kırksekiz

1K 101 7
                                    

merve

"yaseniya sevmiyor seni...!" kapının arkasında sanki hayaletmiş gibi rol yapan damla ile birlikte yaseniya'nın kapıya bir yastık fırlatmasıyla damla gülerek odadan uzaklaşmıştı.

"aptal." diye mırıldanıp yastığı alarak yanıma oturdu. yatağa daha çok uzanırken gülümseyip yanıma gelmişti. vücudunu bana sarıp aramızda hiç mesafeyi kapattığında yüzünü göğsüme yasladı.

"sana bir şey daha söylemem gerekiyor." dediğinde ona bakıyordum, biraz duraksamıştım çünkü hala, beni hiç anlamayacağını düşünürken bir anda beni çok içten bir şekilde düşünüyor olduğunu farketmemden sonra bir sorun olmasını istemiyordum.

"ne söylemen gerekiyor?"

"ben aslında sen o kızlarla konuşurken.. tuvaletteydim."

"n..ne?"

"biliyorum ordan çıkmalıydım, korkaklık ettim ama senin onun dediğin hiçbir şeyi reddetmemen çok üzmüştü ve o kızların haklı olması.."

"yaseniya." dedim onun yüzüne bakarken, sesim sinirli çıkmıştı. "onlar haklı falan değil. aramızda yaşanan şeyleri bilmeden gelip sana saydırmalarına haklı demene izin vermem. eğer suçluysan bu beni ilgilendirir ve ben seni seviyorum yani bu umrumda değil."

"merve, onlar-"

"hayır."

dediğim şeyle birkaç saniye yüzüme baksa da ardından bakışlarını aşağıya çekmişti. "tamam biliyorum bu şeyleri yaşamamam gerekirdi ama hayat bu, gelip sen beni üzdün diye senden vazgeçemem. onların sevgililik anlayışı farklı olabilir ama ben seni bir sevgili olarak görmüyorum sadece. hislerine sahip olmadığını biliyordum, nedenini bilmiyorum ve bu seni haklı yapmıyor biliyorum ama seni sevdiğim zaman bunun önemini umursamıyorum ben. her hareketini, her seçimini veya her düşünceni seviyorum ben." dedim ciddiyetle. normal bu tarz konuşmaları yapamazdım ama şuan kendine haksızlık etmesine katlanamamıştım.

"seni sevmemeleri gerçekten sana yazan herkese yüz verip gerçek manada orospu olmamandan kaynaklanıyor. o kız beni sadece bir aydır tanıyordu ve bana aşık olduğunu iddia etti. tek bildiği şey güzel olmam ve kızlara yapılan saygısızlıklara ve istismarlara susmamamdan ibaretti. sevgi bir ayda oluşmaz, onu üç kere reddettim çünkü ben seni seviyordum ve bunu bilmesine rağmen sana zarar vermeye çalıştı. ben de onu kendimden uzaklaştırdım ve bir daha sana yaklaşamamasını sağladım. dakika başı sevgili değiştiren aptallar bunu anlayamaz ama az önce tam olarak istediğim şeyleri söyleyip beni mutlu etmek istediğini söylediğinde iki yıl boyunca hayalini kurduğum şeyi gerçekleştirdin sen. ve emin ol bu çok önemli."

gözleri dolmuş yüzünde buruk bir gülümseme varken bana bakıyordu. ona bakarken tekrardan anlamıştım işte. onun her hareketine bitiyordum ben, yüz ifadesi, hareketleri, vücudu, yüzü, gözü, burnu, kişiliği.. kısaca her şeyi. onun gerçek yüzünü biliyordum, yaşadığı şeyleri bilmesem de anlayabiliyordum onu. düne kadar kendimi yerden yere vuruyordum ama şimdi gerçeği öğrendiğimde her şey değişmişti.

"seni seviyorum." dedi gözleri dolduğu için titrek bir sesle. onun gözlerini silerken gülümsedim. "benden daha çok sevemezsin." benimle o da daha çok gülümsüyordu. "gerçeği bilmek istiyor musun?" diye sordu kendi gözlerini silerken. ona anlamazca baktım. "istiyorum." dedim. "büyük bir şey olduğunu biliyorum. zorunda değilsin."

neler yaşadığını aşırı merak ediyordum ama ailesinin baskıcılığının ve damlanın sürekli ilişkimizi gereksiz sebeplerle kontrol etmeye çalışmasından çok büyük bir şeyin yaşandığını anlayabiliyordum. annesi bana karşı çok sertti, babası ise sürekli aramıza mesafe koymaya çalışıyordu bu yüzden merak etmemek elde değildi. beni sevmeyi öğrenmek istediğini de söylediği için daha da karışıyordu her şey.

"ben ortaokulda şiddete uğradım."

gözlerini kaçırarak söylediği şeyle gözlerim büyümüştü, bunu beklemiyordum. "ve o şiddet.. küçük değildi. ben hastaneye kaldırılmıştım ve.." dedi, giderek sesi kısılıyordu. "ve.. ölümden döndüm. yani kan kaybından ölmek üzereydim ve son anda kurtarılabildim."

sessizlik oluşmuştu bir anda. kaşlarım şaşkınlığın verdiği hisle çatılmıştı. babası uzak tutmaya çalışıyordu, annesi sertti ve damlası kontrolcüydü çünkü yaseniya ölümden dönmüştü. sanki nefesim bir anlığına daralıyormuş gibi hissettiğimde devam etti.

"bunu yapan da arkadaşımın başka bir arkadaşıydı. güvenim sarsılmıştı ve psikolojim de pek yerinde değildi. beş yıl boyunca psikologlara gittim. ilkte konuşamıyor veya yemek yiyemiyordum ama zamanla düzeldim. kimseyle arkadaşlık kuramadım çünkü hayatımdaki ilk arkadaşım bana bunu yapmıştı ve korkak birine dönüşmüştüm." dedi, sesi giderek kötüleşiyordu. sanki ağlamamaya çalışıyormuş gibiydi. "kendimi sürekli korumak zorunda hissettiğim için seni de kendimden uzaklaştırmaya başlamıştım. biliyorum bu bahane gibi geliyor ama tekrarlanmasından korktum çünkü sen ilk sevgilimdin ve etrafta sürekli sevgilisi öldürdü başlıklı cinayetler döndüğü için korkum daha da artmıştı, yani bana zarar versen karşılık verebilirdim belki veya biri bana vuracak mı diye korkmuyordum eskisi gibi ama ya beni üzerse diye korktum. ama sandığım gibi biri çıkmayınca seni sevmeye çalıştım ama bu çok zordu. her kelimem seni üzüyordu ve sana eziyet etmek istemedim ama sen.."

gözlerinden yaşlar süzülürken devam edememişti. aynı şekilde benimde gözlerimden izinsiz bir şekilde yaşlar akıyordu. onu kendime çekip sıkıca sarıldığımda o da bana sıkıca sarılmıştı. yüzünü bana sıkıca yaslarken sarılışı hiç bu kadar anlamlı olmamıştı. kendini sakinleştirmeye çalışırken yanağına bir öpücük kondurdum.

"teşekkür ederim." dedim. "teşekkür ederim bana güvendiğin için."

⎯⎯⎯

evet.

ırz düşmanı # gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin