"O kadının gerçekten hakkettiğini yaşayacağına inanıyor musun?, polisler eminim ki birkaç güne serbest bırakacaklar, bunu mu istiyorsun?"
Karşısında ki çok bilmiş ve haklı adam Jimin'in sinirlerini bozmuştu. Ayrıca bu adam jeongguk'u ağlatmamış mıydı, ne işi vardı burada?!
"Jeongguk'un sizi yanında isteyeceğini nereden çıkardınız tam olarak?"
Jimin son sözü söylemiş ve Taehyung ile kısa bir süre bakışmıştı. Sert bakışların yeri boş bakışlara döndüğünde boğazını temizledi.
Doğru söylüyordu. Ya onu yanında istemezse ne olacaktı?, öylece bırakamazdı.
"Buna jeongguk uyanınca karar verirsiniz, sakin olur musunuz bir"
Nayeon ortamı yumuşatmak adına konuşmuş ve başarmıştı. Jeongguk'un uyanmasını beklemeye başlamışlardı.
☆☆☆☆☆☆☆
Jeongguk kabuslar ile dolu rüyasından uyandıktan sonra boğazının çöl gibi kurulduğunu hissetti. Yatakta doğrulmak için hamle yaptığında sırtında göğsünde ve belinde ki ağrılar buna engel oldu. Uyumadan önce ağrılar bu kadar net değildi fakat uyuduktan sonra vücudu daha da tutulmuştu.
Kendisi kalkamayacağını anlayınca Jimin'e seslenmişti.
"Jimin" kuruyan boğazı ile sesini zar zor bulmuştu.
İçeride onu bekleyen üçlü anında ayaklanırken jimin hızlıca odaya koşmuştu. İçeri girdiğinde acı ile kıvranan bir beden görmeyi elbette istemiyordu.
Jeongguk bir eli belinde doğrulmaya çalışırken jimin hemen ona yardım etmişti.
"Neren ağrıyor tam olarak, doktoru arayalım gelsin hemen"
Jeongguk dolu gözleri ile kafasını aşağıya eğmiş ve
