OYLARI UNUTMAYINN ♥️♥️♥️
Not; Hızır ve Hızır Ali işkenceye alınmıştır, hızır'a işkence olsun diye Hızır Ali' ye elektrik vermişlerdir ,ve ikisini de biraz hırpalanmışlardır şimdi ise kurtulmuş ve evde birgün bir gece dinlendikten sonra Annesi ve dayısı gelip Hızır Ali' yi eve götürmüştür ertesi gün ise Hızır oğlunu ziyaret için Özsoy evine gitmiştir.....;
Hızır: ee maviş nasılsın bugün daha iyi misin?
Hızır Ali: iyiyim baba, daha iyiyim, biraz ağrım var ona da alışığım zaten geçer.
Hızır: Ne demek alışığım ulan?
Hızır Ali: Ya ben küçükken biraz şeydim...
Hızır: yaramaz, yaramazdın öyle değil mi?
Hızır Ali: yanii tam öyle denilemez ama..
Hızır: Hadi lan anlattı annen, sürekli parktaki çocukları dövermişsin ,yara bere içinde gelirmişsin sürekli ,anlattı herşeyi.
Hızır Ali: Ya ne alaka ya? Onlar da bana karışmasaydı benim suçum ne ki?
Hızır: Sus lan babası kılıklı, bende senin küçüklüğünü masum tatlı bir şey sanmıştım,
Meğer küçüklüğünde küçük bir canavarmışsın ha? Dedi gülerek;
Hızır Ali: Ya annem abartıyor ben çok tatlı bir çocuktum.
Hızır: Ondan şüphem yok oğlum, babasına bak oğlunu al normaldir.
Hızır Ali hafifçe güler, yarasından dolayı çok gülemez;
Hızır: yavaş lan yavaş... Zarar vereceksin bir yerine.
Hızır Ali: Bir şey olmaz bana.
Hızır: Tıch- vallahi babası kılıklı arkadaş ya.
Hızır Ali: öyleymişim annem de öyle diyor.
Hızır: Hay arkadaş o anan varya o anan , ulan arkadaş yaa.
Hızır Ali Güler güldüğünde yine bir acı hisseder ve yüzünü buruşturur sonra hiç birşey olmamış gibi babasına bakar.
Hızır: Şimdi sen geldiğin güne lanet ediyorsundur değil mi?
Hızır Ali: Hayır baba, gerçekten ben senin yanında olmaktan mutluyum..
Hızır: Emin misin?
Hızır Ali: Evet baba halimden belli değil mi?
Hızır: Yani olsun ,yine de sorayım dedim Hiştt bana bak eğer mutsuzsan yada ilerde bir gün olursan söyleyeceksin tamam mı?
Hızır Ali: Tamam baba, tamam.
Dedi gülerek;
Hızır ayağa kalkar, Hızır Ali' de kalkacakken Hızır onu engeller;
Hızır: Otur bakayım biz oğlana yat diyoruz bu hala dikiş yaralarını açma derdinde.
Der sitem ederek, Hızır Ali ise bu haline güler;
Hızır: Piştt bana bak, Sıkılırsan haber ver bir telefona burdayım, nereye istiyorsan götürürüm, Tamam mı?
Hızır: Tamam baba.
Hızır Ali: Ben şimdi ineyim şu annenle bir konuşayım, şu işi bir halledeyim sonra tekrar yanına uğrarım.
Hızır Ali: Hangi annem , bir saattir kapıda bizi dinleyen annem mi baba?
