Selam ben Ece şimdi size kısaca kendimi anlatayım. 2000 yılında Antalya'da doğdum ben 14 yaşındayken annem ve babam bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Bu yüzden kendi başımın çaresine bakmak zorunda kaldım.Önce okula gidiyor okul bittikten sonra 2 saat boyunca kuaför olarak çalışıyordum.İlk başlar da zor gelse de zamanla alıştım. Ve artık İstanbul'da bir üniversiteye başladım.
Hadi asıl hikayeye geçelim.
Yeni evime taşınalı henüz 2 gün olduğu halde yeni evime alışmıştım.Aynı sınıfta okuduğum Dilara ve Pelin'de yerleşmeme yardımcı olmuştu.Onlar liseden beri aynı okuldalardı ve birbirleriyle aralarında çok güçlü bir bağ vardı ve bağ kopacak gibi de gözükmüyordu.
Pelin:Ece duydun mu apartmana yeni biri taşınıyormuş.
Bir an durdum "kim taşınıyormuş" diye sordum.
Pelin:Bende bilmiyorum bana da Dilara söyledi.dedi.
"Peki hangi eve taşınıyor bu apartmanda boş ev yok diye biliyordum."dedim
"Yan komşumuz evini satmaya karar vermiş başka bir eve taşınıyorlarmış"dedi.
Üzülmüştüm çünkü çok samimi insanlara benziyorlardı."Anladım" dedim.
Pelin yanıma geldi üzüldüğümü anlamıştı. Sıkıca sarıldıktan sonra"hadi okula geç kalıyoruz"dedi.Onu onayladım birlikte yola çıktık Dilara bizden önce okula gitmişti. Okula geldiğimizde Dilara koşarak yanımıza ilerledi. Önce Pelin'e sonra da bana sıkıca sarıldı."kızlar ne oldu inanamayacaksınız"dedi. Meraklandım "ne oldu" dedim."Hani bizim yeni yan komşumuz var ya" "evet ne olmuş ona"diye sordum."bizimle okulda ve aynı sınıfta okuyormuş ve adı sanırım Mertmiş"dedi. Bir an merak ettim"peki ne zaman bizim apartmana taşınıyormuş" diye."Bugün" dedi. Nasıl biri olduğunu merak ediyordum ama daha fazla detaya girmek istemedim. Sınıfa girmiştik öğretmen yanında Mert'i de getirmişti. Mert kısaca kendini bize tanıttıktan sonra öğretmen "Ece'nin yanı boş istersen onun yanına oturabilirsin" dedi. Mert bana baktıktan sonra "tamam olur"dedi. Ah bir de bu eksikti. Yanıma geldiğinde ona kısa bir bakış atıp yönümü öğretmene doğru çevirdim.
Nihayet dersler bitmiş eve dönüyorduk. Tabii ki kızlar bunu dalgasını geçmeden de duramıyordu. Eve gidene kadar o kadar dalga geçtiler ki bunalmıştım. Eve gelince "hazırlanın akşam hoş geldin ziyaretine gideceğiz"dedi Dilara. "Ben gitmesem olur mu?zaten aynı sırada oturuyoruz" dedim.Pelin hemen karşı çıktı"okul farklı ev farklı olur mu öyle şey" dedi. Derin bir nefes verip"haklısın"anlamında başımı salladım.
Akşam olmuştu hepimiz hazırlanıp onun evine doğru yürümeye başladık, evlerimiz yan yana olduğu için hiç uzun sürmedi. Kapının önüne geldiğimizde Pelin kapıyı çaldı. Çok bekletmeden kapıyı açtı.Pelin ve Dilara "yeni eviniz hayırlı olsun"dediler.Mert"çok teşekkürler"dedi.Ona çok kısa bir bakış atıp hemen Dilara ve Pelin'in arkasından gittim. Onlar sohbet ediyorlardı ben de arada bir Pelin ve Dilara cevap veriyordum. Kendime bir su almak için mutfağa ilerledim. Bardak arıyordum "acaba bardakları nereye koydu"diye mırıldandım. Ben bardakları ararken birisi geldi arkama dönüp baktığımda Mert'i gördüm.Bana "ne arıyorsun"der gibi baktı. "Bardak arıyorum"diye cevapladım bir anda gülmeye başladı."NİYE GÜLÜYORSUN"dedim. Bana bakarak önümü işaret etti.Önüme baktım bardaklar orada duruyordu. Çok utanmıştım suyumu içerken bana bakması rahatsız etse de bir şey söylemedim. Suyumu içtikten sonra bardağımı bırakıp hemen Dilara ve Pelin'in yanına gittim. O da arkamdan geldi Dilara ve Pelin bana alaylı bir bakış attıktan sonra ikisi de önlerine döndü. Yine sabaha kadar ikisinin alay edişlerini çekmek zorunda kalacaktım. Ve tahmin ettiğim gibi oldu o kadar alay ettiler ki gece 12.30'a kadar uyuyamadım.
Nihayet sabah olmuştu. Gece 12.30'da uyumak zorunda kaldığım için uykuluydum. Çantamı hazırladım ve üstümü giyindim. Kahvaltımızı da yaptıktan sonra okula gittik. İlk dersimiz matematikti. Ve uykulu uykulu matematiği anlamak çok zor geliyordu. Hatta derste bir ara Bir iki saniyeliğine uyuyakalmışım Allah'tan öğretmen görmemişti. Bu matematikçi yeni gelmişti. Ve baya katı bir adamdı. Bu yüzden uyuduğumu görürse benim için hiç iyi olmayacağını biliyordum. Tabii ki Mert'in sürekli derste bana bakmasından sıkılmıştım çok rahatsız oluyordum. En sonunda dayanamayıp "niye sürekli bana bakıyorsun rahatsız oluyorum"dedim. Dedikten hemen sonra başını sallayıp öğretmene bakmaya başladı. Ben bu çocuğu gerçekten anlayamıyorum. Aramızda hiçbir şey olmamasına rağmen bana karşı olan tavırları rahatsız ediciydi.