Aslında daha detaylı yazacaktım ama vazgeçtim.
Umarım sizi rahatsız etmez
İyi okumalar 💕
🪓
Changbin
Hyunjin
Hana seni çağırıyor
Cok sinirliHyunjin
Geliyorum
20.30🪓
"Hana'nın yanına gitmem gerekiyor. Sen yalnız kalabilirsin değil mi?"
Kafasını salladı sonra da kaşlarını çattı.
"Niye gidiyorsun?"
"Beni çağırmış. Changbin sinirli olduğunu söyledi."
"Dosyanın yokluğunu fark etti kesin. Hiçbir şey bilmediğine inandır."
Sessiz kaldıktan sonra kafamı sallayıp evden çıktım. Tüm gün onunla ilgilenmiştim ama o bana neden orada olduğunu söylememişti bile. Dosya da neyin nesiydi bilmiyorum. Neler karıştırdığını bilmememe rağmen şimdi onun arkasını kapatmaya gidiyordum.
Binanın önünde durup ara sokağı kontrol ettim. Kimsenin olmadığına emin olduktan sonra yukarıya çıkıp beni bekleyen kadının odasına girdim.
Odaya girdiğimde yerinde dört dönen hana beni görünce durup hızla yanıma gelmişti. Bir şey demeden attığı tokatla dudaklarımı birbirine bastırdım.
"Sensin dimi? Sen aldın!"
Dosyayı almamı kastediyordu. Ben almadım ama jeongin'i korumak için bunu yapmalıydım. Sadece sessiz kaldım. İnkar etmediğim için bir tane daha vurdu.
"Jeongin getirmese buraya bile giremeyecektin! Şimdi gelmiş bana ihanet etmeye mi kalkıyorsun!"
Offf. Ne ihaneti amına koyayım?
"Ben yapmadım." Dedim sadece. İlk başta inanmadı tabii ki. Sonra telefonumu ve evimin anahtarını verdim. İsterse oralara bakabilirdi.
"Bak bakalım dosya var mı?"
"Ben kaybol şeyin dosya olduğunu söylememiştim hyunjin." Yüzümde öyle bir ifade oluştu ki... Resmen kendi ayağıma sıktım.
Hana elindeki anahtarları sertçe sıktıktan sonra wonho'ya, korumasına, seslendi. Anahtarları ona verdi arama için.
"Şunun da aklına başına getirin. İhanet etmeye kalkışmak ne demekmiş anlasın."
Wonho beni kolumdan tutarak arkasından sürükledi. Sanırım dayak yiyecektim. Karşı gelsem daha kötü sonuçları olacağı için karşı çıkmadım.
Bodrum kattaki odanın ne kadar meşhur olduğunu biliyordum ama orayı hiç görmemiştim. Şimdi gördüğüme pişman olmuş olabilirim.
Ben dayak yemeği beklerken wonho beni sandalyeye oturtup ellerimi ve ayaklarımı bağlamıştı. Siyah ipi o kadar sıkmıştı ki ellerim anında uyuşmuştu.
"Bu ne? Ne yapacaksınız?"
Bana cevap vermeyip ağzıma büyük bir parça bezi soktuktan sonra ağzımı bağladı. İstesem bile ses çıkarmazdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ortak, hyunin
Teen FictionHyunjin, Jeongin uğruna her şeyi yapabilecek birisiydi. kendisine olan bu ilgiyi bilen jeongin ise Hyunjin'i kullanmaktan asla çekinmiyordu. ++ Angst. Hwang Hyunjin Yang Jeongin