Youshi, akşam yemeğini yedi ve yukarı odasına çıktı. Yatakta oturmuş, düşünürken, odada beyaz bir ışık belirdi. Işığın içinden bir kadın çıktı. Kadın, siyah ışıltılı ve kısa bir elbise, liladan biraz açık bir ayakkabı, koyu mor bir pelerin ve siyah bir örtü kullanıyordu. Saçları siyah, uçları hafif mora çalan bir beyazdı. Kadına ismini sordu. Kadın " Ben kara büyücü Veina! Buraya seni eğitmek için geldim. Kara büyücü dediğime bakma. Ben iyilikten yanayım. Kıyafetlerim bana bu ismi almama etki verdi."der ve Youshi'nin elini tutup bir geçitten geçer. Geçitte bir sürü ayrı zaman vardı. Veina, eliyle bir zamanı gösterdi ve elinden küçük bir parıltının suzulmesine izin verdi. Günümüzden 3000 yıl ötede, M.Ö 1024'e gelmişlerdi. İnsanlar, Yunan mistik yazılarında geçen o Tanrıçalara inanıyordu. Birden Güneş Tanrıçası Hounyon, gökten indi ve insanlara "Gece ve gündüz dengede, peki adalet nerede? Siz ölünce sizleri yargılamadan cezası ödülü verilince ne olacak bu adalete? Sizler içinden birini seçeceğim. En adaletlinizi seçecek ve ona hükmü vereceğim!"der ve uçup gider. Güneş ve Ay Tanrıçaları, çocukken anneleri olan Yıldız Tanrıçası olan Shobu, bundan asırlar önce, belki kimse yokken, sarayında koca galaksinin huzurunu sağlardı. Anneleri, yıldız sayısının azalması ile güçsüzleşti. Hasta oldu ve bu diyardan gitti. Bu yüzden Ay ve Güneş Tanrıçası, ölenleri hak attığı adalet ile buluşturma konusunda kararlıydı. İnsanlar arasından Meishin seçildi. Meishin, tıpkı Youshi gibiydi. Tek farkı, ailesi fakirdi. Okula gitmiyordu ama nezaketi ile dillerde gezer dururdu. Onunla herkes gurur duyardı. Doğrusu bu iş onun için çok iyi oldu. Sadece ölümü acı ile olana üzülürdü. Hala da öyleydi. Youshi'de sevmiyordu. Ama yaptıkları kötülük ne kadar büyükse, o kadar canları yanıyordu. Youshi bir çok Tanrıça ile tanıştı. Sıra Vohyun'a geldi. Vohyun, beyaz ve altın nakışlı, mücevherler ile süslenmiş bir taç takıyor ve elinde bir cep saati tutuyordu. Önündeki kürede, kimin ne zaman ne yapması gerektiğini o insana hatırlatıyor, zamanı yönetiyordu. Odadaki en büyük saat belki Dünya kadardı. Saat hiç durmazdı. Her saati eksiksiz gösterirdi. Youshi, gözlerine inanamazken, kendisini yine odasında buldu. Çok yorgun duruyordu. Hemen yatağa yattı ve yarını bekledi. Sabah oldu ve uyandı. Kahvaltı etti okula gitti ve okuldan geldi. Yeni güçlerini kontrol etti. Vohyun'da olan saatler ilgisini çekmişti. Odanın kopyasını hazırladı. Oda gerçek gibiydi. Ve Vohyun'da vardi. Öğretmeni bu ödeve tam not verdi. Bir kız ona " Çocuk dahi yapar..." dedi. Youshi, sinirle kızı itti ve ağır yaralıydı. Kurtulması imkansızdı. Onu aldı ve Meishin'e götürdü. Meishin onu ödüllendirdi. Onu yaptığı iyilikler için ödüllendirdi. Zaman geçti ve gün sona erdi. Vohyun her şeyi sıfırladı ve uzun geceyi başlattı. Sessiz gecede soğun sırtına çarpmasına izin verdi Youshi. Yatağa doğru yöneldi ve uyudu. Gün sonunda yaşadıklarını değerlendirdi. Bu olanların tesadüf olmadığını ve bir sebepten olduğunu düşünerek uyudu.
