İyi okumalar💓
Isabel
Gördüğüm kötü kabustan sıçrayarak uyandığımda ter içinde kalmıştım. Yanıma baktığımda yanım boştu.
Acaba nereye gitmişti?
Duvarda duran saate baktığımda saat daha yediydi. Başımın ağrısı ile ellerim şakaklarımı buldu. İlaç saatim geldiği için komodinin üstündeki ilaçlarımı su yardımı ile içtim.
Ayağa kalkarak banyoya gittiğimde önce günlük rutinlerimi yaparak ardından duşa girdim. Sıcak su tüm hücrelerime işlerken bütün vücudum gevşemişti.
Yaşadıklarım aklıma bir bir düşerken ellerimi bedenime sardım. Şu bir haftada çok şey yaşamıştım.
Daha fazla oyalanmadan dolaptan beyaz bornozumu çıkararak bedenimi sardım. Banyodan çıktığımda tekli koltukta oturan bedene kaydı gözlerim. Alexandre gözleri arsızca vücudumda gezmeye başlamıştı.
"Nerdeydin, uyandığımda seni göremedim." Diye sorduğumda dudağının kenarı kıvrıldı.
Onu sorgulamam hoşuna gitmişti.
"Küçük bir işim vardı." Diye kestirip atarken ayağa kalktı ve yanıma geldi.
"İlaçlarını aldın mı?" Diye sorarken eli belimi kavrayarak bedenimi kendine yaklaştırdı. Bu teması bile vücudumu uyuştururken alınlarımız birleşti.
Acı çeker gibi gelen sesi ile "Seni çok özledim."Dediğinde dudaklarımı yapışmışması bir oldu. Elem ensesi kavrarken sertçe öpüşlerine karşılık veriyordum.
Bedenimin kontrolü Alexandre' daydı. Arka tarafa doğru yürütmeye başlayınca bedenimi hafifçe itmesiyle yumuşak zeminle vücudum birleşti.
Dudakları çenemden boynumu bulunca tutkudan kıvranmaya başlamıştı. Ne zaman birleştirdiğimi bilmediğim bacaklarımı bir anda eli ile ayırdığında bacaklarımın arasındaki yerini aldı.
Alexandre "Siktir" diye fısıldadığında neden dediğini anladım. Daha yeni hatırlamış gibiydi. Hasta olduğum için beni yormamak istiyordu.
Ama ben durmasını istemiyordum!
Ellerimi ensesinden kavrayarak udaklarımızı birleştirdiğinde öpüşüme karşılık verdi. "Devam et. Beni bu şekilde bırakma." Dediğimde gözlerinde tutkunun emareleri ışıl ışıldı. "İyi değilsin." Dediğinde tam geri çekilecekken aklına gelen ile bacaklarımı kendine çekmesi bir oldu.
Beyaz bornozumun kuşağını açarken dudakları şeytani bir şekilde kıvrıldı.
"Bu ânımızı telafi edeceğim. Ama şimdilik günü kurtaralım" Diyerek dudaklarımdan çeneme ordan boynumu öperek aşağı iniyordu. Vücuduma değen dudakları dokunduğu her yeri yakıyordu.
Bedenim bu temaslarında bile kıvranırken inlemeye başladım. Gözlerimi açtığımda Alexandre' ın gülümseyerek bacağımı öpmesiyle nefesimi tuttum. "Rahatla." Dediğinde kavislenen belimi eli ile itti. Eli sağ göğsümü bulurken inledim.
Lanet olsun her hareketinden çok etkileniyorum!
Dudakları kadınlığımı bulunca odada tek duyulan ses hazdan kararan inlemelerimdi. Dudakları her zerreme kadar işleniyordu. Sertçe attığı dil darbeleri ile ellerim yastığı kavradı.