3.Bölüm

764 36 6
                                    

Kapıdan atlayınca bileğimi biraz daha acıtmıştım ama acıyı düşünmden ormana doğru koşmaya başladım hiçbirşey düşünmeden sadece bu hapishaneden uzaklaşmaya çalışıyordum çok geçmeden kaçtığı mı anlarlar dı arkama bakmadan hızla koşuyor dum adeta kalbim yerinden çıkacaktı çok hızlı atıyordu hava da kararmıştı artık ne ciğerlerim kaldıra biliyor du ne de karanlıkta önümü görebiliyordum çok az ay ışığı vuruyordu ama yeterli değildi daha fazla dayanamayıp bir ağacın altına oturdum ancak oturduğum zaman bileğimi ne kadar acıttığı mı fark edebilmiş tim bileğim in acısı gittikçe artmaya başlıyordu ayağa kalkmaya çalıştım ama ayağımın üstüne basamıyordum ayak bileğim in ağrısı gittikçe artıyordu acıdan ses çıkarmama ya da dikkat ediyordum öylece ağacın altında kaldım zaten gitmek istesem bile karanlıkta gidemez dim bir süre burda oturmaktan başka şansım yoktu korkuyordum ormanda karanlıkta bir başıma kalmıştım nasıl kurtulacaktım burdan bir yandan da bileğimin ağrısı gittikçe artıyordu artık dayana ma yıp ağlamaya başladım uzaktan gelen bir ses ile sesiz leş tim .
- Allah kahretmesin bu onun sesine benziyor ne olur o olmasın .
Sese biraz daha kulak vermeye başladım ses gittikçe yakınlaşıyor du korku ile yağa kalkmaya çalıştım ama kalkamadım sesiz bir şekilde burda oturmaktan başka çarem yoktu ses gittikçe yakınlaşıyor korkum da bir okadar artmaya başlıyordu .
- Derin neredesin güzelim hadi gel DERİN
diye bağırıyordu evet bu oydu korku iliklerime kadar işlemişti gözlerimden yaşlar akmaya başladı elim ile sesimin çıkmaması için ağzımı kapattım ses artık çok yakından gelmeye başlıyordu
- Bana bakın lan onun saçının teline zarar gelmiş olsun hepinizi öldürmekten fazlasını yaparım şimdi siktir olup etrafı arayın
Sesi okadar korkunç çıkıyordu ki korku dan gözyaşlarım artmaya başlamıştı ağacın arkasından gelen adım sesleri ile hemen arkamda olduğunu anlamıştım nefesimi tutmaya başladım
- Hadi gülüm neredesin be çık artık
Lafını bitirmişti ki hıçkırık tutum Allahım ne olur duymamış olsun sıkı sıkı gözlerimi kapatıp bacaklarımı yavaşça kendime çekip ola bildiğine küçülmeye çalıştım ama malesef işe yaramamış tı ayak seslerin den tam önümde durduğunu anladım
- Gözlerini aç .
Emir verici ve sinirli bir ses ile bağırmış tı o bağırın ca ben de ağlayarak yavaşça gözlerimi açtım önüm de diz çökmüş bana bakıyordu
- Nasıl benden kaçmaya çalışırsın he nasıl bunu yapmaya cüret edersin anlamadın mı benden kaçamazsın .
Daha fazla hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım öncekine göre yumuşak bir ses ile
- Ağlama hadi kal gidelim .
Artık dayanamıyordum yavaşça gözlerim kapanmaya başladı Allah kahretmesin bayılıyorum .

Bora dan

Bu gün derin ile vakit geçirmeyi planlıyordum . Az da olsa sakin bir şekil de derin ile bahçede vakit geçirmiştik içeri girince telefonum çaldı arayan tarık tı demek ki önemli bir sorun vardı çünkü önemli bir şey olmadığı sürece aramamaları nı söylemiştim derinin yanın dan ayrılarak telefonu açtım
- bora acil limana gelmen lazım bir tır mal kayıp
- Kim cüret eder lan malları çalmaya bekleyin geliyorum 
Çok öfkeli ydım ama bunu derine beli etmek istemedim hızla hazırlanıp çıktım elimden geldiğince hızlı işleri halletmek istiyordum hızlı bir şekilde limana gittim .
- Hoşgeldin kardeşim
- Ne hoş gelmesi tarık hangi şerefsiz benim mallarıma dokunmaya cüret eder şahin şerefsizi nın bu işte bir parmağı varmı ?
- Bilmiyoruz
- BİRŞEYİ DE BİL TARIK nerede malların nöbetini tutan köpekler
- Depoda
Depoya doğru ilerlemeye başladım adamlar sıraya girmiş korku ile duruyorlardı
- Şimdi beni delirtme den malları kim aldı söyleyin.
Hepsi sesiz sesiz aval aval duruyordu ve bu benim sinirlerinin zıplaması na yetmişti elime silahı aldığım gibi hepsini vurdum depodan çıkarken telefonum çalmaya başladı arayan evdeki korumalardan biriy di hemen telefonu açtım korku ile konuşmaya başladı
- Efendim ..
- Uzatma da söyle
- Kız kaçmış
- Nereye kaçmış oğlum sen ne diyorsun ne demek kaçmış hemen düşün peşine aramaya başlayın yok sa  kendinize mezar seçin
Son sürat eve doğru gidiyordum bu gün daha ne kadar delire bilirdim sadece derini düşünüyordum nasıl kaçmayı düşünür onu bulun ca bunun hesabını soracaktım  eve varmıştım korumalardan biri yanıma gelerek
- efendim terastan çarşaf bağlayarak kaçmış gidebileceği tek yer de orman admların hepsi ormanda arıyor
- Nasıl kaçmasına izin verirsiniz lan ne boka burda duruyor sunz ona birşey olursa hepinizi diri diri yakarım
Ben de ormana doğru derini aramaya koştum hava karardığı için  çok ilerlemiş olamaz dı
- Hadi be kızım çık ortaya .
Gittikçe sinirlerim geriliyor du ama sonun da onu bulabilmiş tım ağacın arkasından hıçkırık sesini duymuştum yavaşça önünde durdum çok korkmuş görünüyor du ama ben den korkmamalıy dı onun korkması beni sinir ediyordu
- Gözlerini aç
Ağlayarak gözlerini açınca daha da sinirlenmeye başladım 
- Nasıl benden kaçmaya çalışırsın he nasıl bunu yapmaya cüret edersin anlamadın mı benden kaçamazsın . Daha fazla ağlamaya başlayınca dayanamadım .
- Ağlama hadi kalk gidelim .
Lafımı yeni bitirmiştim ki bayıldı korkmuştum ona birşey olursa ne yaparım bilmiyorum hemen kucağıma aldım eve doğru gitmeye başladım bir gözünü açsın bu yaptıklarının cezasını çekecek ti.

Takıntılı Mafyam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin