Kendinizi izleniyormuş gibi hissedersiniz hani banyoda gözünüze sabun kaçar ve o sıra canavarlar tarafından izlendiyinizi düşünürsünüz ya işte onun daha beteri bir kaç haftadır izleniyorum ama bu gözlerini kapatınca veya dışarda öyle birşey deyil yatarken evde her yerde.
Bazen gidiyor ama genelde hep benimle.
Kim? Kim seninle valentina.
Kahretsin bilmiyorum sadece izleniyorum tek bildiğim bu.
Bu dalgınlıkla elimde yıkadığım bardak elimden kayıp kırıldı sesle hemen yere baktım parçalar fazla büyük deyildi arkadaki aşçımız Alex'den bir ses yükseldi "iyimisin valentina?" Değilim.
Diyemedim tabi.
"İyim iyim sadece biraz dalgınım o kadar" genelde burdada benimle kimse sohbete girmez ama en iyi anlaştığım kişi Alex ama genelde oda benden çekinir umrumdamı...
Yooo
"Mesai ne zaman bitiyor" elindeki makarnaları kaynar suya koydu. Bende bulaşıkları makinaya diziyor'dum "iki saat falan sen?" Öyle bir baktı tek kaşı havalandı ve alayla güldü.
Ve gene izlenme hissi.
Tedirginlikle etrafıma baktım ama çaktırmadım tekrar Alex'e döndüm bana bir kaşık sallıyordu ve alayla gülüyordu "hatırlatırım yaralı kız ben burda aşçıyım ben her zaman mesai deyim" bende gülüşüne küçük bir kahkahayla karşılık verdim.
Ama arka cebimden telefonun çalma sesi gelince bir an duraksadım sonra telefonu alıp açtım "alo" arayan ablamdı kendilerini pek sevmesem de yigenlerim için katlanıyor dum ablamın sesi telaşlı ve ağlamaklı geliyordu.
"Valentina amy'i kaçırdılar"
Gözlerim büyüdü "NE!?" Ablamın ağlaması şiddetlendi.
"Tom... Tom kaçırdı seni istiyormuş sen ayağına gidecekmişsin" ablamın bu sözleri kafamdan aşagı kaynar sular döktü.
"Tamam ben halledicem sen sakin ol"
"KIZIM'A SENİN YÜZÜNDEN BİR ZARAR GELİRSE SENİ ÖLDÜRÜRÜM VALENTİNA!"
İşte oda her şeye beni suçluyor ama Tom benim yüzümden deyil babam benden kurtulmak istediği için tom ile evlendirmeye kalktı ama ben polise gittim ve babam tutuklandı.
Ablam gene beni suçladı tabiki.
Ablam telefonda ağlarken ben önlügümü çıkarıyordum çıkardım ve telefonu kapattım hızla kalın siyah yelegimi ve çantamı aldım. Alex arkamdan bağırıyordu "hey patrona ne diyicem!?" Biraz bekledi. "VALENTİNA" cevaplamadım.
Ve restoran'dan dışarı çıkıp koşmaya başladım arkama bile bakmıyordum bır kaç kişiye çarptım umursamadım sadece koşuyordum. Tom'un mekanını biliyordum.
Yarım saat sadece koştum,koştum ve koştum eski bir fabrikanın önüne geldim demir kapıyı yumruklamaya başladım "TOM ŞEREFSİZİ ÇIK LAN DIŞARI!" Var gücümle bağırdım. Kimse açmadı bende biraz geri çekilim kapıya sert bir tekme attım bir tekme daha ve bir tekme daha.
Valentina yani kara kuşak...
En sonunda kapı geriye doğru açıkldı görünürde kimse yoktu ama biliyordum beni izliyordu şerefsiz. İleride minik bir oda vardı onun odası ses geçirmezdi. O yüzden yerden bir taş aldım var gücümle cama fırlattım cam tuzla biz oldu Tom ile göz göze geldik.
Kilolu,bıyıklı malın tekiydi. İlk şaşırdı sonra çapkınca sırıttı "valentinam" göz devirdim "Amy nerede?" Odasından dışarı çıktı tam karşıma dikildi yendan eli silahlı adamlarda çıktı "güzelim" ne bu öz güven lan? Sen benden kısasın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
bu bir element hikayesi
FantasíaDünyada dört element vardır. Bunlar huzuru temsil eder. Yok edici güce sahip olan. ATEŞ Huzura huzur katan. SU Her şeyden hafif olan. HAVA Tüm doğanın dengesi. TOPRAK Aydınlık ve huzur tüm dünyanın dengesini sağlayan dört element. Ama ya karanlık g...
