Tüm anıları bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçmişti. İkisi de pişmandı. Birbirlerine olan deli gibi özlemlerini artık gizlemek ve saklamak istemiyorlardı.
🌟🌟🌟
-2000- (Flashback)
~Yazarın Anlatımıyla~
"Han-ah bize gelsene bugün."
"Olur Min, gelirim."
"Biz eşşek başıyız ya zaten, çağırma bizi."
"Üzgünüm ama annemgil Han'ın evine gidecek. Bu yüzden tek takılmak istemiştik Hyunjin. Sen de Seung ile takılsana ya. Bırak bizi."
Jisung, Minho'ya kahkalar atıyordu. Onun kendisine olan sevgisi diğer arkadaşlarına göre farklıydı bunu anlıyordu. Onun duyguları da Minho'nunkilerden farklı değildi doğrusu.
"Uff tamam, ne yaparsanız yapın yaa. Ben gidiyorum Seung'umun yanına."
"Diğerleri nerede Hyun?" diye sordu merakla Jisung.
"Felix ve Jeongin ödev yapıyorlar. Chan hyung ve Changbin hyung da Jonggi ajhusshinin dükkanı toplaması gerekiyormuş. Bu yüzden yardım istedi onlardan, oradalar yani."
"Tamam görüşürüz o zaman sana." dedi Minho artık gitmesini bekler.
"Annemgile bir haber vereyim bari Minho."
"Tamam ver ya ver, tamam. Bir şey demiyorum." eli belinde bekliyordu Jisung'un konuşmasını Minho.
Jisung bir yandan onun bu haline gülerek annesini aradı. Onlar kendi evlerindeyken kendileri de Minho'nun evinde duracaklardı. Annesi izin vermişti onlara.
Annesine ders çalışacaklarını söylemişti lakin annesi de biliyordu çocukların ders çalışmayacağını. Biri 14 biri 16 yaşlarında olan ergen çocukların bu zamanlarda eğlenmek için buluştuklarını bilse de bozmak istemedi onları.
Minho ve Jisung eve gitmeden önce markete uğrayıp noodle ve birkaç abur cubur aldılar. Eve gelir gelmez de izlemek için bir film düşündüler. En sonunda 'The Princess Bride' de karar kıldılar.
Filmi izledikçe ve atıştırmalıklarını yerken ikisinin de yüzlerinde gülümsemeler büyüyordu. Birbirlerine bakmaya da utanıyorlardı.
Filmin bitmeyle de ikili televizyonu kapatıp karanlık ve sessiz odada ikisi de ayrı koltuklarda oturmuşlar, bakışıyorlardı tavan ile.
En sonunda Minho oturduğu koltuktan kalkıp Jisung'un oturduğu koltuğa oturdu.
"Neden uzakta oturuyoruz?"
"Bilmem"
"Filmden dolayı utandın mı yoksa?"
"Yaaa ufff sanki sen utanmamışsın gibi davranmaaa." dedi Jisung, Minho'nun omzuna hafif bir yumruk atarken.
Minho da güldü onun bu tatlı haline. Bitmeyen atıştırmalıkları sessizce yemeğe devam ederlerken Jisung ağzındaki çubuğu Minho'ya uzatmıştı şakacıktan. Ancak Minho buna karşılık vermiş, Jisung'un ağzındaki çubuğu almıştı. Alırken ise ikisinin de yüreğini hoplatacak bir hamle yaptığını da geç farketmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cold Sun//Minsung
Romance-Ben hep yalnızdım etrafım kalabalık olsa bile! Sadece yalnız değilmişim gibi davrandım. Çünkü bir gün sen geleceksin diye. Kuru yapraklarımı sulayıp yeniden açmamı sağlayacaksın diye... Küçükken aynı mahallede yaşayıp hep yakın olan Minho ve Jisung...