Aysaz: neyse elvera hadi çıkalım şu otağdan akşama az kaldı
Elvera: tamam hadi
YemekHane
Orhan, Osman,Alaaddin ve Mehmet gelmiştir Mehmet nilüfer hatun bulaşıkları yıkayacak diye su çekmeye gidip gelmemiş uyumuştur nilüfer hatunda mecburen soğuk su ile yıkamıştır
Nilüfer Hatun: gonca git bak şu sıçana nerde kaldı dondu ellerim ya
Gonca Hatun: ne bileyim bacım ben bir bakam
Orhan Bey: sıçan?
Nilüfer Hatun: Mehmet işte
Alaaddin Bey: siz mehmete sıçan mı diyorsunuz
Nilüfer Hatun: evet
Orhan Bey: Mehmette birşey demiyor mu
Nilüfer Hatun: demiyor Orhan bey diyemez zaten
Bala Hatun: elçim gel kızım otağımızın gülü eksik derdim oda geldi
Gonca Hatun: aman ne gül
Elvera: ne dedin sen
Gonca Hatun: ne demişim ben
Elvera; bana bak
Goncaya elini kaldırır
Nilüfer hatun o sırada goncanın arkasındadır tam goncaya tokat atacakken nilüfer Hatun elveranın elini tutup arkaya kıvırır
Nilüfer Hatun: eee nolurmuş bana bak misafirsen misafirliğini bilesin elçim
Orhan Bey: nilüfer hatun! O benim sözlümdür bırak
Nilüfer de dahil herkes şok içindedir
Nilüfer Hatun: sözlün o vakit söyle sözlüne insan gibi davransın
Elvera: yürü Ayça ruh hastası
Orhan Bey: yaptığını beğendin mi nilüfer hatun he
Nilüfer Hatun: kes sesini ya aynen çok hoşuma gitti
Orhan Bey: dua et seninle geçmişim var yoksa
Osman Bey: yoksa ne Orhan! Ne yoksa biz imdi nerdeyiz kimin obasındayız biz bu kızı sana istedik hata ettik herhalde
Orhan Bey: iyi geceler beyim
Osman Bey: geç otur şuraya asabımı bozma
Bala Hatun: gidip sözlüsüne baksın Osman
Osman Bey: bala! Susasın gayrı
Nilüfer Hatun: gonca hayde yürü tatlıları getirelim
Gonca Hatun: e hayde
Bala Hatun: kızım yorulmayasınız biz imdi yatmaya gidecektik
Osman Bey: he ya yorulmayasınız haydi
Osman Bey ve ailesi otaklarına giderr...
Nilüfer Hatun: goncam
Gonca Hatun: he nilüferim
Nilüfer Hatun: gidip elçimle konuşacam ben
Gonca Hatun: niye iyimisin sen
Nilüfer Hatun: yerini bilsin diye
Gonca Hatun: e iyi gidelim o vakit
Osman Bey otağı
Orhan Bey: elçim sende çok varırsın üstlerine
Elvera: naptım ben ya
Osman Bey: kızım o çenen heç durmaz
Bala Hatun: na gitmeyesiniz gelinimin üstüne
Nilüfer Hatun: destur varmıdır Osman Bey
Osman Bey: gelesiniz nilüfer Hatun
Bala Hatun; hayırdır inşallah kızım
Nilüfer Hatun: elçimle konuşmaya geldik lakin ayağa kalkmaya tenezzül ederse
Elvera: yok kalkmayacam söyle
Nilüfer Hatun: bak elçim benim seninle bir problemim yok olamaz ZATEN sen yerini bilirsen bizdende bir sıkıntı çıkmaz ha yok gelir benim yardımcılarıma bağırıp iş öğretmeye çalışırsan sorun çıkar sorun senin iş öğretmen değildir lakin sen azarlayarak küçük görerek bir işi öğretmeye çalışırsın biz buna müsaade etmeyiz yerini yortamını bil ha bide dilini tut ben gonca değilim o sabreder lakin ben etmem o dilini tutmaz laflarınada dikkat etmessen ettiğin lafta boğarım seni
Elvera: iyi birdaha karışmam
Orhan Bey: senin söz hakkın dahi yoktur elçim
Elvera: ya sarı şeker
Nilüfer Hatun: sarı şeker? Sarı bok deseydin daha iyiydi aslında
Orhan Bey: ayıp olmaz mı yüzüme karşı
Nilüfer Hatun: neden ayıp olsun ki
Nilüfer Hatun; neyse bala hatun içiniz rahat olsun burda kaldığınız sürece Mehmet problem çıkarmayacak goncada yanımdan ayrılmayacak yani Alaaddinle görüşmeyecek rahat rahat kalırsınız
Elvera: hadi diyelim gonca konuşmaz ya sen benim sözlümle
Orhan Bey: elçim kes dedim sana!
Nilüfer Hatun: elçim hatun bak yine o yılan dilin susmaz imdi bir kelam söylesem sana ayıp olacak neyse hayde gonca biz gidelim iyi geceler Osman Bey
Bala Hatun: bak elçim nilüferle biraz daha ters gidersen vallahi yolacak seni
Fatma Hatun: yolsun inşaallah
Alaaddin Bey: bacım
Fatma Hatun: ne bacımı ağabey bu yılan dilli kızın yüzünden ağabeyim konuşmaz benimle iftira attı bana neymiş ben kendisine hakaret etmişim ağabeyimede noldu bilmezim Holofira olaydı bu olayda Holofiraya yalancı der idi imdi bu kız neyi değiştirdi bilmezim 2 gün önce nilüfer Holofira diye yanan adamın yerine bambaşka birisi geldi
Alaaddin Bey: bende anlamazım elçime bir şey dediğim vakit benide azarlar o kızda gülerek izler var bu kızda birşey
Fatma Hatun: demi diyorum sana bu bir şeytan kesin bu kızda bir bok var değişik birşeyler seziyorum ben bunda
Elvera: neysee biz gidelim uyumaya hadi yenge
Aysaz: tamam elçimm hadi gidelim
Elvera ve Aysaz odalarına giderler
Osman Bey: Orhan oğlum nolur sana
Orhan Bey: ne demek nolur baba
Osman Bey: elçime bir şey denilince kuduruyorsun resmen
Orhan Bey: ne edeyim beyim alışmaya çalışırım karşımda sevdiğim hatun müslüman olmuş aramda bir engel yok derken bir bakarım sözlüm elçim ben nilüferle değil elçimle evlenecem zorla onunla aynı yastığa baş koyacam o vakit ona alışmaya calısırım hep o kızı suçlayacak azarlayacak değildim ya
Osman Bey: Orhan sevmediğin bir kızla seni evlendirmeyiz zaten bunu sen istedin
Orhan Bey: ben istedim ha ben mi istedim bana sormadan beni mal gibi o kıza satan sizsiniz beyim
Osman Bey: biziz he sana iki gün zaman verdim orda burda gezeceğine hatta düşüneceğine hayır diyeydin bunlar olmazdı biz seni mal gibi satmadık bana bak Orhan gayrı seni birdaha bana ailene sesini yükselterek konuşur görürsem basarım sana tokadı bilmiş ol çok sevdana hakimsen sahip çıkaydın yemekte hayır diyeydin zamana ihtiyacım var diye tutturdun eğer bu teklif misal getiriyorum bana gelmiş olsa ben ananın gözlerine baktığım anda hayır derdim nilüfer orda sana kaç kere baktı gördük hepimiz sen dedin bana zaman verin diye baktım senden bir cevap yok adamda vasiyet veriyor bende kabul etmek zorunda kaldım asıl sorun biz değil sendin evlat senin hayır diyememen bütün şeyleri açtı gayrı bizde sorun bulmayasın hayde iyi geceler
