Mandy japonyada kuzey batı tarafında olan "hokuriku" şehirinde küçük bir kasabada yaşıyordu. Buraya taşınalı bir buçuk ay olmuştu,burada çokta kendini dökebilecek birisi olmasada karşı komşusu olan piper hergün ona taze lezzetlerinden getirir,karnını doyurmasını sağlayan tatlı bir kadındı herzaman mandy'ye saçını çok erken yaşta boyatığını yada saçlarının yıpranacağımı söylerdi.
Mandy çok aldırış etmezdi çünkü hafif yeşil renginde tonlanmış saçlarını kendini ön plana çıkardığını düşünüyordu.Mandy "Kanazawa kentine hoşgeldiniz" yazısını görünce gülümsemeden geçerse ayıp eder diye düşündü. Burada yeni bir yaşam başlatacaktı, eski kasabası bir kaç soyutarı yüzünden saldırıya uğramıştı, evet bunu hatırlamak istemiyordu.
Yakınlarda küçük biraz yazıkça donatılmış bir bakkal gördü ve içeriye girdi etrafa göz atmaya başladı dükkan leş gibi sigara kokuyordu! İçeridede saçları olmayan,sakkaları kirpi gibi gözüken elinde çakmağını tutan bir adam gördü adam onu farketmemiş gibi görünüyordu yada farketmişti ama aldırış etmemişti çok geçmeden mandy orda buz gibi dikildiğini farkedip reyonlara göz atmaya başladı. Önceki yaşadığı kasabaya göre burası daha ilgi çekici gözüküyordu. Sadece dükkanın sahibi biraz fakir gibi gözüküyordu. Pardon bunu söylememe gerek varmıydı?
Mandy gyoza gördüğünde almak istediğinş anlamıştı zaten. Dondurucunun kapağını açıp şefaf plastik torbayu kaptı. Fiyata baktı 200 yen'di . Çok'ta pahalı değildi ,öyle değilmi? Çok uzatmadan bir şişede su alıp kasaya doğru ilerledi..
Mandy:Bunlar.
Dynamike:Ha? Evet,evet
Yaşlı adam sigarasını bırakıp masada duran hesap makinesinden hesaplar.
Dynamike:210 yen.
Mandy parayı uzatıp dükandan çıktıktan sonra interneten kiraladığı eve doğru yolunu tutmaya başlar. Giderken'de etrafta bir olay oluyormu diye bakmaya başlar. Belki bugün biraz kazanç elde edebilirmiki? Ha birde burda bir etkinlik varmış baya kalabalık.
Buna özel sokak bile yapmışlar. Şaşmamalı'ki mandy geldiğinde sokakların boş olmasına. Evin yolunu tutmak yerine sokağa girmeye karar verir.yerlerde kırmızı tuğlalardan oluşup birsürü lokantayla donatılmış etrafta BİRSÜRÜ gadpiparty ışıklarıyla donatılmış ve o kadar kalabalık'ki mandy artık ne düşündüğünü duyamıyor! Heryerde başı boş cocuklar, mekanları yerinden sarsan müzikler ve en önemlisi abartılmış kostümler.. mandy ne kadar rahatsız olsada burada biraz kazanma yapabileceğini düşünmeden duramıyor etekleride zil çalıyordu. Ama kendini bir boşlukta gibi hissediyordu. Muhtemelen bu kent'de çoğu kişi birbirini tanıyordu ve özenle giyinmişti.
Mandy'yi sorarsanız? O sadece çapalı bir kot pantolon ve üzerine şeker desenli bir kazak ve bir kaç tane el yapımı bilezik takmıştı. Kızarmadan duramıyordu evet,evet bilmediği bir yere gelmekle hata yapmıştı ama ne demişler işte? Para ağaçtan yetişmiyor.
Bir bar gördü. İnsanlar zaten içmeye gelmiyormuydu? Evet. Muhtemelen bu barda çok şey dönüyordu çok düşünmeden bara doğru ilerlemeye başladı. Burası barley'in barıydı girdiğinde meşhur bir yere benziyordu dikat çekmemek için köşede gazete satan bir çocuk gördü
Gazete iyi bir fikirdi aslında
Mandy: bir gazete kaç yen?
Gus:10 yen.
Mandy:tanesimi? Biraz pahalı değilmi?
Gus:10 yen.
Mandy:neyse.
10 yen uzatır ve gazeteyi çocuğun elinden sinirli bir şekilde alıp oturacak yer aramaya başlar çok geçmeden bir yer bulur ve oturur koltuk rahatsız edici olsada herşey bugünün kâar'ı için mandy. Gazeteyi suratına çekip çaktırmadan etrafa bakınmaya başlar..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Kimsenin" benden haberi yok
Mystery / Thriller(Bu kitap bs evreninde geçiyor birkaç değişiklik ekledim umarım seversiniz ^^) japonyada bir kente taşınan mandy burada yeni bir illegal gazetecilik işi kazanıp yeni bir kente taşınıyor