22

21 1 0
                                    

Gözleri odaya giren ışıkla açıldı Felix'in. O dün perdeyi kapatmamış mıydı? Tamam o olabilirde. Camı ne zaman açmıştı? Dünkü siniri aklına gelince duraksadı. O, dün birinin ailevi sorunlarına karışmıştı. Yani o öyle düşünüyordu.

Felix: Senin öğreteceğin şeye sıçayım, Chan.

Chan onlara karşı tarafın yalan söyleyip söylemediğini anlamaları için Jeongin ve Changbin yardımıyla, az çok karşıdaki kişinin duygularını anlamaları için uğraşmıştı. Tabi başarmıştıda. Özür dilemesi gerektiğini düşündü, Felix.

Adım sesleriyle aniden kapıya dönmüş olan yüzü, şaşkındı. Okulu bugün asmıştı ve Hyunjin'in gitmiş olması gerekliydi. Kapının ardındaki kişi kapıyı açmamak için zorluyordu adeta. Yavaşca kapıyı tıklattı ve içeri girdi, karaoğlan.

Hyunjin: Ne uyudun oğlum. Bende geç kaldıktan sonra gitmemeye karar verdim.

Dünkü olayı hatırlamıyordu Hyunjin. Tabi hatırlıyordu ama konuyu açarak uzatmak istemiyordu. Sonuçta takım arkadaşıyla artık kötü geçiniyor pozisyonunda olmak zorunda değildi. Onun yanında soyutlaşıyor, onun yanından uzaklaşınca somutlaşıyordu. Karnındaki kelebekler kıpır kıpır oluyor ve Hyunjin ne yapacağını unutuyordu.

Felix: Rol yapma, Hyunjin. En azından benim yanımda yapma.
Hyunjin: Efendim?

Felix kapıda dikilen Hyunjin'e yavaşca yaklaştı. Kısa bir duraksamadan sonra kendinden beklemeyeceği o davranışı yaptı. Hyunjin'e sarıldı.

Felix: Özür dilerim. Aile işlerine karışmamalıydım.
Hyunjin: Sorun yok. Ekipten iki kişi bu zayıflığımı bilse bir şey olmaz harhalde.

Hyunjin Felix'in sarılmasına karşılık vererek kafasını sarı saçlara gömmüştü...
Felix: İki kişi mi?

Felix kafasını hafif oynatarak Hyunjin'den bir cevap istemişti. Oldukları pozisyondan rahatsızlık duyuyordu ama dün fazla tepki vermişti ve bu onun için bir telafiydi.

Hyunjin: Eun'da biliyor. Yani biliyormuş.
Felix: Biliyormuş?
Hyunjin: Nasıl bildiğini bende bilmiyorum. Aslında Yeon olduğuna göre hayatımı araştırmıştır.

Kafasıyla onaylayarak geri çekilmişti Felix. Bu sarılma onun için fazlaydı. Hiç çocukluk arkadaşları yada görevi dışında birine sarılmamıştı.

Felix: Ben acıktım.
Hyunjin: Ortamın içine ediyorsun.
Felix: Efendim? Ortam mı vardı?

Hyunjin Felix'in tavrıyla iç çekerek aşağı inerken Felix bakakalmıştı. Ne yani? Sadece aç olduğunu söylemişti. Triplenmeye gerek yoktu ki. Kıyafetlerini hatırladığında kendi salaklığına küfür etmişti. Sonuçta dün eve gittiğinde kıyafetlerini alabilirdi.

Felix: Hyunjin! Bugün yine senden geçineceğim!

Alt kattaki Hyunjin duyduğunu ve anladığını düşünerek duşa doğru ilerledi.

Hyunjin: Tabii benden geçineceksin, aptal! Kocan sayılıyorum ya! Birde kıyafet lazım mı?
Felix: Lazım! ama faxla bol olmasın, ben sen değilim!
Hyunjin: Bana olmayan kıyafetleri neden alayım lan? Çuval giymiş gibi gez evin içinde!
Felix: Herneyse, ben duştayım!

Felix küveti görünce duşakabini es geçerek ılık suyu ayarlamaya başlamıştı.

...

Eun: Ya anlamıyor musunuz? Benimde sevgili bulmam lazım.

Seungmin ısrarcı arkadaşına sinir olmuş sadece ikisi arasındaki diyaloğu dinliyordu. İki arkadaşını biriyle shiplemeye başladı diye, kim sevgili bulmak ister ki?

iyi iş // StraykidsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin