Ve aradan 5 ay geçti. sevdanın ablası için ettiği duası kabul olmuştu. Şeyda çoktan Sameti unutmuştu. Şimdi ise helal süt emmiş kusursuz din kültürü öğretmeni olan emrahla sözlenmişti. Emrah'ta çok edepli ve haram helale dikkat eden biriydi. ve çok güzel bir ahlakı vardı. Yani şeydayla ruh ikizi gibiydiler. Ve bir de onların düğününe 3 gün kalmıştı. Sevda böyle iyi bir eniştesinin olduğu için çok mutluydu. Çünkü ablası Şeyda da çok mutluydu. Hem sameti de unutmuştu. Ama ablasının,
derttaşının evlenip kaynanasının evine gideceği içinde çok üzgündü. Sevdayla Şeyda birbirine o kadar bağlılardı ki normal abla kardeşten öteydiler. bir elmanın iki yarısı gibiydiler. Hergece beraber sohbet ederlerdi, Hayallerini birbirine anlatırlardı.
"Birbirini bu kadar seven iki kardeş nasıl ayrılacak? ha hasan dedi. sevdanın annesi. Hasan bey de şeyda'nın evleneceği için çok üzgündü ve hanımından üzgünlüğünü gizleyemeyip: bilmiyorum Zehra hanım bilmiyorum ama mecbur ayrılacaklar. Neyse Eee siz şeyda'nın yarınki kınası için alışverişe çıkmayacakmısınız?
Zehra Hanım : Çıkacaz tabi damadı ve ailesini bekliyoruz. Dedi.
o anda telefonu çaldı. Arayan emrahın annesi cemileydi. Zehra hanım telefonu açıp konuşmaya başladı :Alo dünür nerede kaldınız?
Cemile : valla dünür bende seni bu yüzden aradım hazırmısınız? Gelmek üzereyiz.
Zehra :tamam dünür sizi bekliyoruz Allaha emanet olun dedi. Ve telefonu kapattı. Ve kocasına dönüp : gelmek üzerelermiş bey . En iyisi ben kızlara hazırlar mı diye bakayım dedi. Ve odalarının önüne gelip kapıyı çaldı. Kapıyı yeşil gözlü başında siyah bir şal olan Şeyda açtı. ve annecim bu şal olmuş mu sence dedi. Zehra hanım kızı şeydaya sarılıp çok güzel olmuşsun canım kızım dedi ve. Dolu gözlerle şeydanın yanağına elini koyarak benim güzel kızım
Kaynananın evine gidince bizi unutmayacaksın değilmi dedi.
Şeydanında gözleri doldu ve: hayır tabikide ben nasıl unuturum ki sizi her zaman sizi ziyarete geleceğim. hem ben gitsem bile sevda yanınızda dedi. o arada söze sevda girdi: Ben cemile teyzeye o kadar burada bizim yanımızda yaşasınlar diye binlerce kez dil döktüm. ama nafile kadın tutturmuş ilk oğlum yanımda kalacak. yok yanımda kalsın, yok bu yok şu deyip direniyordu .Nuh diyor. peygamber demiyor off neyse.. hem Evet anne ben yanındayım. Deyip ikisine birden sarıldı. Zehra hanım kızlarının alnından öpüp iyiki varsınız kızlarım benim. ama sevdacığım seninde bir gün karşına Emrah gibi biri çıkacak ve sende evlenip gideceksin. Ve benle baban yalnız kalacağız.
Sevdanın gözleri doldu ve: hayır anne ne olursa olsun sizi bırakmayacağım dedi.
Ve Zehra Hanım gözlerini silip kızlardan ayrıldı. Ve hazırmısınız kızlar şimdi cemile hanımlar gelmek üzere Şeydamın kınası için alışverişe gideceğiz dedi. Şeyda ve sevda hazırız gidelim dedi. Sevda son kez aynadan bakıp şalını düzeltti. Ve tuniğini giyinip odadan çıktılar. Ve kapı çaldı. Zehra hanım hemen kapıyı açtı. Kapıdaki gelen kişi cemile hanım ve kızı kaderdi .
Zehra hanım cemile hanımı görünce: ooo hoşgeldiniz cemile hanım dedi. Cemile hanımda Zehra Hanımla tokalaşıp hoşbuldum Zehra Hanım hazırmısınız? Emrah ve babası bizi arabada bekliyor. Dedi.
Zehra Hanım kızlarına şöyle seslendi :kızlar hadi çıkıyoruz dediler o sırada sevdayla Şeyda babasının ellerini öpüyordu . Şeyda ve sevda Babasına Allah'a emanet ol babacım biz gidiyoruz sana bir şey lazım mı dediler?
Hasan bey: güzel kızlarım benim hiçbir şeye ihtiyacım yok erken gelin yeter bende zaten dışarı çıkacağım şimdi. deyip onların alınlarından öptü.
ve kızlar annesinin yanına gelip biz hazırız anne deyip ayakkabılarını giyindiler. o sırada cemile hanım şeydaya bakıp:kızım gel bir sarılayım sana dedi. Ve şeydaya sarıldı. Şeyda da müstakbel kaynanasının elini öptü. Ve cemile hanım sevdaylada tokalaştı. Daha sonra cemile hanım şeydaya dönüp: kızım Alacağın eşyaları listeledin mi?
Şeyda: başını eğerek evet cemile teyze listeledim dedi.
