İzmir'in sokaklarında bir çift aile bulunuyordu. Fakat bu aile de büyük bir sıkıntı yaşanıyordu. Yıldırım ailesi ayrılmak istiyorlardı. Fakat karısı Esra Hanım babası Cenk Beyden hamileydi. Cenk Bey ise o çocuğu istemiyordu fakat karısı Esra Hanım hamile olduğu için ayrılmak istemiyordu günler gelip çaktı...
fakat Esra Hanım ile birlikteliği çok kötü olmaya başladı Esra hanım bağırarak;
-ayrılalım işte sende çocuk istemiyorsun bunu sende biliyorsun bende biliyorum hem çocuk doğunca ne yapacaksın zaten ikimizde bebek doğacağı zaman ayrılacağız en iyisi bebek doğmadan ikimizde ayrılalım hem bebek seni tanımaz zaten sen bunu istiyorsun dedi.
Cenk Bey bağırıp çağırdı ama en sonunda "tamam ayrılalım" Dedi. Cenk Bey avukatı aradı, boşanma belgelerini hazırlattı. Ve boşanma dairesine gittiler Esra Hanım imzalattı ve Cenk Bey de imzalattı. Fakat Cenk Bey'in içine sinmedi ama artık ikisi farklı aile gibi, birbirlerini tanımamış gibi farklı yollarına düştüler...
Esra Hanım annesinin evine Cenk Bey ise kendi evine doğru yola koyuldular. Fakat annesinin maddi durumu yoktu Cenk sayesinde aileyi geçindiriyordu.Annesine giderken küçük erkek kardeşi Bora 17 yaşındaydı.Boyu 1.80 kıvırcık saçlı ela gözlü kumral bir erkekti. O ablasına bişi olursa onun için veda edecek birisiydi kalbi çok büyük olan Bora yiğeni için elinden geleni yapardı Esra Hanım annesinin evine geri döndü ve annesinin ilk cevabı
-seni buraya hangi rüzgar attı neyse Bora yeğeni için büyük bir alışverişe gitti Cenk beyle kız ismi belirledinizmi diye sordu.
Fakat Esra Hanım odama geçebilirmiyim diye söyledi annesi fatma hanım anlık bir şok oldu fakat yorgundur diye bişi demedi "tamam" Diye bir söz getirdi Esra odasının kapısını kilitledi ve ağlamaya başladı Esra Hanım olayları Fatma Hanıma nasıl anlatacaktı ki? Düşündükçe kafası darma duman olmuştu..Esra Hanım karnındaki çocuğu tek başına nasıl büyütecek? Bu aklındaki soruyu düşünce,hayatı boyunca bir bıçak yarasından Daha kalıcı bir yara oluşmuştu. Bora eve geldi ve "abla!!" Diye bağırdı ablasından bir ses gelmemişti Bora her odanın kapısını açıp kapattı fakat ablasından bir iz bulamadı en son gelin gittiği o odası'na bakıyordu fakat kapı açılmadı kapı içerden kilitlendiği fark etti ve kapıyı kırmadan önce "abla burdamısın!" Esra ses vermedi ve Bora kapıyı kırma kararı aldı. Tam kapıya vuracaktı ki Esra kapıyı açtı Bora;
-İyi misin abla seni çok özledim noldu yiğenime bir şey mi oldu abla anlatsana lütfen senin için çok endişeleniyorum..Esra şok oldu;
-sen nasıl 10 saniyede bu kadar hızlı konuştun merak etme,kızım iyi bende iyiyim ikimizde hayattayız dedi.
Bora sevindi ve Esra'ya sımsıkı sarıldı Esra karşılık verdi. Esra;
- adı ne olsun ikimiz belirleyelim olur mu?
Bora;
-Olur da a-abla noldu Cenk eniştemle ayrıldın mı abla umarım düşündüğüm gibi değil.
Esra hanım;
-şey evet biz ayrıldık hatta boşandık
Özür dilerim özür dilerim.
Esra'nın göz yaşları akmaya başlar ve Bora Esra'ya doğru "sakın ağlama" Sözcükleri duyuluyordu Esra şaşkınlıkla bakıyordu Bora hemen araya girdi;
-sakın ağlama be bu adam yüzünden kendini üzme be bunun içinmi hep cani insanlar var be!
Diye sözü bitirdi Ve güvenerek sen çocuk ismini daha katmadın demi ismi Asena olsun hem daha adaletli hem de daha iyi bir isim olur dedi. Esra hanım tamam çok güzel ad bende onu katmayı istiyordum diye seslendi. Kapıdan Fatma Hanım yöneldi ve "kızım iyi misin" Diye söyledi. Anne sana bir şey söyleyeceğim ama sakın bana bağırma Fatma hanım haberi yoktu fakat "tamam" dedi.
Esra Hanım ilk söze başlayarak;
-Anne ben Cenk Bey ile ayrıldım biliyorum bizim ailemizi o ilgileniyordu fakat ben ile Cenk Bey aramızda çok kötü tartışmalar oldu ve kızım Asena onun da kızıydı ve ben Asena'ya birşey olmasın diye ayrılmak zorunda kaldım ben Cenk Bey'i başka bir kızla gördüm o günden beri aramız bozuldu..
Fatma hanım şok halde Esra'ya bakıyordu Bora Esra'ya yönelerek ben sana dedim evlenme ona fakat sen beni dinledin mi? hayır! Abla ben senin iyiliğini düşünüyordum sana dedim "bu adamdan adam olmaz" Dedim demi tabiki de dedim fakat sen beni dinlemedin. Bu beni çok üzdü diye söyledi.6 YIL SONRA...
Asena artık büyümüştü ve ailedeki kimse babası ve annesiyle olan bütün anılarını hiç Asena'ya anlatmamıştı
Asena baba nedir o duyguyu bilmiyordu ancak ana sınıfa başlayana kadar...
Asena ana sınıfa hazırlılık yapıyordu. Hatta çoktan bile hazırlamıştı fakat Asena'nın günü olduğu için bir yandan da korkuyodu ve endişeliydi Asena özel bir çocuktu fakat annesine benzer bi durumu yoktu o babası gibi esmer birisiydi Asena ilk görüşte anlamasa da anasınıfa başladığında her şeyi o zaman anlayacaktı.
..1 GÜN SONRA
Evet çocuklar nasılısınız.
-iyiyiz siz nasılsınız
-bende iyiyim hadi oturun
Tamam!
-oyun hamurlarını çıkartınızmı şekiller vereceğiz
-çıkartım öğretmenim
-pekâlâ size şekil vereceğim onun aynısını yaparsınız tamam mı
-tamam öğretmenim.
Oooo Asena Hanım ne kadar güzel yapıyorsun işi çok akıllıymışsın
-teşekürler öğretmenim
Sende çok güzel yapıyorsun Yiğit Bey..
Aradan saatler geçer..
Evet çocuklar aileniz sizi bekliyor gidebilirsiniz.
Asena ve annesi Esra hanım buluşur ve eve giderler ve Esra Hanım Asena'ya okul nasıl geçti der ve Asena konuşmaya başlar..
-Anne hoca bana akılısın dedi.Yiğit'in yanına gidip ona da dedi ben sinirlendim anne neden yiğit'e dedi ben ondan daha akıllıyım hocayla küstüm
-kızım neden öyle diyorsun hocayla küsülürmü hiç sakın öyle bir şey yapma. Asla ve asla sakın hemen yarın özür diliyorsun öğretmeninden
-tamam anne..
-noldu kızım?
-anne baba ne demek?
-kızım neden sordun?
-anne elif baba diye seslendi..
(Bölüm 2 gelicek)