Merhaba arkadaşlar . Bu benim ilk hikayem. Heyecanla yazmamın yanı sıra ilk deneyimim . Umarım beğenirsiniz. İleri ki bölümlerde tanışacağımızı düşünüyorum.
İYİ OKUMALAR :)
Karanlık. Ucu bucağı olmayan , sonu sonsuzu olmayan bir karanlık. Bu zamana dek hep karanlığın içindeydim. Işık beni hiç bulmamıştı. Tutunabileceğim bir dalım yoktu. Sessizliğin içine gömülmüş gibiydim. Dilim damağım birbirine yapışmış ve vücudumun her yeri ağrıyordu. Burada neden olduğumu bilmiyordum. Karanlığı aydınlatan , uzakta bir ışık vardı. Suratıma vuran soğuk hava nefesimi kesiyordu. Yavaş yavaş ışığa yürüyordum. Yolda bir tek benim olmam normal mıydı? Buranın neresi olduğu hakkında bilgimin olmaması , bu kadar sessiz olması normal mıydı?
Neden tek başına buradaydım ki ? Sevgilim neredeydi , ailem , abim ? Beni neden burada tek başına bırakmışlardı ki ? Neden yanımda değillerdi ?
Ben ne kadar yaklaşsam ışık o kadar uzaktı bana. Gökyüzünde tek bir yıldızın bile olmayışı ürkütücüydü. Yalnızdım . Bu karanlığın içinde yalnızdım. Huzursuz olmakta cabasıydı.
Koşmaya başladım. Koştukça uzaklaşıyordum ışıktan , sesten. Koştukça koşuyor ama yol alamıyordum. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Burnuma dolan yanık kokusu yüzümü buruşturmama neden oldu. Gözlerimi açıp sakince yürümeye devam ettim.
Müthiş bir kalabalık vardı. Ters dönmüş bir araba vardı ve yanıyordu. Korkunçtu. Kimse arabaya patlama korkusuyla yaklaşmıyor ve müdahele edemiyordu. İtfaiye ekiplerinin sirenleri duyulduğu anda herkes geri çekilip onların işlerini yapmalarını bekledi. İtfaiye ekipi arabayı söndürüp içindeki insanları çıkarırken kalabalık gözlerini kapatıyordu. Ekipler geri çekilmemizi söylüyordu. Ben insanları görebilmek için çaba sarfederken, araba korkunç bir şekilde patladı ve hepimizi savurdu.
Uyandiğımda bütün vücudum yanıyordu. Sanki rüyamda gördüğüm herşey gerçekti bedenim kaskatı kesilmişti neden korkmuştum? Yoksa etkilenmişmiydim? Bütün gece gördüğüm rüyaları düşünürken saate baktım .07:45'ti çoktan sabahın olduğunu gösteriyordu. Rüyaymış diye başımı koyduğum yastıktan telaşla doğruldum. Duş almam gerekiyordu. Hızlı adımlarla banyonun yolunu tuttum, üzerimdekileri çıkarıp kabine girdim. Suyu soğuk ayara getirip vücudumu soğuk suya teslim ettim . Hemen duşumu alıp çıkmak istiyordum , suyu kapattığım sırada tefonumun çaldığını fark edip hemen havluyu belime dolayıp banyodan çıktım. Ama telefonum susmuştu sonra dönerim diyip telefonla ilgilenmedim, dolaba doğru ilerleyip kıyafetlerimi giyindim havluyu tekrar alıp ıslak olan saçlarımı kurulayarak aynaya yöneldim .
Gördüğüm görüntü yüzünden elimdeki havlu düşmüş ben ise birkaç adım gerilemiştim . Rüyada mıydım yoksa rüyamda gördüklerim gerçek miydi? Patlamadan oluşan izler yüzümdeydi. Elimi yüzüme kapatıp bir kaç adım daha geriledim ve arkamı döndüm. Odadan çıkıp temiz hava almam gerekiyordu. Kapının kolunu tutup kapıyı açtığım sırada bir kere daha gördüklerim yüzünden şoka uğramıştım. Kesinlikle rüya olmalıydı! Yerde üstü gazete kağıtları ile kapalı sırt üstü yatan üç kişi vardı etrafta neler olup bittiğine dair bir şeyler ararken gözlerim yerde yatanlardan birinin elinde takılı kaldı . Bir anda gözlerim irileşirken oraya doğru koşup elindeki yüzüğe baktığımda damarlarımdaki kanın çekildiğini farkettim. Bu tesadüftü başka bir şey olamazdı ,kesinlikle bu bir tesadüftü ?)? Geçen haftalarda kardeşim Aslı ile dolaşırken gümüşçüye girip bir yüzük beğenmişti alacağı sırada bana fikrimi sormuş bende dalga geçip burun kıvırmıştım haliyle oda almamıştı , ertesi gün içime dert olmuş gidip yüzüğü alıp ona vermiştim ama "Teşekkür ederim ağabeyciğim, son nefesime kadar çıkarmayacağım" demişti ve ben yine onunla dalga geçmiştim.