1. Bölüm:

1 0 0
                                    

Gözümü telefonun alarm sesiyle açtım. Saat 05:00 . Bugün yeni okulumda ilk günümdü, ve ben, evet her zamanki gibi ben, hiç heyecanlı değildim. Yataktan kalktım ve yatağımı topladım, sonra duşa girdim, duştan çıkıp durulandım ve sofraya oturdum. Babam benim için kahvaltı hazırlamıştı. Ama ben tabii ki onun hazırladığı şeyleri yemicektim. Şimdi yemeğin içine zehir felan koymuştur, yapar o çünkü beklerim ondan. Her neyse, sofradan neden oturduğumu bilmediğim bir şekilde kalkıp mutfağa yöneldim. Mutfak oturma odasının içindeydi. Babam sofradan kalktığımı görünce bana baktı. Şaşırmış gibi bakıyordu. Niye şaşırıyorsa, onun elinden hiç birşey yemiceğimi o da çok iyi biliyor. Bir de şaşırmış gibi numara yapıyor, tam bir drama king.

"Yaptığım yemeklerden neden yemiyorsun da kendine eziyet ediyorsun? Daha yumurta nasıl kırılır onu bile bilmiyorsun"

"Senin elinden hiç birşey yemiceğimi ikimizde çok iyi biliyoruz değil mi? Ayrıca ben yumurta kırmayı biliyorum, öğrendim, kendim öğrendim, tek başıma öğrendim, çünkü bana kırmayı öğretecek kimse yok. Sağolsun birileri annemi öldürdü de, kendisi de benle ilgilenmiyor. Tabii ben önemsizim çünkü. "

"İzin vermiyorsun ki ilgilenelim kızım, her fırsatta beni azarlıyorsun. "

Adama bakın ya, deliricem yakında. Yüzsüz herif, birde gelmiş 'ozon vormoyorsonko olgolonoyom kozom' diyor. Acaba neden izin vermiyorum, kendisine bir sorsun.

"Aman istemez senin ilgine kalmadım ben, şimdi sen benimle ilgileneceğini söyleyip beni de öldürürsün felan. I ı, yok, izin vermem ben. Annemi öldürdün ama beni öldüremiceksin"

"Kızım bak ben- "

"Neyse seninle uğraşamam işlerim var, ben odama gidiyorum. Bişey olursa kapımı çalma, muhtemelen açmam çünkü. "

Cümleme noktayı koyup odama yöneldim. Telefonumu açıp saate baktığımda saatim çoktan 06:02 olduğunu gördüm ve hemen hazırladığım şeyleri ağzıma tıkıp hazırlanmaya başladım. Çantam dünden hazırdı. Zaten içinde bir defterim bir de kalemliğim vardı. Dişlerimi fırçalayıp odama gittim ve üstümü giyindim, saçımı yaptım ve hazır olduğuma emin olduktan sonra ayakkabılarımı giyip evden çıktım. Okulum biraz uzaktı. Saat 06:31 di. Nasıl bu kadar hızlı tıkınıp hazırlanıp çıktığımı sormayın, meslek sırrı söyleyemem. Hava hala karanlıktı, Allah'tan sokak lambaları varda etrafımı görüyorum. Şansıma otobüs ben durağa varır varmaz geldi. Hızlı adımlarla otobüse bindim. İçerisi bomboştu. Otobüs kartımı basıp başka yer yokmuş gibi en arka koltuğa oturdum. Bir durak sonra sırtında çantayla başka bir çocuk bindi otobüse. Kafasında şapka, şapkanın üstüne de sweetinin şapkasını geçirmişti. Yanlış anlamayın ama çocuk çok yakışıklı. Allah'ım sende bana böyle bir erkek nasip et yarabbim. Aminn.

'Çocuktan gözünü bir ayıramadın sende. Bir etrafına bak, dışarıyı izle fela-'

"Sus Pakize sus. Kapa çeneni başka zaman açarsın. İşim var şuan."

'İyi tamam be, ama sonra yine gelicem demedi deme'

"He he gelirsin Pakize cim tamam, şimdi git yeterki"

Ben size söyleme unuttum. Bu benim iç sesim Pakize. Kendisi biraz gariptir. Yalnızlıktan kafayı yedim bende iç sesimle arkadaş oldum. Nasıl yaptığımı sormayın, çünkü bende bilmiyorum ehehe. Neyse Pakize yle konuşmaktan çocuğu unuttum.
Çocuk başka boş yer yokmuş gibi geldi benim yanıma oturdu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 14 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KÖRDÜĞÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin