SONSUZ GÜÇ /MİNSUNG/SKZ/

beklenmedik bir anda

Sabahın güzel saatlerinde han uyurken içeri annesi içeri girmiş bir kaç saniye uyuyan oğluna bakmıştı. Bugün onun doğum günü olmasına rağmen hâlâ uyumasına inanamıyordu. Ne çocuk ama!

"Kalk artık uykucu Güneş doğalı çok oldu" dedi uyuyan çocuğuna. "5 dakika daha anne" diye uykulu sesiyle konuştu han."okula geç kalıyorsun". Han hışımla yataktan kalkıp eşofmanını ve tişörtünü giyerken annesine yakardı.

"Niye daha erken kaldırmadın anne, şimdi geç kalıncam" annesi bu sözlere güldü."bekle... Bu gün tatil ve doğum günüm.!" Annesi artık kahkaha atmaya başlamıştı, oğlu gerçekten geç anlıyordu her şeyi.

Han hazırlanıp aşağı indiğinde gazete okuyan babasının yanına gidip ona sarılıp bir güzel öptü."Günaydın oğlu. Doğum günün kutlu olsun" han hediyesini merak ettiği için Babasının dediklerini umursamadan hediye diye söylendi.

Babası daha fazla dayanamayıp hana kapıya bakmasını söyleyince han, motor beklerken gördüğü şeyle bütün umutları tükendi. Çünkü karşısında BİSİKLET vardı.

"Nasıl beğendin mi?". Babasının sorusuyla babasına dönüp, beğendiğine dair sözler söyleyerek Sincapini alıp parka gitti.

Parka vardığında sincabıni birazda olsa hava alması için saldı. Han, ağaca yaslanıp elmasını yerken sincabı gelince ona odaklandı. Sincabı korkmuşa benzediği için onu takip edip ne olduğuna baktı.

Ama gördüğü şey ona rüyada olup olmadığına sorgulattı.

Çünkü karşısında bir kanatlı peri ve canavarlar vardı.

Yazar: canavar (hdjdjzjf)

Han izlerken periyi pür dikkat izliyordu. Kısa sarı be parlak kanatları. Küçük burnu ve çilleri ile manken gibiydi. Ama han için perinin saçları daha güzeldi, çünkü güneş sarısında saçı insan cezbederdi.

Peri bir anda yediği darbe yüzünden yere düşünce han onun için korkutu. Ama korkusu bir anda öyle bir güce ulaştı ki ne olduğunu oda anlamadı.

Hemen perinin önüne geçip onu korumaya çalıştı. Büyük dev ona doğru gelince içinde tarifi olmayan bir ateş yükseldi ve eliyle Kalkan oluşturdu. Ve canavarı ve devi geriye itti.

Han bir anda fazla enerjiden dolayı güçleri alanda yüksek bir patlamaya yol açtı. Bir süre sonra kendini güçsüz hissedince yere oturdu.

Ne yaptığını, nasıl yaptığını bilmiyordu ama bu gücü sevmişti, sanki bu güç onda hep varmışta yeni fark etmiş gibi hissediyordu.

Peri olanların farkına varınca onu kurtaran insana baktı."teşekkür ederim hayatımı kurtardın. Ben Lee Felix, Güneş ve ay perisi" han artık idrak etmekte zorlanıyordu.

"Han, han jisung"dedi. Ondan sonrası hızlı geçti peri daha fazla dayanamayıp bayıldı ve han babasını arayıp evlerine getirdi. Han ailesine olanı anlattı ama nafileydi kimse ona inanmamıştı.

Peri uyandıktan sonra babası polisi aramak istemişti ama peri sihir yapıp onlara peri olduğuna inandırdı. Sonra ise peri Han'ın güçlerinin olduğunu ve kendisinin gittiği peri okula gitmesini söyledi.

Han bunu çok istiyordu. Ve kabul etmişti. Han'ın odasına çıkınca peri şaşırmadan edemedi çünkü gerçekten her yerde peri kitapları ve çizimleri vardı." Resimlerin harika"perinin iltifatiyla gülümseyerek teşekkür etti.

Peri,hana sinirlerle ilgili bilgiler verdi, ve bir kaç eşyayı büyütüp küçültmesini istedi ama nafileydi. Daha sonra ikili sıkılıp gitçeği okulu görmek istediğinde peri bir fotoğraf çıkarıp eliyle bir kaç hareket yapıp yere koydu ve bir geçit açtı.

Han başta korksada peri önden gidince ona güvenip peşinde gitti. Şuan gördüğü şey harika ötesiysi. Ağaçların arasında okul tarif edilemezdi. Daha sonra gitmeleri gerektiği için girdikleri gibi çıktılar.

Han,gece yatarken yerde yatan periye dünyayı anlattı. Peri, ise kendi ülkesinden ve okuldan bahsederken ikiside uyuya kaldılar.

Han için başlayan bu yolculuk hayatının değişim noktası olacaktı.

Tekrardan selam bu hikâyeyi sevmeniz dileğiyle.

Aslında bunu Winxten özendim sahneler birbirine benzeye bilir

Sizi seviyorum sonraki ficte ve sonraki bölümde görüşürüz.🌺