The World of Elements (DÜZENLENİYOR)

2)Defter Ve Yeni Yelkenler'e Doğru

buraya bir doris bıraktımmmm

Herkese yeniden merhaba,kitabımın ikinci bölümüne hoş geldiniz ,umarım bu bölümü seversiniz.Vote ve yorum yapmayı unutmayın SEVİLİYORSUNUZZ<33333

Doris'den

Aman tanrım ben az önce ne yapmıştım.Nergizler Aşkına!

Kimiydim ki ben onun nesiyim?? Aptal,Aptal Okyanus Lordu!!

Tanrım remen kızın bileğine yapıştım, Ah Ah.Şuan savaşa odaklanmalıydım,daha sonra biricik sevgilimi,benim güneşimi,yıldızımı Arınna'yı düşünürüm diye kafamda netleştirmiştim derken saraya varmıştım.

Su Krallığının kralı olan, sevgili baban Luther Albert, tam karşımdaydı.

''Doris,oğlum Baş Komutan Trıstan 'nın yanına git, ve lütfen dikkat et!''diye cümlesini tamamladı

Bu savaş 4 Elemental krallıklarını birleştiren büyük bir savaştı.Savaştığımız kişiyi şuana kadar sadece bir kişi görmüştü oda sevgili Su Krallığının kraliçesi Su Perisi olan annem Daphne.Söylentilere göre annemi o savaş sırasında kaybetmiştik tabi küçük bir umut annem belki hala hayattadır diye tutunuyordum.

''DORİS''diye seslenilmesi ile arkama dönmüştüm.Bana seslenen en yakın arkadaşım Alex'ti.Offlayarak arkama döndüm,

''Ne var,ne oldu gene?''

''Ne olsun işte,savaş gemisi gidiyor ve sen hala oyalanıyorsun, hadi çabuk ol!!'' ''Zaten ben savaşa gidemiyorum diye söyleniyordu her zaman kı gibi.

Arianna'dan

Dorisin dediği şey hala aklımdaydı.''Gölet'' ne demek istediği hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu.En iyisi Alex denen veledi bulup kafamdaki bütün soruları yok etmekti.Kim ki bu Alex umarım düşüğündüğüm kişi o Alex o Alex değildir.

Derken karşıma en yakın arkadaşım olan Myks çıktı,garip ve komik bir kızdı.Kendisi benim gibi varis değildi tam aksine o bir Tanrıçaydı.O Ay Tanrısı olan Selene ve Bekeret Tanrıçası olan Demeterin kızıydı.Myks ise Gece'nin ve Ayın Tanrıçasıydı.

Teni bulut gibi beyaz,saçları ise gece'nin koyu rengiydi, gözleri ise beyazdı ve bu onu korkunç ve güzel kılıyordu

Hemen Myks'a seslendim ''Hey Myks!''o soğuk yüzüne sıcacık bir gülümseme yerleştirip,kimseyi umursamadan kucağıma atladı ve yere sülük gibi yapıştık bu kız tam bir kuduruktu.''Naber gün ışığıı?Nasılsın bakim?Özledin mi beni?? Ona onun bana sunduğu gibi sıcacık bir gülümseme sunup

''Özlemez olur muyum,tabiki özledim canım arkadaşım benim asıl sen beni özledin mii? ve bir anda gözleri açıldı.

''AYY Benim esmer ve kıvırcık lordum gelmiş!''diye bağırıp ayağa kalktı.Bem beyaz olan gözleri okyanus mavisine dönmüştü ve mavi gözlerinin irisleri kocaman olmuş elleri titriyordu çünkü Alex diye bahsettiği adam bize doğru yürüyordu. Zırhı'nın üstünde nergiz vardı bu onun Su kraliyetin'den geldiğinin kanıtıydı.

Ve Myks'a çok kızmıştım,resmen biri için değişiyordu ve bu beni deli ediyordu.Aşk neydi ki birini çok sevmekmiydi yoksa büyük bir acı mıydı aşk ? Bence aşk insanı her hali sevip kollamaktı eğer birini seviyorsanız onun kusurlarını görmezsınız her hali ile sevmeğe aşk denir.İnsan düşünmeden edemiyordu açıkçası.

Alex bizim tarafa doğru geldi ve bize selam verdi.

''İyi günler sevgili ladylerim,Siz Ateş varisi Arianna olmalısınız lord Dorisin size bir notu var''Myks bizi şaşırmış gözlerle izliyordu bende şaşkındım açıkçası beklemiyordum.