Gözlerimi yavaş yavaş açmaya başladım. İlk Başta her taraf karanlık yerse de gözlerim yavaş yavaş etrafa alışmaya başlıyordu. Sıkıla sıkıla etrafa doğru baktım. Dün olan şeyler aklıma geldi tekrardan. Utançla yüzüme hafifçe buruşturdum. Ben düşüncelere dalmışken birisi kapımı tıkladı. Kurumuş boğazımdan sessiz bir "gel" ses çıktı. Yavaşça açılan kapıyı da birlikte gözlerime o tarafa doğru çevirdim. Gelen kişi Dakiydi.
Daki konuşmaya başladı "Aaa hala odan da olmana şaşırdım açıkcası. Kokushibo-san hemen seni çalıştırmaya başlar diye düşünmüştüm. Sana 1 gün dinlenme süresi vermesi çok garip. "
Hay sıçayım! Saat 6da antreman salonunda olmamı istemişti ama uyuyakaldığımdan daha ilk günden kaçırmıştım. O adamın aurası douma denen iblisten bile güçlüydü. Hemen aceleye dakiye sordum :
-"Şuan saat kaç ? "
Nazikçe yanıt verdi:
-"𝐡𝐦𝐦𝐦, 𝐬̧𝐮𝐚𝐧 𝐬𝐚𝐚𝐭 𝟏𝟐:𝟑𝟗"
Verdiği cevapla beynimden vurulmuşa döndüm. Antremanı daha ilk günden 6saaten daha fazla gecikmiştim. Kim bilir ne kadar sinirlenmişti. Hemen kalktım ve dakiye aldırmadan üstümü değiştirmeye başladım. Daki konuşmaya başladı:
-"𝐍𝐨𝐥𝐝𝐮 𝐛𝐢 𝐚𝐧𝐝𝐚 𝐚𝐲𝐚𝐤𝐥𝐚𝐧𝐝ı𝐧? "
-"Kokushibo-san beni saat 6da antrenmana çağırmıştı. GEÇ KALDIM"
son kelimeyi bağırarak söylediğimde üstümü giyinmem bitmişti. Klasik beyaz bi kimono giymiştim. Hemen odadan çıkarken dakiye bi soru sordum :
-"Daki kokushibo'nun antrenman odası ne tarafta? "
Daki hemen cevap verdi:
-"Nakimeye söylerim seni hemen ışınlar"dedikten sonra ortadan kaybolmuştu.
Yaklaşık 30-40sn sonra kendimi bi kapının önünde buldum. İçerde kokushibo varmıydı bilmiyordum. Nasıl tepki verecekti ondan da bi haberdim. Açıkcası korkuyordum. Derin nefes alıp kapıyı tıklattım. İlk 3sn içerden ses gelmedi. Ses gelmesini beklerken kalbim nerdeyse kulağımda atıyordu. Sonra gıcırtılı bi ses doldurdu kulağımı. Kapı kendi kendine yarısına kadar açılmıştı.
İçeri girmelimiydim bilmiyordum ama ilk adımımı attım usulca. Dışardan küçük gözükmesine rağmen içerisi oldukça büyüktü.
(Böyle boş bi yer düşünün)
İkinci adımı attım. Etrafı incelemeye başladım. Her taraf sessizdi. Pek bişey yoktu. Üstüne kokushibo da yok gibi gözüküyordu. Burası çok korkutucu bi aura yaydığı için çıkmaya karar verdim.
Arkamı dönüş gidiyorken arkamdan geçen bişey hissettim. Çok hızlıydı. Daha bakmaya fırsat kalmadan bi katana saldırısı sol kolumu koparttı. Daha ne olduğunu anlamadığım için gözlerim yere düşen kolumu buldu yavaşça. 1-2sn içinde yerine yenisi çıkmıştı ama kelimenin tam anlamıyla altıma sıçıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘋𝘦𝘮𝘰𝘯 - 𝗞𝗼𝗸𝘂𝘀𝗵𝗶𝗯𝗼
Fantasy𝘜𝘱𝘱𝘦𝘳 𝘔𝘰𝘰𝘯 1- 𝗞𝗼𝗸𝘂𝘀𝗵𝗶𝗯𝗼 𝗠𝘂𝘇𝗮𝗻ı𝗻 𝗵𝗶𝘇𝗺𝗲𝘁𝗸𝗮𝗿ı𝗻𝗱𝗮𝗻 𝗯𝗶𝗿𝗶 𝗼𝗹𝗮𝗻 𝗸𝗼𝗸𝘂𝘀𝗵𝗶𝗯𝗼 𝗯𝗶𝗿 𝗴𝘂̈𝗻 𝗯𝗶 𝗸ı𝘇𝗹𝗮 𝗸𝗮𝗿𝘀̧ı𝗹𝗮𝘀̧ı𝗿. 𝐊ı𝐳ı 𝐨̈𝐥𝐝𝐮̈𝐫𝐞𝐜𝐞𝐤 𝐦ı𝐝ı𝐫?𝐘𝐨𝐤𝐬𝐚 𝐠𝐮̈𝐜̧𝐥𝐞𝐧𝐦𝐞𝐬𝐢𝐧𝐢...