Herkese merhaba.Bu ilk bölümümüz ve okumadan önce lütfen oy verip, yorum yapar mısınızz?
(Biraz kısa oldu devamını ekleyeceğim:)
İyi okumalarr♡♡
Gelecekten kesit
Gündüzün ve gecenin ,ayın ve güneşin
gökyüzünün prensesi
Bu krallık seni çok özledi.
İyiki doğdun Nora,iyiki doğdun balarısı...Hayat onun için durdu.Dünya birdaha dönmeyecekti.Yıldızlar birdaha kaymayacaktı.Ay eskisi gibi parlamayacaktı.Güneşin ışığı söndü ve prens o gece gökyüzünü kaybetti.
~~~~~~~
Ophelia Kraliyet Okulu'nun başlamasına 4 ay kala
Yüzüme vuran güneşin ilk ışıklarıyla uyandım demek isterdim ama ne yazık ki güneş daha doğmamıştı.Ben ise bu gün ki derslerime hazırlanıyordum.Prenses olduğum için sarayda özel eğitim görüyordum ve kraliyet okuluna bu yıl gidecektim.
Öğretmenim bayan lee bu yaz ailesinin taşınması nedeniyle saraydan ayrılmıştı.Dışarıdan ne kadar sert görünse de bana annemden daha çok şevkatli davranıyordu.Annemden görmediğim sevgiyi ondan görmüştüm bu yüzden aniden gitmesi hiç iyi olmamıştı.Kız kardeşim Noris bu konuda benim gibi düşünmüyordu ki annemlere sürekli Bayan Lee'yi kovdurtma çabaları yüzünden kadının işi zorlaşıyordu.Yeni gelen öğretmeni de Noris'in isteği üzerine seçtiler.Annemler ne kadar bu yıl gerek olmadığını söylesede kız kardeşim yine duygu sömürüsü yaparak onları ikna etmişti.
Defterlerimi ve birkaç kitabımıda sarayın alt kattaki ders odasına getirdiğimde erken geldiğimden kimse yoktu.Bende herkesin kahvaltıdadır diye yemek salonuna gittim.
Yine tahmin ettiğim gibi herkes buradaydı ve Noris'in geçen gün saraya gelen prensle kurduğu hayallerini dinliyorlardı ama prens pek yüz vermemişti.Babam yine neden kahvaltıya geç geldiğimi sordu ve hayatımdan pek kıymetli 5 dakika boş açıklamalar ve öğütlerle geçti.Hayır ben geç gelmiyorum ki, onlar kahvaltıya erken geliyor.Daha bu saatte horozlar bile 12. Rüyasını görüyordur.Noris günlük rutinlerinden biri olan iğrenir ifadesini takınarak dik dik yüzüme bakıyordu.Yüzümün şeklini falan ezberliyor heralde kaç yıldır her sabah böyle baktığına göre sanırım tablomu çizecek.Tabi benim gibi kusursuz bir yüzü başka nerede bulacak.ben olsam bende kendimi çizerdim.Resmide iyi sonuçta.Pardon sadece resmi iyi öbür konularda pek başarılı olduğu söylenilemez.
Annemler Noris'in yanağından öpüp banada yokmuşum gibi davranıp yanımızdan ayrıldılar.
Yine o bakışlarla baş başa kaldım ama benimde ağızım durmuyor ki."Ne bakıyorsun?"Tabi oda kavga istediği için ayağa kalktı.
"Senin ablamdan önce tahta geçeceğine inanamıyorum.Büyükbabam nasıl seni seçer aklım almıyor."Ablam şuan Kraliyet Okulu'ndaydı ve daha on yaşındayken başka bir krallığa eğitim için gönderilmişti.On dört yaşında da her prens ve prensesler gibi okula başlamıştı.Ablam dövüş ve savunmada uzun süreli eğitiminden dolayı uzmanlaşmıştı.Bu konuda ilerlemek istediğinden büyükbabam taht görevini bana devretmişti.Ama küçük prensesimiz bunu kabullenemiyordu.
Bende ayağa kalktım.
"Senin küçük aklın böyle büyük şeyleri almaz ve krallık yönetmekte ağlayıp yalakalık yapmaya benzemez.Böyle yerlerde istediklerini bu şekilde kazanamazsınZeka, çözüm üretmek ve savaşmak lazım."
Sonra daha yeni yapılmış çiçek desenli tırnaklarını göstererek
"Ama bu tırnaklarla değil."dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FIRTINA-1
FantasíaDoğu krallıklar, krallıklarımızın Soylu insanlarını tek tek öldürtüp bütün güçsüz bölgeleri ele geçiriyordu. Peki belirledikleri kişilerin nerede saklandığını kimden öğrendiler? Aramızda bir casus vardı ve onu bulamazsak hepimizi tek tek öldürtecekt...