Furkan ve alp aşağıda oturmuş telefona bakıyorlardi içimden acaba elbiseyi degissem mi diye düşündüm ama çok geç kalicaktik hemen aşağı indim ve Alpin açık ağzıyla goz göze geldim sonrasında Furkan alpe bakıp bana baktı ve dondu galiba
"Hey niye öyle bakıyorsunuz hadi gidelim geç kalicaz" "kızım git düzgün seyler giy valla kurtaramayiz seni" güldüm "bir şey olmaz hadiii" Alp güldü Furkan hiç bir şey soylemedi gene eski haline döndü yani
Bara geldik içeri girdik ve çogu insan opusuyordu bazıları kucak kucagaydi Furkan ve alp bana baktı Furkan koluma girdi ve çok kimsenin olmadığı bir yere oturduk bir kaç adam masaya gelmeye çalıştı ama Furkan ve alp bı güzel hepsine siktiri çekti " ne içelim?" Dedi Furkan "burda cool lime falan yok mu?" Dedim Alp güldü furkanda sırıttı ama siritisi bı anda soldu alpin de gülüşü "noldu niye asıldı yuzunuz?" Alp kolumdan tuttu direkt dışarıya çıkardı "Zeynep kosabilidigin kadar koş Arabanin lastiklerini patlasmislar kosabilidigin kadar koş" ne olduğunu anlamadım ama kafamı salladim Allah'tan spor ayakkabı giymiştim koşmaya başladım ve arkamdan da birinin koştuğunu hissettim korkuyordum ve daha hızlı koşmaya başladım
Arkamda hala biri olduğunu hissediyordum çok yorulmuştum nefes alamıyordum "VAZGEC OLUCEKSİN NEFESSİZLİKTEN YAPMA" bu efeydi... Bir an duraksadim tam bana yaklaşırken koşmaya başladım gözlerim doldu ve koşmaya devam ettim "GÜZELİM PES ETMEYECEGİM HABERİN OLSUN" artık arkamda kimse yoktu biraz soluklandim ve yanıma bir motor yanaşıp beni arka koltuğa tek eliyle oturttu anlık şokla ne yapacağımı şaşırdım ve düşmekten korkup süren kişinin beline sarıldım
O kadar yoruldum ki uyumak istiyordum önümdeki çocuk hiç konusmuyordu kimdi bilmiyorum konuşmuyordu "kimsin sen! Bırak beni cabuk!" "Bir kaç gün sonra kocan olucam" "NE" birden efenin evine gelmiştik " sana söylemiştim pes etmeyecegim sen benim olana kadar pes etmiyecegim o kadar uykum gelmişti ki uyuya kalmıştım
Sabah sanki ip etrafoma dolanmış gibi hissedip uyandım ve cidden ha
CİDDEN BAGLANMİSTİM "İMDAT KAÇIRILDIM FURKAN! ALP!" Kimse cevap vermiyordu birden kapı açıldı içeriye efe girdi ve boyunumdaki ipi tuttu dudaklarımız aşırı yakındı konusmaya başladı "eğer bir daha ağzına erkek isimi alırsan hepsini vururum. Anladın mı benim bebeğim? Güzel" beni birden serçe itti ve canim acımıştı " AH NAPİYORSUN YA SEN" "benimsin, bana ne yapacağımı soramazsin" bir an konuşmak için cesaret edindim ama korkumdan konuşamadım ve ellerimi çiçek yapıp başımı bağlı ayaklarıma koydum ve ağlamaya başladım "neden bunlar benim başıma geliyor neden!" Birden cam kırıldı ve içeriye maskeli bir adam girdi "bu kızı rehin alın efenin en değerlisi bu kız cabuk olun!" Ellerim ayaklarım bağlı hiç bir şey yapamıyordum kalktım ve zıplayarak kapıya koştum " böyle bizden kaçağını mi sanıyorsun? Hahahaha ne kadar tatlısın" adama bakarken birden merdivenlerden yuvarlamaya başladım ve duyduğum tek şey Alp, Furkan ve efenin sesiydi
"ZEYNEP!"Uyandığımda hastanedeydim başımda efe vardı agliyordu gözlerimi yavaş yavaş açmaya başladığımda direkt goz yaşlarını silip alnımi öptü "güzelim..uyandın" "ne oldu bana? Hepsi senin yüzünden! Beni birakmani soylemisti-" dudaklarims yapisti ve bir süre böyle kaldık çok az geri çekildi ve "lütfen bir daha bunu söyleme minigim, ben seni asla bırakmayacagim ne olursa olsun" ve tekrar dudağıma bir öpücük kondurdu ve elini vücudumda gezdirmeye başladı "bu akşam sana kendimi affetiricem söz veriyorum bebeğim" "HAYIR SAKİN LÜTFEN İSTEMİYORUM" gülümsedi "merak etme sen ne yapmak istersen onu yapacaksın" gülümsedi ve odadan çıktı yanıma doktor hanım geldi "merhabalar iyiyseniz taburcu olabilirsiniz" "iyiyim annemi arayabilir miyim lütfen?" Fakat aklımda bir şey vardı annem?
Doktor bana telefonumu verdi ve annemi aradım "ALO KIZIM SEN MİSİN NOLUR İYİ OLDUĞUNU SÖYLE BANA" "iyiyim anne beni hastaneden alır mısın?" Annem bir kaç dakika sessix kaldı "biz yurt dışındayiz kızım üzgünüm" dona kalmıştım bir şey demeden telefonu kapattım ve doktor serumlarimi çıkardı "gidebilirsiniz kabinimiz banyo da orda ustunuzu değişebilirsiniz" "teşekkür ederim" hemen üstümü degistirdim ve odadan çıktim ve yürümeye başladım ama sıcacık bir el kıyafetimin altından çıplak belime sariliyordu "iyi mıymış benim güzelim?" "İyiyim gidelim mi? lütfen" "sen iste yeter bebeğim" birden beni kucağına aldı ve aşağıya indirdi itiraz etmedim çünkü hem işime gelmişti hem de bilmem galiba hoşuma gitmisti sanarım hala efeye olan duygularımı kaybedememistim
Saat 12.45
Basım ağrıyordu biraz gözlerimi actigimda yanıma bir ağırlık hissettim yanımda.. efe vardı uyuyordu bana sarılmıştı nasıl kalacağımı düşünürken alarm çaldı ve efe uyandi "tahmin ettiğim saate uyanmış benim minik bebeğim, günaydın" şokla yüzüne baktım o ise siritiyordu çocuk donuma kadar öğrenmis yani tövbe
"Bebeğimi kucakta mi taşıyayim? Ne yemek ister benim güzelim?" Bu ne ilgi böyle kardeşim hayirdir karşında 10 yıllık eşin mi var neyse çok şey yapmayalim sonra bizim başımız yanıyor
"Bebek değilim kendim yuruyebilirim" bana biraz daha yaklaştı ve gözlerimin içine baktı ardından kulağıma fısıldayarak "ama benim bebeğimsin." Dedi
Ürperdim ve kendimi toparladım "kendim yürüyeceğim teşekkür ederim teklifin için" sırıttı "e git ozaman" ya bu çocuk bı ilgili bı ilgisiz sıcak soğuk mu oynuyoruz noluyor Ağa neyse ben gene de basım yanmasin diye susayım derken kapı neden açılmıyor? ANANİ BU COCUK SİRF BENİ KUCAGİNDA GOTURMEK İÇİN KAPİYİ Mİ KİLİTLEDİ!
"Eee güzelim gidebiliyor musun? Yoksa kucagi-" " tamam yeterli kapıyı aç" sırıttı "sen kucağıma geleceksin" şokla yüzüne baktım bu çocuk benle dalga mı geciyor? "Hayır yapmayacağım!" "Geleceksin dedim" çok sert ve ciddi bir şekilde söylemişti ne desem bilemedim ve gözlerinden alev fiskiriyordu bir an yaptığım şeylerden dolayı başıma gelenler aklıma geldi ve yavaş yavaş efenin önüne gelip arkamı dönerek kucağına oturscaktim ki beni önüme döndürüp belimden tutup kucağına aldı..
Altımda bir şeyler hissediyordum... Lütfen lütfen hayır o olmasın...
"Aferin minigime" dedi salak mı bu ne minigi köpek mi egitiyon tovbe yataktan kalktı ve bacaklarımı beline doladım o ise kalcalarimi tuttu sapik galiba anlamayamadim ama
"Yerin dibine girerim o gözlerin için"
Bu şarkı çalıyordu ve bu benim en sevdiğim şarkıydı efe de bunu biliyordu galiba şaşırdık mi? Hayır
Kahvaltı ettikten sonra masadan kalkıp her yeri efeyle topladik isim bitince oturma odasına gidecektim ki efe beni belimden tutup yakaladı "nereye gidiyorsun sen?" "Oturma odasına gidiyorum çok sıkıldım" "sıkıldıysan oyun oynayalım ne dersin?" İlk defa kafası çalıştı valla helal olsun "olurrrr hadi oynayalimm" efe sırıttı "takip et beni"
Başımı salladim ve onu takip ettim karanlık bir odaya girdik "efe..korkuyorum lütfen bana korku oyunu oynayacağımız söyleme.." birden biri belime sarıldı "korku oyunu değil ama biraz canın yanacak güzelim özür dilerim şimdiden"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk Aşkı.
Romancezengin ailesi olan kız asla zenginlik görmemiştir hep dışlanmış ve umursanmamistir taki dünyanın en büyük mafyası kızı kaçırana kadar..