05. küçük bir baş dönmesi

68 16 19
                                    

Ayağa kalkarken duvardan destek aldı, başı dönüyordu. Tartılmak için banyoya gitmesi lazımdı. Bugün tartılacağı için bırak yemek yemeyi bütün gün su bile içmemişti. En iyi sonucu almak için kıyafetlerini çıkardıktan sonra tartıya çıktı.

"43.8 Kilogram"

Yumruklarını sıktı. Kilosu azaldıkça kilo vermesi gittikçe zorlaşıyordu. Kıyafetlerini giyerken kendine kötü hissetmemesini mırıldandı. Kötü hissedeceği bir şey yoktu ortada kısa bir süre içinde bir kilodan biraz fazla kaybetmişti. 40 kiloya az kalmıştı, ondan sonra eskisi gibi yiyecekti. Yiyebilirdi değil mi?

Banyodan çıkarken baş dönmesi kötüleşince kaşlarını çattı ve duvara tutundu. Sıkıntı yoktu, Chaewol diyete başladığından beri yaşadığı baş dönmelerine alışıktı zaten. Tekrar yürümek için hareketlendiğinde baş dönmesi daha da kötüleşti. Yere düşmemek için duvardan destek alırken ne yapacağını düşündü. Annesi, annesini çağıracaktı. Annesi gelip salona kadar eşlik ederek oturmasına yardımcı olabilirdi. Yoksa Chaewol bu baş dönmesi ile bütün gün orada kalacaktı.

"Anne..." Sesi kendini bile şaşırtacak kadar güçsüz çıkmıştı. Bacaklarının onu taşıyamadığını hissetti Chaewol. Gözleri kararıyor karanlığa doğru çekiliyordu.

"Anne!" Diye seslendi son kez sonrası ise bulanık ve karışıktı. Chaewol'un vücudu onu daha fazla kaldıramamış ve Chaewol yere düşmüştü. Sesini duyarak ona gelen annesi son anda kızının kafasını vurmasını engellemişti.

"Chaewol!" Kadın nazikçe kızını sarstı. "Güzelim, uyan... Annem." Annesinin sarması ile Chaewol arada bulunduğu boşlukta gözlerini açarak annesine baktı.

"Anne..." Diye fısıldayabildi sadece annesinin korkuyla ve göz yaşlarıyla dolu olan suratını görünce.

Bilinci kapanıp karanlığa çekilirken düşündü.

"Belki... Belki Tanrı beni yanına alıyordur." Chaewol vücudunun hafiflediğini hissettiğinde titrek bir nefes bıraktı ve karanlığın içinde kayboldu.

~~

Gözlerini tekrar açtığında ciğerlerini sadece hastanelere özel olan o dezenfektan kokusu doldurdu. Gözleri ortama uyum sağlamaya çalışırken bakışları annesinin üzerinde durdu. Chaewol'un hemen baş ucunda oturuyor birisine hızlı hızlı mesaj yazıyordu. Çenesinde ki kaslar gerginlikle kasılmış, suratında ise hala göz yaşı izleri vardı.

"Anne..." Oturmaya çalışırken küçük bir inleme kaçırdı ağızından. Kızının sesinduyan kadın telefonunu kapatıp kızına destek olarak oturmasına yardımcı oldu ve kolunda ki serumu düzeltti.

"Chaewol, iyi misin?" Kızının alnında ki bir kaç tutam saçı suratından çekti. "Çok korkuttun beni... Seni kaybedeceğimi sandım." Sesi ağlamaklı ve çaresizdi. O anı hatırladığında gözleri doldu.

"Anne, bir anda oldu. Özür dilerim... Seni korkutmak istemezdim." Kızının özürünü duyan kadının suratında küçük bir gülümseme oluştu ve kızın zayıf ellerini tutarak nazikçe sıktı.

"Özür dileyeceğin bir şey yok güzelim." Suratına az önce ki endişeli ifadesi geri dönmeden önce kızının saçlarını karıştırdı.

"Doktorlar kan değerlerine baktılar. Chaewol hayatı bir çok değerin, vitaminin tehlikeli derecede düşük çıktı." Kadının suratında ki ifadeden kızının sağlığı konusunda ne kadar endişelendiği anlaşılıyordu.

Chaewol annesine baktı. Söyledikleri sanki bir kulağından girip öbüründen çıkıyor gibiydi. Annesinin dediklerini kavrayabilmek için başını salladı.

"Serum bittikten sonra bugün eve gidebileceğiz ama doktorlar önümüzdeki iki gün okula gitmeni istemiyorlar. Ayrıca şüphelendikleri bir kaç hastalık varmış. Önümüzde ki hafta bir gün okuldan sonra yine buradayız küçük hanım. Anlaşıldı mı?"

Chaewol onaylayarak başını salladı. Doktorlar neyi olduğunu düşünüyorlardı ki? Okula gidemeyeceğini öğrenince kendini garip hissetmişti. Okula normalde gitmeyi çok sevmezdi ama son zamanlarda kendini okula büyük bir hevesle giderken buluyordu. Sanki bir amaç için gidiyor gibi. Oturma pozisyonunu düzelttikten sonra amacının ne olabileceğini düşünmeye başladı.

~~

Chaewol'un okula gelmediği iki gün merak Riki'yi yiyip bitirmişti. Sınıfının önünden geçerken sürekli içeriyi kontrol etmiş. Aynı gün içinde belki de defalarca kez okulun belirli noktalarında Chaewol'u aramıştı.

Konuşacağından veya başka bir şeyden değildi. Onu görmek istiyordu, o kızı ne zaman görse adını koyamadığı şeyler hissediyordu. İşin ironik kısmıysa Chaewol ile bir kere bile konuşmamıştı. Normal miydi ona duyduğu bu özlem? Tanımadığı bir insana bu şekilde hissetmesi?

Öğle arası arkadaşları ile okulda dolanırken aklı hâlâ Chaewol'de idi. Chaewol'un iki arkadaşının yanından geçerken konuşmalarına kulak misafiri olmaktan kendini alı koyamamıştı Riki.

"Chaewol neden okula gelmiyor hiç bir fikrin var mı?" Soruyu soranın Nayeon olması lazımdı. Riki kızın olduğu yerlerde dolanmaktan arkadaşlarının isimlerini dahil öğrenmişti.

"Neden bilmiyorum onu söylemedi ama pazar günü hastanelik olmuş. Doktor bu iki gün okula gitmemesi gerektiğini söylemiş. Yarın gelecek." Nari'nin sözleri ile Riki vücuduna bir korku dalgasının yayıldığını hissetmişti.

Chaewol hastanelik mi olmuştu? Şimdi nasıldı? İyi miydi? Nari'ye sorsa yanlış anlar mıydı? Riki alnına vurdu.

"Gerizekalı." Diye mırıldandı kendi kendine arkadaşlarına yetişmek için peşlerinden koşarken. "Tanımadığın bir kız hakkında neden böyle hissediyorsun ki? Hem duydun Nari'yi yarın gelecekmiş işte."

İç geçirdi. Bu kız onda ilk defa hissettiği duyguları uyandırıyordu. Aşk mıydı bu? İnsan hiç konuşmadığı birine aşık olabilir miydi ki?

==========

Evettt 20 günü geçkin bir süre sonra bölüm attım. Bir alkış alabilir miyim?

Kısada oldu biliyorum ama bu kadar oldu. Sonraki bölüm söz uzun olucak(🤥)

Oy ve yorum atmayı unutmayın!!!!

Bölüm nasıldı?

diet coke • nishimura rikiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin