AlGon Hayali Sahneler

SULTAN KIZI-BEYOĞLU SİYASİ EVLİLİĞİ 3

Gonca kan kusarken Alaeddin ne yapacağını bilemez haldeydi. Sevdiği kadın kollarında kan kusuyordu. Hızlıca gözleri kapanmış hatunu kucakladı odalarına götürdü. Etrafında ona söylenen hiçbirşeyi duymuyordu gözü kimseyi görmüyordu. Goncayı hızlıca yatırdı yataklarına kustuğu kanı durdurmak için bildiği bir kaç otu karıştırdı. Bala kızın ağzının kenarından akan kanları temizliyordu bir taraftan başını okşuyordu kızın "Goncam güzel gelinim kızım iyi olacaksın." diye telkin etti hem kendini hem Alaeddini. Alaeddin hızlıca hazırladığı sıvıyı sevdiği hatunun ağzına yanaştırıp "Ya şafi, ya şafi, ya şafi" deyip yavaşça içirdi. Goncanın kan kusması kesilince derin bir nefes aldı Alaeddin. Yanından ayrılmak istemese bile gitmesi lazımdı Balaya dönüp "Ana ben zehri tespit edip şifa bulacam sen başından ayrılmasayın." deyip hızla çıktı. Zehirli tatlının olduğu tabağı alıp çalışma odasında incelemeye başladı. Bir taraftan aralık kapıdan Goncaya bakıyordu ateşi olduğu için Bala sirkeli bezi alnına koyuyordu.

Alaeddin zehrin şifasını tespit ederken Bala kısmet hatunu yanına çağırıp "Kısmet tez bunu edeni bulasın herkesi sorgula bunu beni zehirlemek için ettiler amma kızım zehirlendi herkes bedelini ödeyecek." dediğinde Kısmet "Emrin olur Hatunum" deyip çıktı olayı soruşturmak için Nilüfer hızla odaya girip yanına koştu Goncanın "Bacım sana ne ettiler." dedi dolu gözleriyle. Nilüfer Goncanın yanına oturunca Bala dönüp "Nilüfer kızım sen bezini değiştir sürekli ben hemen gelecem." dedi hızlıca odadan çıktı. Bala herkesi sorguya çekilmesini emredip bu işi Malhuna bırakıp odaya geri geldi. Gonca ateşler içinde "Alaeddin" diye kesik kesik sayıklıyordu.

Alaeddin sonunda şifayı hazırlamıştı hemen getirip içirdi Goncaya. Goncanın ateşi hızlıca düşmeye başlayınca Alaeddinin gözünden bir iki damla yaş düştü. Saatlerdir odadaydılar herkes yorulmuştu. Alaeddin hatunlara dönüp "Ana Nilüfer bacım sizde gidesiniz ben kalırım Goncayla." deyince kimse itiraz etmedi hem böylesi daha iyiydi ikisi baş başa kalsın diye düşünüp çıktılar odadan. Alaeddin yatağa Goncanın yanına uzandı elini kızın başlığına atıp çıkardı saçındaki tokayı çıkardı. Goncanın saçları yatağa serildi serilen saçlarına başını gömerken "Goncam kalkasın sensiz nefes alamam ben hatun etme bunu bana seni yeni bulmuşken bırakmam." dedi gözlerinden yaşlar kızın saçlarını ıslattı.

Sabaha kadar Goncadan tek bir kımıltı bile çıkmadı Alaeddin sonunda kızın yanında uyuya kaldı. Gonca gözünü boğazında kötü bir tat ile sabah ezanı okunurken açtı. Yanında yatan adama zorlukla baktı perişan görünüyordu. Ne olduğunu hatırlamaya çalıştı bir süre hatırlayınca yutkunup "Alaeddin." dedi fısıltılı bir sesle ama adam bunu beklediği için hemen fısıltı ile kalktı. "Goncam" dedi yatakta doğrulup Gonca Alaeddine bakıp "Su" dedi zorlukla Alaeddin hemen suyu uzattı içmesi için dudaklarına. Gonca suyu içince iyice kendine geldi. Yanında endişe ile bakan Alaeddine "İyiyim" dedi gülümseyip Alaeddin dudaklarını kızın alnına yasladı bir öpücük bırakıp dudaklarını çekmeden fısıldadı "Çok şükür sevdam" dediğinde Gonca daha da gülümsedi. Alaeddin kızın gözlerine bakmaya başladı iyi olduğundan emin olmak için bu sefer Gonca uzanıp dudaklarını Alaeddinin dudaklarına dayadı öpmek için hamle yapmadı hali yokru ama dudakları öyle yaslı durdu bir süre.

Gonca dudaklarını aralayıp öpmeyi planlarken kapı tıklanınca ne yapacağını bilemedi hemen uzaklaştı Alaeddinden o sırada Fatma ses gelmeyince hemen içeri girmişti. Goncayı görür görmez gözleri kocaman açıldı koridora doğru bağırarak "BACILAR TEZ ANAMLARA YENGEME HABER EDİN GONCA YENGEM UYANMIŞ." deyip koşarak yatağın kenarına geldi Goncanın ellerini ellerinin arasına alıp "İyi misin yenge çok korktuk." dedi Fatma, Gonca gülümseyip "İyiyim Fatma iyiyim meraklanmayasın." dedi. Alaeddin sırtını yatağın başına yaslamış Fatma ve Goncayı izliyordu. Fatma yine çenesini tutamayıp "Ağabeyim mahvoldu yenge sana şifa bulacam deyü neler etti bi bilsen." dediğinde Gonca Alaeddine baktı, adamın yüzünde kendinden emin bir bakış ve gülüş vardı. Gonca sevdiği adamın bu halini görünce cilveli bir gülücük attı Alaeddin ise bu bakış yakalayıp derin bir iç çekti.