Helloğğ. Nasılsınız?
Sınır 90 oy|70 yorum
İyi okumalar dilerim🦋
༶•┈┈⛧┈♛
Taehyung'un bana aşkını itraf ettiği günden tam olarak 2 hafta geçmişti ve o iki hafta da birbirimizi daha iyi tanıdık.
Hayatıma girdiğinden beri onunla herşey çok güzel geçiyordu.Ve şuan da olduğu gibi Taehyung beni bilmediğim bir yere götürüyordu.Ne zaman sevgilime -kendimi bu kelimeyi alıştırmaya çalışıyorum- nereye gideceğimizi sorduğum da 'seveceğin bir yer' diyerek beni geçiştiriyordu. Araba da her dakika başı sıkıldığıma dair sesler çıkarıyordum.
Fakat sevgilimin pek umrundaymış gibi gözükmüyordu. "Ne kadar yolumuz kaldı? " hiç sıkılmadan aynı soruyu tekrardan sordum "az kaldı" ve tekrar aynı cevap.
"Her zaman az kaldı diyorsun ama daha gelmedik" dedim."Bebeğim " ha yani şimdi niye bunu söyledin ki söyliyecek başka birşey yok mu? Tamam sakinleş Jungkook bu kelimeyi neredeyse bin defa duyuyorsun artık alışman lazım.
"Bu sefer gerçekten de az kaldı beş dakikalık bir yolumuz kaldı" umarım beni geçiştirmiyorsundur. Dediği gibi de olmuştu arabayı park ettikten sonra birlikte arabadan indik. Yanıma gelip ellerimizi iç içe geçirdi.
Nereye geldiğimize baktığımda ormanlık bir alandı bizim gibi birçok insan vardı.
Birçoğu ailesi ile ya da bizim gibi sevgilileri ile gelmişti. Taehyung hareketlenmeye başladığın da bende yürümeye başladım."Buraya genelde çok fazla gelmem ama bugün meteor kayması olacağı için birlikte izliyelim dedim."Bu gerçekten de çok güzeldi ve bunu dile getirdim " Taehyung bu çok güzel neden daha önce söylemedin ki hazırlık yapardım. "
"Hazırlık yaptım ben ve daha önce sana söylemiştim süpriz diye söyleseydim süprizin ne anlamı vardı" doğru söylüyordu. "Peki neden eşyaları yanımızda getirmedik" ve beni cevapsız da bırakmadı "daha erken birazcık dolaşalım sonra almaya gideriz" dediği ile başımı salladım.
Birlikte el ele ağaçların arasından geçiyorduk. Bizden başka kimse yoktu ve bu beni sebepsizce mutlu etti. Çalıların
arasında gelen sesle Taehyung'a biraz daha sokuldum sonuçta burası ormandı her an karşımıza bir şey çıkabilirdi."Bebeğim, korkma sadece senin gibi bir tavşan" Taehyung'un dediği ile kaşlarımı çatıp sinirle ona döndüm "sana kaç defa tavşan olmadığımı söyleyeceğim ben" dedim.Kıkırdağın da sinirle omzuna bir yumruk attım. "Benim gözüm de her zaman bir tavşansın sen hatırlasana okulda çok acıktığımı söyleyince çantandan bir poşet dolusu havuç çıkardın" dediği şey ile gözlerimi devirdim.
Bu gayet normaldi bence.Önüme dönüp onu beklemeden yürümeye başladım arkamdan seslendiğin de duymamış gibi yoluna devam ettim. Arkamdan geldiğinin bilinci ile biraz daha hızlandım. İlk gördüğüm ağacın arkasına sakladım başımı biraz eğip nerde olduğuna dair gözlerimi etrafta gezdirdim.
Sessiz geçen dakikalar sonunda hafiften korkmaya başladım. Beni burada tek başıma bırakmamıştır değil mi?
Arkamda hissetiğim sıcak nefesle arkama dönecekken belimde ki sıkı tutuş ile Taehyung olduğunu anladım.Bana biraz daha yaslandığın da göğsü sırtıma kasıkları ise kalçama.Ortam sanki sıcaklaşmıştı evet sıcaklaşmıştı.
Dudaklarını boynumun üzerin de hissedince oluru varmış gibi daha da sıcakladım. Nefes almayı unutmuş gibiydim. Dudakları tam mühür yerimin üzerin de durduğun da feromonlarımı istemsizce biraz daha saldım.
Mühür yerimi öptükten sonra geri çekildi. Kendine gelmem gerekiyordu ağaçtan güç alarak arkama döndüm sırıtır bir şekilde bana bakıyordu. Üzerimde ki etkisini bildiği için kullanmaktan geri kalmıyordu.
Ama ben Jeon Jungkook isem o sırıtma ifadesini bozguna uğratırdım. Aramız da pek fazla mesafe yoktur iki adım atıp hemen önün de durdum.
Ellerimi kasıklarının üzerine koyup hafifçe sıktım. Anında sırıtan ifadesi gidip dudaklarını ısırdı. Ellerimi biraz daha bastırdığım da derin bir soluk verdi.
"Güzelim elini kasıklarımdan çekmez isen-"cümlesini tamlamasına izin vermeden biraz daha sıkıp " çekmez isem"dedim."Çekmez isen sonuçlarına katlanırsın emin ol ormandayız demeden seni şura da domaltıp sikerim" bu Taehyung'tu yapardı.
Elimi çekip geri adım attım önü hafif kabarmıştı. Sevimli ve sırıttım " o zaman ben gidip arbadan eşyaları alayım sende çabuk gel "diyip arkamdan sinirli bağaran bir Taehyung bırakarak arabaya gittim.
Arabanın yanına vardığım da barajdan eşyaları çıkarttım. Etrafıma baktığım da çok fazla kişi yoktu güneş'te batmıştı. Etraf neredeyse karınlıktı. Taehyung'un işi acaba ne zaman biterdi. Araba'ya yaslanıp Taehyung'u beklemeye başladım.
Sessiz geçen dakikalar ardından sevgilimi gördüğüm de yanına gittim.
" Bir an gelmeyeceksin sandım" diyip dişlerimi dudaklarıma bastırdım gülmemek için. "Bu yaptığını sana mislisiyle ödeyeceğim" dedi."O gün gelirse ödersin. Ama şimdi nerden izleyeceğiz meteor kaymasını" dedim. Ortamın havasını birazcık olsakta değiştirmek istedim. "Eşyaları alıp gidelim yolumuz biraz uzun" dedi.
Elime sadece bir poşet verip diğer eşyaları kendi aldı.
Yarım saat sonra yüksek bir yere gelmiştik. Buradan heryer gözüküyordu ve bizden başka kimse yoktu. "Hazırlanalım meteor kayması şimdi başlar" başım ile onu onayladım.
Herşey hazırdı Taehyung yerde ki poşetten ikimşze bira çıkardı. Birisini bana uzattığın da elinden alıp sandalyeye oturdum o da hemn yanım da ki sandalyeye kuruldu.
Meteor kayması başladığın da sevinçle biraz doğruldum ve kayan meteorları izledim "çok güzeller" Taehyung'a baktığım da o da bana bakıyordu.
Tekrar önüme dönüp biramdan bir yudum aldım. Meteor kayması bittiğin de
üzülmüştüm keşke biraz daha uzun sürseydi. Taehyung üzüldüğümü anlayıp"güzelim kucağıma gel" dedi.Oturduğum yerden kalkıp kucağına yan bir şekilde oturdum. Belime kollarını sardığın da bende boynuna sokuldum.
"Seni seviyorum "
"Bende seni seviyorum" diyip başımı boynundan çekip cehennemim olan dudaklarını, dudaklarımı birleştirdim.
༶•┈┈⛧┈♛
Bölüm sonu. Bir sonraki bölüme kadar görüşmek üzere❤
~Titi