Jongho bak şimdi kardeşim başlıyorum
[20.28]

🏀

İki takımın da sahaya çıkmasıyla ayaklanan seyirci kalabalığı, Yunho'nun gözükmesi ile ses seviyelerini kulak çınlatacak seviyeye getirdiklerinde yaşadığı rahatsızlık sebebiyle kaşlarını çatmakla yetindi. Son kez alnına düşen saçlarına engel olmak için taktığı saç bandını düzenleyerek takım arkadaşlarına göz gezdirdi.

5 kişinin içerisinden ikisi karşı takımın oyuncularına kısık, hırslı gözleri ile bakarken kalan ikili bulundukları yerden kaslarını ısıtıyordu. Takım kaptanlarının kendilerine döndüğünde hepsi aynı anda kafalarını sallayarak hazır olduklarını belirttiler.

Yunho tekrar önüne döndüğünde ihtimal bile vermediği manzara ile karşılaşmayı beklemiyordu, aylar boyunca söküp atmaya uğraştığı hissin kendini harlaması iyi bir durum değildi. Alışkın olduğu kahverengi saçlar yerine daha kısa ve siyaha boyanmış saçların sahibine baktı, nefretle olması için ekstra gayret gösteren bakışlarıyla...

Aralarındaki gerilim ikisinin de göğüslerinin ortasına hiç istemedikleri o hissi ateşleyerek sadece birbirlerine bakmalarına sebep oldu. Transa girmiş gibi hiç bir şey yapmadan öylece sahanın ortasında dikiliyorlardı.

Kalabalıktan çıkan ses yükseldikçe kendine geldi Yunho, salladı başını kafasındakileri savurma amacı ile. Bu sefer kendinden emin bakışlarını gezdirdi karşısındaki bedenin yüzünde. Kendi nefret dölü ifadesine nazaran gülümsedi siyah saçlı, uzattı elini Yunho'ya.

"Bol şanslar kaptan."

"İhtiyacım yok Mingi."

Hakem düdüğü seyircilerden daha yüksek bir sesle stadyumda yankılandığında başladı maç, aynı zamanda Yunho'nun iç mücadelesi...

İlk çeyrek içerisinde nefret ettiği duyguyu üzerinden atmaya çalışan Yunho, kendisine atılan pasları kaçırıp topun saha dışına kaçmasını sağladıktan sonra sayamadığı kadar küfretti kendisine.

Maçın ilk yarısında sayılmayacak kadar kendi üzerinde yakaladığı bakışlara karşılık olarak sadece gözlerini devirerek karşılık veriyor, beyin hücrelerinin sadece önündeki topa vermeye çalışsa da işlemiyordu sistemine.