Küçük Detaylar

15 2 0
                                    

Yıl 1972
Haziran
Nefise'nin dilinden

Horozların ötme sesleri ile uyandım. Yataktan çıkmak hiç istemiyordum. Karnımda patlayacak gibiydi .Bebek karnında hiç durmuyor sürekli hareket ediyordu. Bu gece hiç rahat uyuyamamıştım. Uyuyamamın sebebi karnındaki bebeğin tekme atmasıydı. Her an bebek doğabilirdi. Sonuçta dokuz ayı doldurmuştum. Üstümdeki çiçek desenli yorganı üzerimden attım. Yatakta oturmaya karar verdim. Her şey için pişmandım. Hayatım hiç mutlu ilerlemiyordu. Evlenmek benim için hiç doğru bir karar değildi. Keşke o gün önümü birisi çıkıp beni durdursaydı.

Neden mutlu değilim biliyor musunuz?
Kazım eve günlerdir gelmiyor. Kötü işlere bulaşıyor. Neden eve gelmiyor diye de sorarsanız şu cevabı veririm. Kazım'ın yaptığı bazı işlerden dolayı hapse girmişti. Benim yani bizim için en azından karnımızı doyurmak için bir çabası olmalıydı. Karnındaki bebeğin karnını doyurmak için çalışmalıydı. Çok kötü işlere bulaştı kendi hayatını mahvettiği gibi benim ve karnımdaki bebeğimin de hayatını mahvetmişti.

Hapse girmeden önce taksicilik yapıyordu. Onun kazandığı parayla en azından rahat uyuyabiliyordum. Ama şimdi Kazım yoktu. Olmasa bile o hapishanede çalışıp, para kazanabilirdi. Ama çalışmaz. Çünkü benim ve karnımdaki bebeği hiç umursamıyordu. Beni düşünmeyi bırakın kendisini bile düşünmüyordu. Evlendiğimde ki Kazım ile şu anki hapisteki Kazım bambaşka insanlardı. Hayattan gerçekten bıkmıştım. Yaşıyorsam kendim için yaşamıyor karnımdaki bebek için yaşıyordum. En azından o bebeği bu dünyaya getirerek onu güçlü bir insan yapmak benim için çok iyi bir şey olacaktı. Onu bu zorlu yolculuğa ben hazırlamak istiyordum.

Biliyorsunuz beni annem samanlığın arkasında doğurmuştu. Keşke beni o samanlığın arkasında doğurmasaydı. acaba o samanlığın üstünde doğdum diye mi böyle hep sefillik içinde yaşıyorum. Acaba o samanın üstünde doğduğum için mi böyle yerlerde sürünüyorum. Benim için hayatın ve anlamı kalmamıştı. Ama gelecekte belki bana anlam kazandıracak bir tosunum vardı. Şu anki tek isteğim bebeğimi sağ salim kucağıma alıp onu alnından öpmekti. Evde yapacak artık hiçbir şey de kalmamıştı. Evi bir gün temizledim mi temiz kalıyordu. Sonuçta evde kimse yoktu. Dağıtmayan, kirletmeyen kişi olmazsa evde nasıl kirlenir ki ?

Şu son bir aydır kendimi örgüye kaptırmıştım. Sürekli bir şey dikiyordum. Karnımdaki bebek için birçok bluz ve pantolon dikmiştim. Onun üşümemesi için battaniye örmüştüm. Zaten evde tek başıma yapacak başka da bir şey yoktu. Eve bir şey girmediği için yemek yapamazdım. Yani açıkçası Bu dört duvarın içerisinde örgü yapmaktan başka hiçbir şey yapmıyorum.

Bu aralar aşırı zayıflıyordum. Giden kiloların hep yüzümden gidiyordu. Yüzümde neredeyse hiç et yoktu. Gözlerimin altı ise mosmordu. Gören beni insan bile sanmazdı o derece korkunç birisine dönmüştüm.

Yataktan kalkıp lavaboya yöneldim. Yüzümü soğuk su çarptım. Sonra yattığım odaya tekrar geçip kafama bir yağlık sardım. Ardından ilk işim pencereleri açmak oldu. Haziran ayındaydık ama Şakirpaşa'da Haziran ayı Ağustos gibi yaşanıyordu.

Pencereyi açsam da havada ayrı bir sıcaklık söz konusuydu. Ardından yatağımı topladım. Yatağımda topladıktan sonra yanındaki komidinden örgü sepetini aldım. Bu sepeti de ben örmüştüm. Evde gördüğüm ipleri toplayıp sürekli örüyordum. Örgü sepetindeki şişleri elime aldım ve karnımdaki tosun için çorap örmeye başladım. Çorabı mavi ve gri renklerinde yapmayı planlıyordum. Sırtımı, eski, pürüzlü , soğuk duvara yasladım. Bir yandan örgü örüyor bir yandan da düşüncelerimle savaşıyordum. Acaba şu an Kazım ne yapıyordu? Bizi hiç düşünüyor muydu? Karnımdaki tosunu merak ediyor muydu? Sonuçta o bir baba olacaktı. İçinde az da bir olsa heyecan olacağını düşündüm. Şu anki geldiğim güne kadar yaşadığımı her günü bir film şeridi gibi aklımdan geçirdim. Size anlattığım veya anlatmadığım o kadar acının üstüne bir de Kazım'ın olmaması beni yerin dibine sokmaktan başka hiçbir şey yapmıyordu.

Böyle zor zamanlarımda öncelikle babamın ardından ablalarımın ve abilerimin olmaması beni çok üzüyordu. Ablalarım ve abilerim şu an benden kat kat daha zengin bir hayat yaşıyordu. Zengin dediysem de o kadar zengin değillerdi ama en azından evlerinde yiyecek yemek, üşümemeleri için odun, sıcakladıklarında klima  ve en önemlisi ise evlerinde huzur,mutluluk vardı. Bana destek çıkabilirlerdi. Ben onları kötü bir şey yapmamıştım. Annem olsaydı kendi canını feda eder beni korurdu.

Gün geçtikçe anlıyordum. Annem çok güçlü bir kadınmış. Ve ben bunu annemin yaşına geldiğimde anladım. Bu düşüncelerim çocukken yoktu. Çocukken ki bakış açım da şu anki bakış açım bambaşkaydı. Bu dünyada kadın olmak çok zor bir şey bence. Ben bu hayatı hak etmiyordum. Annem bu hayatı hak etmiyordu. Bu Dünya adaletsizlerle doluşmuştu. Kimsenin birbirinden üstünlüğü de yokken insanlardaki ego, kibir neden vardı ?

Geçmişe bakınca anlıyorum da ben hiç çocukluğumu yaşayamamışım. Çocuk gibi oyun oynayamamışım. Ben sadece çocukken iş yapmışım.

Bazen sokağa çıkıp merdivenler oturup çocukları seyrediyorum. Bazıları topla oynuyor , bazıları çamurdan tencere yapmış içinde yemek pişiriyordu. Ve her çocuğun yüzünde bir gülümseme vardı. Ama ben çocukluğuma baktığımda bir gülümsemem hatırlamıyordum. Ben bence yaşayan bir ölüydüm.

Sonra bu düşünceleri bir kenara bırakıp, ayağa kalktım. Ayağa kalktığım gibi karnımı tuttum ve çığlık attım. Galiba bu karnımdaki tosun durmayacaktı. Biraz endişelenmiştim. Sonuçta ilk defa doğum yapacaktım ve bu konuda hiçbir tecrübem yoktu. Yanımda kimse de yoktu. Tüm acemeliğimle ortada kalmıştım. Çığlık atmaktan başka hiçbir şey yapmıyordum.

***

Sağ Salim doğum yapmıştım. Çığlık sesimi duyan komşularımın yardımıyla karnındaki tosunu doğurmuştum. Ve şu an kucağımda tutuyordum. Bebeğin saçları çok uzundu. Saçlarının uzun olduğu gibi de kirpikleri de uzundu. Bebeğin yüzü bana çok benziyordu. Elleri ise tombik tombikti. Sanki şu an üstümdeki tüm yükleri atmış gibi hissettim. Kucağımda duran tosunun adına Yiğit koymaya karar verdim. Acaba onun hayatı nasıl olacaktı ,nasıl ilerleyecekti ?

***

Kimsenin birbirinden üstünlüğü olmadığı bu dünyada
Neden insanları ezmeye kalkarsiniz?
Bu dediklerimi görmezden gelip
Aynı hareketleri yapacak kadar arsız mısınız ?
         
                                                    Gül BEYAZ

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 10 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Anılar BahçesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin