☆Keyifli okumalar☆
~Yeni Çift~
Her zamanki gibi sabah alarmımın sesiyle kalktım. Günlük rutinimi yapıp giyinmeye başladım. Üstüme gri nike eşofman takımımı, ayağıma beyaz nike çorabımı giydim ve Spor ayakkabımı giyip montumu aldım. Telefonumun kamerasından kendime bakıp evden çıktım.
Okulun bahçesine girdiğimde Berkelerde motorlarının park ediyorlardı. Hilal beni görünce koşarak yanıma geldi. "Günaydın Cemre" "Günaydın" diğerleri de yanımıza geldi. Hilal "Berke'nin yanındaki genellikle sırıtan kişi Kerem buda benim biricik sevgilim Yağız" diyerek grubu tanıttı hepsiyle el sıkıştım.
Kerem "Bu gün beden var lan berke maç yaparız dimi?" diyerek Berke'yi dürttü. "Keremcim beden son iki ders o zamana kadar düşünürüz." Onları izlerken dudağımın kıvrıldığını hissettim. Komiklerdi ama bir yandan da itici. O sırada Hilal konuşmaya başladı. "Hadi artık içeri girelim ya" Yağız kolunu hilalin omzuna attı. "Sevgilim haklı biraz daha burada kalırsak donacağız" dedi.
Hava bana kalırsa hiç soğuk değildi. Bünyem soğuğa alışık olmasından olsa gerek. Hiç üşümüyorum. Hep birlikte okula girdik. Koridorda yürürken herkes bize bakıyordu. Sınıfa geldiğimizde Ceren sınıftaydı. Yerime oturdum.
"Günaydın canım arkadaşım" Ceren bunları söylerken imalı bir şekilde bakıyordu. "Sana da günaydın Ceren." "Kızım hiç bir şey olmamış gibi davranmasana." "Ne oldu ki Ceren" "ismin bütün okulun dilinde" "Ne alaka sen bunu nereden çıkardın Ceren" "sen pek bir kaynaştın bu Berkelerle. Bu da bir kaç kişinin zoruna gitmiş. Yakında beni de satarsın hep onlarla takılırsın artık." "abart Ceren! Saçmalama ben seni satmam hem Berkelerle de bahçede karşılaştık sadece bu kadar." "tamam Cemre sakin biraz uğraştım sadece senle ya." "sinirlenmedim o çok bilmişler için seni satacak değilim"
5 ders hızlıca geçti öğle arası girdimizde Hilal yanımıza geldi "Cemre öğle arası ne yapacaksınız" "bilmem" dedim ve Cerene baktım Ceren "bir planımız yok" dedi Hilal mutlu bir şekilde "bizimle gelsenize okulun yanındaki parkta kola cips yapacağız " dedi Cerenle birbirimize baktık. Bu çok bilmişlerle hiç bir yere gitmek istemiyorum. İlk gün ki olay beni fazlasıyla soğuttu. Ne yapacağız dercesine bakıştık. Hilale döndüm "Hilal sen bizi 2 dakika yalnız bıraksana biz bir karar verelim" Hilal kafasıyla onaylayıp bizden uzaklaştı
"gitmeli miyiz sence Ceren?" "bence gidelim hem kaynaşmış oluruz" "onlarla kaynaşmasak' ta olur ama sen çok istiyorsan gidelim" Ceren bana sarıldı. Nedenini bilmiyorum ama Cereni sevdim. Onunla iyi arkadaş olduk. Kalkıp Hilalin yanına gittik. "biz geliyoruz" dedi Ceren gülümseyerek "hadi gidelim o zaman"
Hilal yürümeye başladı bizde arkasından ilerledik Ceren meraklı meraklı etrafa bakındı "erkekler nerde" "onlar erkenden gitti masa tutup yiyecekleri alacaklar" dedi Hilal. Üçümüz birlikte parka gittik biz parka gittiğimizde erkekler cipsi ve kolayı almış masada oturmuş bizi bekliyorlardı.
Banka oturduk cips yiyip kollarımızı içerken Kerem "böyle bir masa varsa kesinlikle DC oynanmalı" dedi Berke Kereme sinirli bir şekilde bakıp "ne güzel oturuyorduk nerden çıktı şimdi bu" Hilal konuşmaya daldı "hadi ama Berke oynayalım ya, nesi güzel hem hiç konuşmadan oturuyoruz masaya azcık renk gelir" Hilal bize dönüp "oynarız dimi kızlar" dedi Ceren hemen "oynarız" dedi Kerem yanındaki şişeyi masaya koyup çevirdi
"hadi herkes oynuyor Yağız sen Cerene soruyorsun" "D mi C mi Ceren" "D" Yağız sesli bir şekilde nefesini bıraktı "ya oğlum nerden buldun yine bu oyunu bu oyunda benim aklıma hiç soru gelmiyor" Hilal "ben sana yardım ederim aşkım" dedi ve Yağızın kulağına fısıldadı Yağız da sordu "bu okula neden geldin" "babamın işi için buraya taşındık o yüzden okulumda değişti"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sonsuza dek seninim
Ngẫu nhiênHerkes gibi olabilirlerdi. Sıradan liseli aşıklar olabilirlerdi. Tabi sakladıkları geçmişleri, söyledikleri yalanlar ve toz pembe çarşafla örtüp gizledikleri kaoslu bir hayatları olmasaydı. Peki bu gizledikleri şeyleri en baştan gizlemeselerdi aşkla...