3) Yumruk

32 4 1
                                    

Yukarıya bir Aaron bıraktım

Herkese merhaba ben D.E.T, kitabımın yeni bölümüne hoşgeldiniz umarım bu bölümü seversiniz .

Dip not: Arkadaşlar şuan ki planım ilk 10 bölümü paylaştıktan sonra bende diğer yazarlar gibi vote ve yorum sayısı beklemiyi düşünüyorum umarım bu duruma saygı duyarsınız ve 20 kişi okumuş bu benim için çok önemli sizlere çok teşekkür ederim SEVİLİYORSUNUZZZZ~~

Aaron' dan

O kızın bir varis olmadığı çok belliydi,
Ama genede şansımı denemek istemiştim.

Ve bunu gerçekten güzel bir yoldan öğrendim.

Şuan ise atım ile Myks denen kızı arıyordum.Güneş batmıştı,eğer başına bir şey gelse sorumlunun ben olacağımı bildimden kıza bakıyordum.İki büyük risk vardı,ya kızı aramayı bırakıp ne hali varsa görsün diyip sarayıma gidicektim, yada sol gözüm gibi sağ gözümüde morartıcaktı.

Ben ise içimde ki dürtü ile gözümün morartılma riskini alarak kızı arıyordum.

Sonra bir anda doğu tarafında bir ağlama sesi duydum.

Bu ses büyük ihtimalle Myks'a aitti,kim onun gibi birini ağlatabilir ki diye düşünmeden edemiyordum

Myks'dan

Şuan ormanda kaybolmuş ve durduramadığım göz yaşlarım ile bir ağaca yaşlanmıştım.

Arkamdan sesler duyur ve yavaştan korkmaya başlamıştım.Büyük ihtimalle güneş doğana kadar ormanda beklicektim.

"aağhihihih"diye at seslerini yakınımda duymaya devam ediyordum.O sırada arkamda kılıç ve bağırma sesleri dikkatimi çekmişti.

Şuan karşımda altı tana şövalye duruyordu. Üstlerinde bir çiçek veya arma yoktu.

Aklıma gelen şey ile yaşlandığım ağaç'a
İyice sinmiştim.

"Siktir" diye mırıldandım

"Aa senin gibi küçük kızlara küfür hiç yakıştıramıyorum"diyen Aaron'a sert bir bakış gönderip

"Senin burada ne işin var?!"

"Seni almaya küçük Luna"diyince yanaklarımı sıcak bastığını hissettim ama o sırada hava'da ise hafif yağmur
atıştırıyordu.

Neyse ki hava karanlıktı.

"Karşımızdakilerin kim olduğunu biliyormusun Luna?"diye konuştu

"Bir fikrim var ama emin değilim"
Bana merak ve ilgi ile bakan Aaron'u boşverip karşımdaki o altı kişiye bakmaya devam ettim.

Hepsinin üstünde mavi ve siyah tonlarından oluşan zırhlar vardı.

Onlardan birini incelerken o sırada saçının önünde hafif beyazlı olan şövalye bana bakıp gözlerini kıstı. Hemen yanımda ki Aaron'u aşağa eğip, sessiz olması için işaret gönderdim.

Onları tanıyordum,onlar Kara Şövalyeler di!

Hepsini tanımıyordum, ama efsanelerini
biliyordum.

Aaron'nun elini tutup emeklemeye başladım.

İlk başta şaşırsada hemen bana ayak uydurmuştu.

O sırada arkamızdan
"Hey siz ikiniz nereye gittiğininizi zannediyorsunuz?!"

Aaron ile birbirmize bakıp sessizce bir siktir çektik
Ve hemen ayağa kalkıp koşmaya başladık.

İçimde hissettim korku ve adrenalin kalbime iyi gelmiyordu.

The World of Elements (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin