Merhabalar!! Hiç Minsung bölümü yazmadığımı fark ettim Uzuuuun süredir yoktum Nasıl geçiyor yazılılar Daha doğrusu yazılılarınız hala devam ediyor mu? Siz nasılsınız önemli olan o?? Fikriniz varsa söylemekten çekinmeyin~🐧⭐
(Jisung) Sabah zar zor uyandığımda saate baktım 10.19 niye bu kadar erkendi ki Anlaşmalı olduğum şirketle birlikte uzun bir süredir yeni bir video oyunu üzerine çalışıyorduk bu yüzden gece gündüz çalışmam gerekiyordu
Zorla da olsa yataktan kalkıp tuvalete gittim yüzüme soğuk suyu fırlattıktan sonra dış fırçalamamın ortasındayken zil çaldı
KİM LAN BU SAATTE!?
aynı cümleyi ağzımda dış fırçası varken de söyleyerek kapıyı hışımla açtıktan sonra gördüğüm yüz ile sinirim yerini şaşkınlık ve sevince bıraktı
Hala pijamalarıyla ve ağzımdaki diş fırçasıyla duran ben ise ona bön bön bakmakla yetiniyordum
Diş fırçası hala ağzımdayken tuvalete koşup hızlı hızlı dişlerimi fırçaladıktan sonra mutfağa gittim bu sırada Minho kahvaltı hazırlamakla meşguldü
"Ben hallederdim" dedim mahcup bir şekilde
"Aaaa!Sevgilim zaten sabah akşam çalışıyorsun bir de kahvaltıya uğraşma" dedi tavadaki yumurtanın altını kısarak tezgaha yaslandı
"Teşekkür ederim" diyerek sarıldım tezgaha yaslanmış bedene
Gülerek karşılık verdi bana
"Lafı mı olur birtanem" diye ekledi saçlarımla oynarken daha sonra onları öptü ve ayrılarak önüne döndü
Yemekler hazır olduğunda masa konusundaki ısrarlarım sayesinde Minho'nun yükünü hafifletip içimi rahatlatmıştım
Yemeğimizi yerken aklıma bir soru takıldığı için anında sordum
"Bugün işe gitmeyecek misin?"
Gülerek bana baktı
"Hayır...Burada kalmam sorun olur mu?"
"Ah hayır!Ama ben...Çalışmalıyım"
"Olsun seni göreyim bana yeter" dediğinde o kadar güzel bakıyordu ki yanaklarım çoktan kızarmıştı bile sadece fısıldayarak "Peki" diyebildim
Kahvaltı yapmayı bitirdiğimizde beraber bulaşıkları yıkarken arkamdan hissettiğim kollar ile irkildim bu Minho'yu tedirgin etse de daha sonra bundan rahatsız olmadığımı belirtmek adına belimdeki ellerini okşadığımda yüzünde bir tebessüm belirdi
"Bu renk sana çok yakışıyor" dediğinde yaklaşık 30 saniye ne demek istediğini anlamaya çalıştım
"Pijaman" dedi gülerek "Çok sevimli duruyorsun" diye ekledi omzuma hafif bir öpücük kondurdu
BEN HALA PİJAMALARIMLAYIM!? TREXLİ OLANLARLA!! ÇOCUK REYONUNDAN ALDIĞIM!
Bu sözleri ile yüzüm kırmızının her tonundan nasibini almıştı
Nihayet bulaşık işi bittiğinde Minho da benden ayrılıp salona geçmişti Bunu bir fırsat bilerek odama koşup pijamamı değiştirdim ve çalışmak için salonda olan çalışma masama ilerledim
Bu sırada Minho ile göz göze geldiğimizde hafifçe sırıttı Kafama bir anda dank eden fikir ile
"Kahve ya da çay ister misin?" diye sordum
"Hayır tatlım teşekkür ederim" dediğinde masama geçip koltuğa oturmuştum bile
Her ne kadar televizyon açık olsa da bilgisayar ekranın Minho'nun televizyonu değil beni seyrettiğini görebiliyordum
O kadar güzel bakıyordu ki
Birkaç saat sonra artık gözlerim ağrımaya başladığı için gözlük takmaya başlamıştım oyunda tamamlamam gereken 2 karakter kalmıştı ama bunları yarına bırakmanın daha iyi bir fikir olduğunu düşünüyordum çünkü artık gözlerim iflas etmek üzereydi
Bilgisayarı kapatıp kalktığımda hala istifini bozmadan bana bakan Minho ile göz göze geldiğimizde ben gözlerimi kaçırsam da o bana bakmaya devam etmişti
Kalkıp yanına gittiğimde yana kayarak bana yer açsa da oturmak üzereyken kucağına çekti...Hep böyle yapıyor...
Kucağındayken bir eli belime diğer eli saçıma gitmişti şu an önümüzde açık olan şey ise ortamı daha romantik yapıyordu
Fenerbahçe-Adana Demirspor Maçı
Minho yayılmış maçı izlerken ben de onun göğsüne yaslanmış teknik direktörlerin kombinlerini kendi içimden puanlıyordum
Adana Demirspor ikinci golünü yediğinde Minho sinirlenmeye başlamıştı
"Kanaryaya da yenilme aq" dedi sinirle burnundan nefes verdi Onun sinirli haline karşılık korku dolu gözlerimle ona bakarken o hala sinirle ekrana bakıyordu
Sinirli hali çekici olsa da korkutucuydu Bir an gözlerimiz birbirini bulduğunda benim korku dolu gözlerim onu endişelendirmis olacaktı ki sinirinin yerini tarif edilemez bir endişe aldı
"Özür dilerim korkuttum mu?" dedi endişeli bir şekilde
"Hayır...Yani evet...Biraz"
"Özür dilerim...Hadi değiştirelim" dedi kumandayı almak için eğilirken
Kanalı değiştirdiği zaman bu sefer iki elini de belime sararak beni daha çok kendine çekmişti
Televizyon izlerken aa sıra saçlarımı öperek fısıltıyla özür diliyordu
"Minho sadece biraz korktum bu kadar çok özür dilemene gerek yok" dedim gülerek daha sonra endişesini gidermek adına yanağından öpüp okşadım
"Peki o zaman" dedi
Bir süre daha beraber televizyon izledikten sonra Minho Changbin'e uğrayacağı için ayrılmak zorunda kaldık
Ona veda ettikten sonra bende yatmaya gittim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Merhabalar!! Nasılsınız??? Nasıl buldunuz bölümü?? Fikriniz varsa söylemekten çekinmeyiiin~🐧⭐
