~Lütfen Lordum~

7

*Doğuma saatler kala*

~Lucifer'in bakış açısı~

Suni sancı verilmişti. Karnım sanki yırtılıcak gibi kramplar giriyordu. Alastor ise ne zaman canım acısa yardım etmeye çalışıyordu.

Genişliği 10 santim olduğunda doğumhaneye götürdüler beni. En son buraya Charlie'yi doğururken gelmiştim.

Çok uzun zaman boyunca doğumda kaldım. Ama buna değmişti. Çok tatlı bir kızımız olmuştu. Ama çok yorulmuştum. O yüzden kucağıma alamadım. Alastor ise kucağından indirmedi. Gerçekten çok tatlıydı. Minik bebeğimizi kucağından indirmeye kızıl geyiğine bakıyordum sadece. O çok mutluydu. Aynı benim şuan mutlu olduğum gibi. Bir süre sonra yavaşça uykum gelmeye başlamıştı. Uyuya kalmıştım. 5 saat kadar uyuduktan sonra uyandım. Çünkü kızımız ağlamaya başlamıştı.

Sonunda biraz gücümü toparlıyabildiğim için kucağıma aldım. Göğüsünü hafif sıyırdım ve süt emzirmeye başladım. Alastor dikkatlice bana bakıyordu.

L: Neden bakıyorsun tatlım?

A: Çok tatlısınız... Gözlerimi ikinizin üstünden alamıyorum~

Kıkırdadım. Yorgun olsam bile beni güldürmeyi başarıyordu.

Bir süre sonra iyice toparlandım ve çıkış için izin aldığımız için kızımız kucağındayken Alastor'un arabasına bindik. Sonra otele gittik. Bir ümit Charlie kardeşini görünce yumuşayıp benimle konuşurdu. Otele geldiğimizde yavaşça içeri girdik. Charlie bana döndüğünde kucağımdaki kardeşini gördü. Yavaşça ayağa kalkıp yanına geldi. Kardeşine bakmaya başladı.

C: İsim koydunuz mu?

O benimle konuşmuştu!

L: Hayır daha isim seçmedik...

Heyecandan sadece bunları diyebilmiştim.

C: Kucağıma alabilir miyim?

Yavaşça onun eline bıraktım kardeşini. Çok tatlı bir şekilde kucağında tuttu ve hafif hafif salladı.

C: merhaba tatlım~ Yeni evine hoş geldin~

Yeni evine mi? Ama  biz burdan taşınalı çok olmuştu?

L: Charlie yeni evine derken neyi kast ediyorsun?

C: Bu güzelliği alıp götürebiliceğizi mi zannediyorsun baba! O hurda KALICAK siz gidebilirsiniz. Hıh.

O trip mi atıyordu? Canım kızlarım çok tatlı gözüyordu. Sanki ikiside bebek gibiydi. Tabii birisi gerçekten bebekti ama Charlie de bebek gibiydi gözümde. Yavaşça Charlie'ye yaklaştım ve sımsıkı sarıldım. Oda bana geri sarıldı kardeşi ile.

L: Canım kızlarım. İkinizde çok ama çok seviyorum~

C: Bizde seni seviyoruz babacım~

Alastor arkadan izliyordu sadece. Charlie onu fark etmiş olucak ki, onun elini tutup sarılmaya davet etti. Alastor da sarılmaya dahil olunca iyice mutlu olmuştum. Bu gün hayatımın en güzel günüydü. Sevdiğim adam yanımda kızlarım yanımda daha ne isteyebilirim ki?
Tanrı sonunda mutlu olmama izin vermişti.

Bir süre sonra yorgun olduğum için Charlie kardeşini uyuttu ve benim de koltuğa oturmamı sağladı. Sonra da kardeşini sessiz bir odaya yatırıp yanına geldi.

C: Baba zamanında seni üzdüğüm için özür dilerim...

O özür mü dilemişti? Ama neden? Hatalı olan bendim?

L: Bebeğim senin değil benim özür dilemem lazımdı. Üzülme lütfen. Asıl ben özür dilerim, seninle konuşmadan direkt çok kötü bir şekilde öğrendin hamile olduğumu. Verdiğin tepki gayet normal...

Bir anda bana sarıldı ve ağlamaya başladı. Ah canım kızım. Keşke küçüklüğünden beri beni çok iyi tanıyor olsaydın. Buların hiçbiri olmazdı. Bir süre onun sırtını okşadım. Saçlarını sevdim. Sonra o da kucağımda uyuya kaldı. Ardından Vaggie geldi ve Charlie'yi yavaşça kucağına aldı. Sonra benden rıza isteyip onu yukarı odasına götürdü. Ardından aşağı inip yanımıza geldi.

V: Efendim Charlie siz doğuma gittiğinizden beri uyumadı. Sizin için çok endişelendi. O yüzden uyuya kalmıştır. Uyanınca özlem gidermeye devam edersiniz. Olur mu?

O benim için mi endişelenmişti? Canım kızım. Her zaman benim gibi merhametliydi.

L: Tamamdır Vaggie. İstersen sende onun yanına çık uyu yorgun gözüküyorsun.

V: Saolun efendim. Öyle yapıyım. O zaman size iyi günler. Kendinizi fazla yormayın.

Dedi ve yukarı Charlie'nin yanına gitti. Bende Alastor ile beraber odamıza çıktım. Sonra yavaşça yatağa yattım. Çünkü kızımız uyuyordu. Onu uyandırmak istemedim. Sonra yatakta dönüp Alastor'a sarılıp uyudum. Alastor da ardımdan uyuya kaldı.

^^
W
Umarım beğenmişsinizdir.
570 kelime~