Mutlu Günler

24 4 2
                                    

Belki de kim olduğunu unutup mutlu olmalıydım, sonuçta hayat üzmek ve üzülmek için çok kısa değil mi?

Yine alarmın sesiyle uyandım. Yorgundum her sabah 7.00 de uyanmak gerçekten zor, aynaya baktım tipim kaymış lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım ve aşağı indim mis gibi omlet kokuyordu.Sofraya oturup yemeye başladık.
"Kızımız bu günlerde ne kadar da kutlu görünüyor değil mi Beyza" annem gülümsedi
"Evt canım, ee Aşkım okul nasıl gidiyor bakalım" ağzımdaki çay dilimi yakmıştı ama belli etmedim
"İyi ,iyi gidiyor anne" ayağa kalktım
"Ben gidip giyineceğim afiyet olsun size"
arkamdan babamın sesini  duydum
"Arkadaşlarıyla da araları iyi gidiyor anlaşılan" kahretsin bizi çıkışta görmüş olmalı of, neyse biz sadece arkadaşız ne olacak bilsinler değil mi...
Okula geldiğimizde arabadan indim, tam sınıfa gidiyordum ki biriyle çarpıştım elindeki sıcak çay elime döküldü
"Of önünüze baksanız olmuyor mu yandım" hızlı bir şekilde üflemeye başladım birden elimi tuttu ve üflemeye başladı şok içinde kafamı kaldırıp ona baktım , hemen elimi çektim
"Ne yapıyorsun" bana baktı siyah gözleri bir yandan sevilesi bir yandan da korkulası bakıyordu
"Sadece yardımcı olmak istiyordum" dedi
"Keşke bunu bana çarpmadan önce düşünseydin" sırıttı
"Çok ön yargılısın" bende güldüm ama sinirden  cevap vermek istedim ama gerek yoktu Deniz'i merak ediyordum ona arkamı dönüp sınıfa gittim. Onu görememenin mutsuzluğuyla yerime oturdum elim kızarmıştı. İlk 4ders gelmemişti. 4. Saatin sonunda zil çaldı ve ben acıkmıştım. Kantine gidip bir tost ve bir meyve suyu alıp bahçeye çıktım. Telefonla uğraşıp hemde yerken o neşeli ses tüm yorgunluğumu üzerimden almaya yetti
"Naber aşkocum" ah Mert güldüm
"İyidir kuşkocum senden naber" gülüp yanıma oturdu
"Öyle bildiğin gibi kızlar yakamdan düşmüyor işte"kahkaha attım
Hmm kimmiş bu kızlar" olmadığını ikimiz de biliyorduk ama konuşmaya devam ediyorduk
" Ayşe,Fatma, yağmur, yılda" falan işte"
"Şimdi yengelerimin adını nasıl ezberleyecem Mert hiç yardımcı olmuyorsun " dedim yalandan dudağımı büzerek güldü
"Yengelerin değiller aşkocum onlara yüz vermiyorum" sesli bir şekilde güldüm
"Tabi o zaman yengem olunca haber verirsin" dedim göz kırparak
" Veririm sende bir eniştem olduğu zaman haber verirsin artık " dedi göz kırparak meyve suyum boğazıma kaçmıştı öksürdüm
"Ne oldu kız iyimisin" hâlâ öksürüyordum, Mert'te hayvanca sırtıma vuruyordu, konuşamıyordum da durdum
"Mert ben bir kızım bunun farkındasın değil mi biraz yavaş vursana ya"başımı önüme eğdim nefes alıp tam başımı kaldırdım kafam burnuna çarptı
"Kızım ne yapıyorsun sen ya burnumu kırdın kafan demir gibi" bir yandan tutuyor bir yandan da konuşuyordu
" Ee biz ona beyin diyoruz Mert Demir değil sende olmayınca ne yapalım yanlışlıkla oldu " bozulmuş gibi bakıyordu çocuk, güldüm
"Birşey olmaz ödeştik" burnunu bıraktı
"Gıcık bir de laf sokuyor neyse ee nerde senin ki"
"Benimki kimmiş o"
"Bilmem Okyanus,ay,Bulut,Deniz falan"
"Mert delirtme beni o benim arkadaşım" sırıtıyordu dudağını bükerek
"Sorry Aşkocum ama şuana kadar senden başkasıyla konuştuğunu görmedim, başka kızlar sana öfkeyle bakıyor özellikle de şu motorcu kız ııım neydi adı hah buldum Mercan demedi deme" güldüm
"Kimse kimseyi ilgilendirmiyor Deniz'le benim aramda olan birşey o kıza da gerekirse cevabını veririm" dedim göz devirerek teslim olmuş gibi elini kaldırdı
"Peki Aşkım Hanım size eniştemle mutluluklar" hâlâ enişte diyor ya ama gülmeden edemiyordum, yemek bitmişti ellerimi temizledim
"Ellerini indir Mert uzaktan bakan seni dövdüğümü sanacak" ellerini indirdi ve sol tarafı işaret etti
"Seninki geldi" sola baktım ve onu gördüm buraya bakıyordu, hemen ayağa kalkıp ona doğru yürümeye başladım ki Mert'in sesiyle durdum
"Enişte geldi Aşko hanım sattı bizi alacağın olsun " ona dönüp ve elimi gösterdim
"Alacağım yok vereceğim var sana Mert"
sırıtıyordu arkamı döndüm ama yoktu nereye gitti bu şimdi. Hemen merdivenleri hızlıca çıktım tam sınıfa giricekken yine biriyle çarpıştım
"Of ya yine mi" kafamı kaldırıp baktım ne tesadüfse yine o çocuktu
"Yine mi sen" güldü
"Bende seni özlemiştim" ne diyor bu ya
"Manyak mısın sen ya çekil önümden" onu ittim kolumu tuttu
"tanıştığımıza memnun oldum bende Sinan" önüme döndüm
"İsminide, cümlelerini de kendine sakla ihtiyacım yok"  hemen ona arkamı dönüp sınıfa girdim oradaydı arkası bana dönüktü, kapıyı kapattım kimse yoktu sınıfta bu sefer bana hesap verecekti çünkü sinirliydim nedenini bilmiyorum
"Oo Deniz beyler okula gelmeyi akıl edebilmiş sonunda" bana döndü ve ağır ağır yanıma geldi , yaklaştı
"Kızgın mısın" yok canım ne kızgını 8 saatlik sen sadece 5 saat yoktun
"Yok canım ne haddime sonra yine meraklısın falan dersin" derin bir iç çekti
"İşim vardı" ne işiymiş bu çok merak ediyorum tam konuşucakken telefonu çaldı
"Bir dakika gelicem" sınıftan çıktı, kapıyı araladı, merak ettim ve arkadasından gidip onu dinledim
"Bu gece gelmiyorum dün geldim" nereye ?
"Gelemem diyorum yorgunum" yorgun mu neden ki
" Ben senin uşağın değilim, bana emir verme yoksa bu iş biter" ne oluyor ya kim bu biraz daha yaklaştım
"Kapatıyorum bu gece değil yarın gece gelicem zaten bugün ayarlamaları yaptık, pratikte yaptım okulu daha fazla asamam kapatıyorum" bu iş yüzünden mi gelmemişti, hemen sıraya geçtim
" Kiminle konuştun Deniz" boğazını temizledi
"Bir arkadaş" hmm
"Yarın gece işin var mı" direk sormak en iyisiydi.
"Neden sordun" ne diycem ben şimdi
"Şey bir film vardı belki beraber izleriz diye sordum hem böyle birbirimizi daha iyi tanırız" başını önüne eğdi
"Olmaz Aşkım yarın gece işim var" demekki önemliymiş cama doğru yürüdüm
"Bu gece olmaz mı" hemen ona döndüm
"Ne " şaşkınlıkla ona baktım ben onu denemek için sormuştum ne diycem şimdi
"Şey bilmem ki" yüzü düştü
"Peki boşver" hayır ya onu tanımak istiyordum
"Tamam olur kaçta ve nerede" bana baktı ve güldü
"Seni evin önünden arabayla almak isterdim ama Aşkım..." Cümlesini tamamlamasına izin vermeden konuştum
"Deniz ben o araba olmazsa gelmem diyen kızlara mi benziyorum" güldü
"Hayır hiç benzemiyorsun Aşkım bisiklet uyar mı" güldüm uzun zamandır sahi neden binmedim ki ben düşüncelerimden sıyrılıp ona baktım
"Uyar Deniz" güldü bende ona güldüm zil çaldı, o yerine oturunca ona baktım yanı boştu kalbimi dinleyerek hemen yanına geçip oturdum, bana şaşkınlıkla baktı
"Ne bakıyorsun alt tarafı yanına oturduk" birden kendine geldi
"Pardon ne biliyim birden oturunca şaşırdım" sonra güldü "devler çocukları yer ya hani " güldüm
"Hmm beni yiyecek misin" sırıtıyordu ama neden bir dakika
"Ben çocuk değilim " kahkaha attı
"Bir an anlamayacaksın sandım" kaşlarımı çattım
"Ha ha çok komik" bana bakarak
"Komik" dedi başımı çevirdim ona trip attığımı anlasın diye birden eliyle çenemi tuttu ve kendine çevirdi of kalbim ritim değiştiriyordu yine
"Sen ne yapıyorsunn" gülüyordu ama o kadar güzel gülüyordu ki
"Bilmem ne yapıyorum" dokunuşu aslında iyi hissettiriyordu ama heyecanlanıyordum nedenini bilmeden
"Sadece biraz şaşırdım" hâlâ gülüyordu
"Farkındayım biraz kızardın" hayır ya lanet olsun
"Kızardım mı" hemen ellerimle yüzümü kapattım sesli bir şekilde güldü
"Şş sakin ol şampiyon" ellerimi yüzümden çekip ona baktım o güzel gözleriyle bana bakıyordu
"Neden öyle bakıyorsun çok mu kötü görünüyorum"  dudakları kıvrıldı
"Aksine çok güzel görünüyorsun"  of bu adam beni öldürmek mi istiyordu
"Ben gelicem" ona bakmadan hemen kapıya kadar geldim hoca bana bakıyordu
"Nereye kızım"
"Hocam lavaboya gidip gelicem" kafasını tamam der gibi sallayınca hemen sınıftan çıktım ve lavaboya koştum. Aynaya baktım bu ne çok kızarmışım
"Kendine gel Aşkım" derin bir nefes aldım içimde güzel bir sevinç vardı ama ben kimseyle kolay kolay sohbet edemezdim , Deniz'de başka şeyler var, kapıyı açıp çıktım tam sınıfa girecekken bir el kolumu tuttu hemen elimi çekip baktım yine oydu ama bu bir tesadüften fazlasıydı
"Elin nasıl" varya şuan dövmek istiyorum bu çocuğu ama belki de iyi niyetlidir
"İyi sağol şimdi izin verirsen derse girmeliyim" güldü
"Peki birşey olmamasına sevindim, iyi dersler" bende güldüm
"Sağol sana da" içeri girdim Deniz ne oldu der gibi bana bakıyordu hocadan izin isteyip yerime oturdum
"İyimisin" güldüm
"İyiyim" dedim ve dersi dinledik...
Birden bir kağıt önüme atıldı korktum ama açıp okudum
"Kaç dakika kaldı biliyor musun" birde sonuna gülen emoji koyulmuştu, anlaşılan birileri dersten sıkılmış etrafıma baktım ve o kızı gördüm güldüm saatime baktım ve yazdım
"10 dakika kaldı ve adın ne?"
ona doğru fırlattım okudu ve yazdı ama benim yerime Deniz'in yüzüne geldi
"Ne oluyor" hemen elimle ağzını kapattım  bana baktı
"Şş sessiz ol sadece saati sordular yanlışlıkla sana geldi"
"Tamam" kağıdı bana verdi alıp okudum
"Ben Hira saati ben sormadım yanımdaki erkekler soruyor" güldüm ona baktım kıvırcık saçları vardı,orta boylu, kahverengi gözlü, şirin görünüyordu bakalım belki arkadaş olursunuz. Önüme döndüm hocayı dinledim birden Deniz elimi tuttu ve masanın altına koydu biraz korkmuştum
" Ne oldu senin eline" kızaran yerine bakıyordu
"Birşey yok sadece çay döküldü" kızaran yerine dokundu  hafif acıdı
"Ah" bana baktı hemen elini çekti
"Özür dilerim ben acıttım" güldüm elini tuttum ve elimin üzerine koydum
"Hayır acıtmadın sadece birden dokununca acıdı, hem ellerin soğuk iyi geliyor" bana baktı ama öyle böyle değil çok güzel baktı
"Peki öyleyse elim biraz elinin üzerinde kalsın " ve öyle onun eli elimde dersi dinledik yaklaşık 5 dk sonra zil çaldı keşke biraz daha uzun sürseydi, elimi elinden çekti,"Gel eline krem sürelim güzelim" güzelim mi o bana güzelim mi dedi? güzelim ne kadar yakışıyor ağzına
"Tamam gidelim" bahçeye doğru yürüdük
"Sen otur ben sana yandaki marketten krem alıp gelicem tamam mı" güldüm
"Tamam" çimenlere oturdum, telefonla uğraşırken önümde bir gölge belirdi başımı kaldırdım ve yine onu gördüm
"Yine mi sen, kimsin sen ya"
"Ben Sinan , tanıştık ya seninle Aşkım" ismim gerçekten ağzına hiç yakışmamıştı
"Tanışmadık, sen adını söyledin bende takmadım" dudakları yukarıya doğru kıvrıldı
"Yakından daha güzelmişsin" ne ne bak bu çok ileri gidiyor ayağa kalktım
"Bana bak yürüyecek başka birini bul kendine tamam mı" yanıma yaklaştı
" Yürümek mi ben sana yürüyor muyum"
"Git buradan yoksa kötü olur" güldü
"Ne yaparsın müdürün yanına mı gidersin hadi gidelim pek umurumda olmaz müdür babamdan dolayı iyi kazanıyor birşey yapacağını sanmıyorum" sinirle güldüm ve yerdeki telefonumu aldım,yanından geçip giricekken elimi tuttu kahretsin kızaran yerdi, vücudum bu kadar hassas olmasaydı keşke
"Ah " gözlerim doldu
"Ne oldu canın mı yandı" elimi çekmeye çalıştım ama acıdan başka birşey olmuyordu
"Elini çek canım acıyor"
"Bu daha başlangıç Aşkım" ne demek istiyor bu
"Git buradan, defol" elimi bıraktı
"Görüşeceğiz merak etme" ve gitti elimi tuttum acıtmıştı
"Aşkım" gelen tanıdık sesle başımı kaldırdım ona baktım güzel gözlü bu adama gülümsedim, yanıma yaklaştı
"Ne oldu gözlerin dolmuş senin"  gözlerimi ellerimle sildim,zil çaldı işime gelmişti çalması,
"Hadi sınıfa gidelim" başını evt anlamında salladı ve sınıfa girdik,elimi acıtmamak için sol elimi tuttu ve beni şaşırtacak bir şekilde diz çöktü, sınıftakiler bize bakıyordu
"Kimseyi takma ve bana cevap ver , gözlerin neden dolmuştu Aşkım" ona baktım, kremin kapağını açtı ve biraz eline alıp yanan yerine doğru sürdü nazikçe, o dokununca acımıyordu ama neden
"Ben birşey yoktu, sadece telefondan gördüğüm bir haber duygulanmama sebep oldu" of yalanı hiç sevmem ama ona o çocuğu anlatmak nedense bana iyi bir fikir gelmemişti
"Madem hayatımdasın sana söylüyorum Aşkım ben yalandan nefret ederim, söyleyeni de affetmem, o yüzden şimdi bana doğruyu söyle, ne oldu" şaşırmıştım bu kadar ciddiye alacağını düşünmemiştim
"Bir çocuk elime çay dökmüştü sabah, sen gittikten sonra da yine geldi ikide bir iltifat ediyordu bende" devam edicektim ki gözlerini görene kadar, of adı Deniz ama bu ateş de neyin nesi peki
"Devam et Aşkım"
"Bende ondan rahatsız olduğumu söyledim, elimi tuttu ve sıktı canımı acıttı o yüzden gözlerim doldu sonra da sen geldin zaten o da gitti" ona baktım elime bakıyordu ama diğer eli yumruk olmuştu
bana neden bu kadar önem veriyorsun Deniz
"Adı neydi o çocuğun" korktum
"Bi bilmiyorum" ayağa kalktı
"Tamam ben cevabımı aldım" ne cevabı
"Deniz ne cevabı nereye" sınıftan çıktı ben de çıktım ders şuan pek umrumda değildi
"Deniz bana bakar mısın nereye" arkasını döndü
"Ben sana bana yalan söyleme dedim" ona bakmaya devam ediyordum ama bir yandan da neler olduğunu anlamaya çalışıyordum neden bu kadar önemliydi onun için
"Deniz bak özür dilerim ama neden yalandan bu kadar nefret ediyorsun" ona yaklaştım
"Deniz sana yalan söylememden neden bu kadar rahatsız oldun" beni dinlemeden gitti bende arkasından gittim, merdivenleri hızlıca inip bahçeye çıktık, yorulmuştum, durmadı ama için kolunu tuttum
"Deniz bak kimse yok sadece biz varız neden bu kadar rahatsız oldun" o an ki cesaretle çenesini tuttum ve bana bakması için kaldırdım
"Deniz gözlerindeki ateşin sebebi ne" bana baktı, gözlerindeki bakış anlayamayacak kadar karmaşıktı
"Anlayamazsın Aşkım anlatsam bile anlayamazsın"
"Anlat belki anlarım Deniz olmaz mı" artık sakindik, sadece bana baktı bende ona.Onu zorlamak istemiyordum ama hem bu kadar sinirlenip hemde birşey söyleyememesi beni sinir ediyordu
"Peki anlatma Deniz, zorlamayacam" yanından gidip, merdivenleri hızlı bir şekilde çıkıp kendimi lavaboya attım. Nedenini bilmiyordum ama canımı yakıyordu, onun canının yanması benim canımı da yakıyordu, lavabodan çıkıp merdivenlerde oturdum derse gireskm yoktu,babamı aradım beni almasını istedim,zil çalana kadar o merdivenlerde bekledim. Zil çalınca sınıfa girip eşyalarımı topladım ve sınıftan çıktım. Bahçeye çıktığımda babam daha gelmemişti stresli ve sinirliydim yanımızdaki markete gidip atıştırmalık ve  cips aldım bilirsiniz kızlar stresli, üzgün ve sinirli olduklarında canları abur cubur çeker. Saate baktım 4' e geliyordu. Bankta oturdum 5 dakika sonra babam geldi elimdekileri gördüğünde şaşırdı ama ben sadece canımın çektiğini söyleyince güldü ve arabaya bindik. Ben zamanın nasıl geçtiğinin bile farkında değilken eve gelmiştik, eve gidip yemek yemeden yatağıma uzandım şuan tek yapmak istediğim şeyi yaptım ve uyudum...

Deniz ve Aşkım aşkı yeni başlıyordu...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 17, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

"Mavi Aşkım"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin