Play with fire / Yoonmin

4.

Vaaağ ilk kez smut yazacağım. Yazım hatalarım ola bilir şimdiden kusura bakmayın. İyi okumalarr💫

___________________________________________

Lila rengine bürünmüş gözleriyle bana bakan Jimini beklemiyordum..

"Jimin?"

"Delta?"

Doğru ya, kızgınlığa girmişti. Zaten en başından,kokusundan hiss etmiştim bunu.

Jungkook beni oyuna getirmiş.

"Sonunda geldin.."
Yavaşça kalkmış, avını kaçırmamak için yavaş hareket eden bir kurt gibi bana doğru yaklaşmıştı. Utangaç ve nazik bir kurdu vardı sanırım. Jimin ise göründüğünden daha güçlü bir omegaydı, bu kadar yakın olmamıza rağmen üstüme atlamaması ve kontrolü kendisinin almasıda bunun en büyük kanıtıydı.

"Nerede kaldın? En başından beri seni bekliyorum, taakatim kalmadı."

"Jimin, kurdunun etkisindesin. Pişman olacağın şeyler yapma. Bu yüzden geldiğim gibi geri gidiyorum. "

"Delta! Sana ihtiyacım olduğunu  görmüyormusun? Eğer bana yardım etmeyeceksen neden geldin?"

Ağlamaklı ses tonuyla birlikte Mor harelerini gözlerime dikmiş ve gözleri dolmuştu. Acı çektiği her halinden belliydi. Ama yapamazdım. Oldukça çaresiz gözüküyordu ve bu denli bana yalvarmıştı. Ona dokunamazdım, bu onu kullanmak olurdu. Ayık iken beni istemezse,yada benim hakkımda kötü düşünürse ne olurdu peki?

"Öyle düşünmeyi kes ve bana cevap ver Delta. Bana dokunmayacaksan, güzel feromonlarını bana bahş etmeyeceksen neden burdasın? Bana dokunmak istemezmisin? Sana çok iyi hiss ettire bilirim, lütfen..
Yoksa başaramayacağımımı düşünüyorsun?"

Oldukça kışkırtıcı sözlerdi, bunu kendiside iyi biliyordu. Kurdumun sabırsızlıkla ulamasına rağmen kendimi toparladım ve konuşmaya devam ettim.

"Jungkook kandırdı beni, hasta olduğunu söyledi ve-"

Beni dinlemek yerine çığlık atarak ağlıyordu. Geriye,odanın bir köşesine çekilip ağlamaya devam etmişti ve ben hala onu izliyordum. Ağlamasına dayanamamış yanına gelmiştim. Kafasını kaldırıp yaşlı gözleri  ve ıslak suratıyla bana bakmıştı. Bakışları anında değişmiş ve biranda kalkıp kollarını sıkıca boynuma sarmıştı.

Birşey dememiş ellerimi beline koyup hafif okşamıştım. Boynumda,mühür yerimde hiss ettiğim dişlerle kendimi hemen geriye çekmeye çalışmıştım. Jimin ise çırpınarak boynuma ulaşmaya çalışmıştı hırçınca.

"Dur, sakin ol "

Beni dinlemek yerine daha çok debelenmişti kollarım arasında.
          
"Böyle yaparsan giderim, rahat dur" dediğim anda iç çekerek tırnaklarını kollarıma geçirmiş, kucağıma yerleşmeye çalışmıştı. Yavaşça üzerindeki tişörtü sıcacık teninden sıyırıp kenara atmıştım. Yüzünü gömdüğü omzumdan ayırarak bana bakmış, ve bir kez daha çok güzel olduğu gerçeğini göstermişti bana. Yüzüne küçük öpücükler bırakmış, sonra altındaki eşofmanınıda yavaş-yavaş sıyırıp yerdeki tişörtüyle buluşturmuştum. Omega sıvısı boxerini sırılsıklam yapmıştı bile. İyice artan feromonlarıyla dokunuşlarımın ona verdiği rahatlığı ve memnunluğu hiss ede biliyordum.

"Lütfen.."

Demişti ağlamaklı bir şekilde.

"Emin ol ki kurdumun etkisinde değilim, lütfen Yoongi"

Susmayı tercih etmiş, belini okşayan ellerimden birini kalçasına doğru indirmiştim. Boxerinide çıkardığım anda karşımda, daha doğrusu kucağımda çırılçıplak kalmıştı. Parmaklarımı ıslak deliğine doğru götürüp hafif baskı uyguladım. Kendini parmaklarıma doğru itiyor, bir yandan da üstümdekilerden kurtulmaya çalışıyordu. Onu sıkıca tutarak ayağa kalkmış, yatağına doğru götürmüştüm. Yatağın üstündekileri bir kenara fırlatıp onu indirmeden oturdum. Sıcak nefesleri  tenimi yakarken bir yandan da ıslak öpücükler konduruyordu yanağıma. Rüyadamıyım diye düşündüm bir an, sonra düşüncelerimden sıyrılıp kucağımdaki güzel omegaya odaklandım.