15.

78 12 1
                                    


Yunjin

"5 dakikadır yüzüme bakıyorsun, konuşmayı düşünür müsün?"

Sessizliği bozmam ile irkilip gözlerini yüzüme çevirdi. Bir şeyler düşünüyor gibiydi ama aynı zaman da gözleri boş bakıyordu. Tavırları bi' garipti.

Derin bir nefes alıp konuşmaya başladı, "Yoğunluktan aklımdan çıkmış buluşacağımız, Kazuha'da kahve içmeyi teklif edince işime geldi açıkcası...Bahane gibi geliyor sana farkındayım ama cidden unutmuşum, nasıl böyle bir şey yaptım aklım almıyor..." Sonlara doğru daha çok kendisine kızıyor gibiydi, sözleri de samimiydi sanırım.

"Çok özür dilerim, lütfen seni yemeğe çıkarmama izin ver Yunjin! Yemekleri ve yol parasını ben öderim!" Umutla gözlerimin içine bakıyordu, sanki reddetsem ağlayacak gibiydi ya da ben abartıyordum.

Ona kıyamadığım için mi yoksa farklı bir şey için miydi bilmiyorum ama bu teklifini reddetmek istemedim. Çünkü önümde bu kadar tatlı dururken ona hayır diyemezdim.

"Peki, olur."

Sevinçle zıplayıp, ellerini çırptı. Cidden sevinmişti, belli ki beni ektiği için üzgündü.

"Tamam o zaman! Yarın işin var mı, okul çıkışı çıkalım?"

"Hayır, işim yok fakat hava karardıktan sonra dışarıda çok fazla durmama izin yok."

Kafasını sallayıp onayladı beni. "Ben seni evine bırakırım, olur mu?"

Nedensizce gülümseyip kafamı salladım ardından sesli şekilde onayladım, "Olur."

Benim gülümsediğimi fark edince daha fazla gülüp bana yaklaştı. Parmak uçlarında kalkıp boylarımızı eşitledi. Kafasını bana yaklaştırmaya başlayınca ne yaptığının farkına vardım ve gözlerimi kocaman açtım. Ne yapıyordu bu kız?

Dudağımın çok yakın bir yerini öpüp hızla uzaklaştı benden, bunu bir arkadaşını öpüyormuş gibi yapmıştı sanırım ama ben asla öyle hissetmemiştim. Daha sonra telaşla el sallayıp uzaklaştı. Ardından biraz bakıp zil sesiyle sınıfa girdim ve 5 saniyelik bir şeyi 40 dakika boyunca tekrar tekrar hayal ettim.

mandalinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin