Evet bizim hikayemiz ve her şey kurgu olmasa da bazı şeyler kurgu olacak ama aşkımız hiçbir zaman kurgu olmayacak... Bunu okumaya başlamadan önce sana aşığım benim güzel sevgilim.
24 Aralık 2024 sıradan bir güne uyandı. Caner sabah kalkınca ilk işi kendine bir kahve yaptı. Penceresinden manzarayı izledi. Yağmurlu havayı izlerken kahvesini yudumluyordu. Bugün yaptığı planlar arasında dışarı çıkıp gezmek, kafede oturup yeni almış kitabıyla ilgilenmekti. Hazırlanıp dışarı çıkmıştı...
Florıyeniya yatağında köpekleriyle beraber uyanmıştı. Yatağından kalkmak istemiyordu ama dışarı çıkması gerekti. Kalktı ve kendine kahvaltı hazırladı. Masaya oturdu ve çayından bir yudum aldı. Karnını doyurduktan sonra hazırlandı. Üzerine oversize bir t-shirt ve altına bir pantolon giydi. Hafif bir makyaj yaptıktan sonra dışarı çıkmaya hazırdı. Arkadaşlarıyla bulaşacaktı. Bir şeyler içip dedikodu yapmayı planlıyordu.
Caner bir kahve alıp yağmuru izleyebileceği bir masaya oturdu ve kitabını açtı. Okumaya başlamıştı. Kitaba o kadar derin dalmıştı ki kahvesi yavaş yavaş soğumaya başlamıştı bunu hatırlayan Caner kahvesini hızlıca yudumlamaya başlamıştı. Kitabına tekrar dönüp okumaya başladı. Yağmur damlacıklarının sesi ona huzur veriyordu...
Florıyeniya arkadaşları ile buluşacağı kafeye gelmiş bir masa seçmiş ve oturmuştu. Arkadaşları gelmeden kendine bir çay almıştı. Yağmuru ve soğuğu çok sevmiyordu. Havanın düzelmesini yağmurun kesilmesini ümit ederek dışarıyı izliyordu. Biraz üşümüştü ve ıslanmıştı. Islanmaktan nefret ederdi. Zaten çok çabuk hasta oluyordu. Çayını yudumlarken arkadaşları geldi. Yerinden kalktı ve onları sırayla öperek selamladı. Florıyeniya pdr okuyan bir üniversite öğrencisiydi. Üniversite olan olayların dedikodularını yapıyorlardı. Arkadaşlarıda sırayla siparişlerini verdi.Sohbet koyulaşmıştı. Kahkahalar havada uçuşuyor kendi aralarında eğleniyorlardı...
Caner kafasını kitaptan kaldırdı. Kahkaha atan masaya göz ucuyla baktı gülerken dalgalanan saçlarını gördü Florıyeniya'nın. O kadar güzel gülüyordu ki Caner kitabı bırakmış ona bakmaya başlamıştı sağa sola arkadaşlarına bakarken dalgalanan saçları güzelliğine kaptırmış sadece onu izliyordu. Hayat sanki sakinleşmiş yağmur damlacıkları sanki yavaş yavaş ufak ufak damlalar halinde yere düşüyordu. Güzelliğine gülüşüne o kadar etkilendi ki sadece onu izlemek istedi. Gülüşünü, dalgalanan saçlarını, güzelliğini kitabı unutmuş sadece ona odaklanmış şekilde bakıyordu...
Florıyeniya ona bakan Caner den bile haberi yoktu. O arkadaşlarıyla yaptığı dedikoduların komik olayların akışına kaptırmış etraftaki kimseyi umursamadan sadece gülüyordu. Arkadaşları da ona katılıp gülüyorlardı. Koyu sohbetin ardından kalkmışlardı. Karınları acıkmış ve bir şeyler yemek için başka bir yere oturup bir şeyler yemişlerdi. Ayrılıp evlere dağıldıktan sonra köpekleriyle ilgilenmeye başladı. Dürüm ve Mia oynuyordu evin içinde yetiştirmesi gereken bir tezi vardı ama uğraşmak istemiyordu. Yapması gerekiyordu kulaklığını takıp listesini açtı masasını başına oturdu ve kalemini eline aldı. Ne yazsam diye düşünüyordu. Tezin konusu sevgi ve aşktı. Bu sözcüklerin insan hayatının üzerinde ki psikolojik davranışlardı. Bir kaç sayfa yazdıktan sonra sıkıldı. Kendine ballı süt yapıp balkona çıktı. Müziğe kaptırmıştı kendini ballı sütünü yudumlarken gecenin güzelliğini seyrediyordu. Saat geç olmuştu uyuma vakti gelmişti. Yatağına geçti Dürüm ve Mia da hemen yatağa atladılar ve uykuya daldılar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİZİM HİKAYEMİZ
Novela JuvenilBaşlayan bir aşk hikayesi bitişine kadar da sürecek bir hikayemiz... Umarım sonuna kadar
