0

17 3 0
                                    

  Bayan Sarah dersi anlatırken benim aklım tamamen telefonumdaydı, Robin ile mesajlaşıp buluşma ayarlamaya
çalışıyordum.

  Robin'e hiçbir zaman boş zamanı olmadığı için kızarkan bayan Sarah'ın başımda kollarını göğsünde birleştirmiş asık bir suratla yanımda durduğunu farketmemiştim. Elini masaya vurup cırtlak bir şekilde bağırdı.

  "May Anderson!? Hemen müdürün odasına" Bayan Sarah'ın dudağından dökülen adımla kafamı telefondan kaldırdım. Telefonu hemen çantama geri attım ve çantayı kappattım.

  "Özür d-" Bayan Sarah sözümü bitirmeme izin vermeden çantamı kucağımdan alıp kalkmam için işaret yaptı "Bahanen umrumda değil Bayan Anderson! Hemen müdürün odasına."

  Kafamı sallayıp derin bir iç çekerek kalktım ve çantamı aldıktan sonra kapıya doğru yürüdüm. Tam en azından okuldan sonra ceza vermedi diye düşünürken arkamdan o cırtlak sesi yine duydum.

  "Müdüre benim okuldan sonra ceza verilmesini istedigimi de söyle." Arkamı döndüm ve yüzüme sanki ailesini katletmisim gibi bakan Bayan Sarah'a baktım.

   Okuldan sonra kalamazdım, zaten işe birkaç gündür gitmiyordum ve bugün patrona geleceğimi söylemiştim, gitmezsem kesinlikle kovulabilirdim.

  "Ama.." Yine sözümü kesmişti. "Kapat çeneni May." Gözlerim  Steve'e kaydı, yılın başında zorla da olsa onunla aynı sınıfa düşmek için babamın müdüre rüşvet vermeye çalıştığı bile olmuştu, ama ne yazık ki sadece matematik dersinde beraber olabiliyorduk.

  Bana 'yapıcak birşey yok' dermiş gibi baktıktan sonra yanındaki çocuğa dönüp konuşmaya başlamıştı. Beni gram sikine taktığı yoktu.

  "İyi dersler Bayan Sarah." Diyip sınıftan çıktım. Kapıyı kapattıkten sonra dudaklarımın arasından Bayan Sarah'a karşı birkaç küfür süzüldü.

  Müdürün odasına doğru yürürken gözüm yandaki kapısı açık olan sınıfa kaydı, sınıfın yarısı uyuyor, yarısı da resim çizip bir şeylerle uğraşıyordu. Bu okuldan akademik başarısı yüksek olan birinin çıkmasını beklemezdin, sadece sayılı kişiler vardı.

  Hakkı ile kazanan Nancy ve sadece rüşvet ve torpillerle sıralamaya konulmuş Jason ve Chrissy. İkisininde kendini bir bok sanan zengi züppelerden farkı yoktu, zaten sevgililerdi. Birbirlerini bulmuşlar.

   Müdürün odasına girdiğimde Jason'da ordaydı, yine  basketbol turnuvaları gibi saçma sapan şeyler hakkında konuşuyorlardı. Müdürün suratı beni görünce beş karış asıldı.

   Genellikle bir olay olduğunde Eddie Munson, Steve  Harrington, May Anderson isimlerini duyardınız. Bu beni rahatsız eden bir durum değildi, hatta bazen hoşuma bile gittiği oluyordu.

  Müdür bir iç çekti ve ellerini masanın üstünde birleştirdi, yaşına göre aşırı çocuksu ve salak hareketleri olan bir adamdı, üstünden gri ceketi ayaklarından da 10 yıllık kahverengi kunduraları hiç eksilmezdi.

  Ne kadar yaşında uygun davranmasa da genç bir yüzü vardı, saçlarındaki beyazları her ay berbere giderek boya ile kapatırdı. Yüzünde pek fazla kırışıklık göremezdik, cild bakımı yaptığı belliydi. Kısacası kişiliği ve zevkleri dışında iyi bir adamdı.

  "Evet May?" Sesi alaycı çıkmıştı, ne kadar masum olsamda okuldan sonra 1 saat cezamı hiç eksik etmezdi. Para için köle olan bir adamdı ve Jason için yaptıkları buna bir örnekti.

  "Bayan Sarah okuldan sonra ceza almam gerektiğini size iletmemi söyledi." Müdür hiç düşünmeden çekmecesinden kağıdı çıkardı ve 1 saatlik okul sonrası cezası için imza attı.
Kağıdı masanın bana yakın olan tarafına koyduktan sonra eliyle çabuk çık işareti yaptı.

Obsessed. / Eddie Munson.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin