T̶e̶a̶c̶h̶e̶r̶'̶s̶ (Taehyung's) Pet?

5❗

Jungkook neye uğradığını şaşırmıştı. Öylece bakakaldı.

Taehyung gidip öğretmen sandalyesine oturdu ve çocuğa baktı.

"Zorlama yok. Sen ne dersen. "

Jungkook hiçbir şey düşünmüyordu. Aklına gelen görüntülerse onu daha kötü yapıyordu.

Taehyung'un esmer ve yapılı vücudunu kendi beyaz teniyle düşününce başı döndü. Ya da dolgun dudaklarını öperken gözlüğünü çıkartıp kenara bırakması bile çok fena hissettiriyordu. Taehyung çocuğun donduğunu fark edince elini ona uzattı ve tek kaşını kaldırdı. Jungkook bir ele bir de ona baktı ve kendi istemi dışında ona uzanan eli tuttu. Taehyung onu önüne çekti ve masaya yaslanmasını sağlayıp sandalyesini yaklaştırdı.

Yukarıdan ona bakan çocuğun tekrar gözlerine bakarak, emin olmak için "cevap vermeni bekliyorum Jeon. " dedi. Öğrencisinden faydalanan bir piç olmak istemiyordu ve burda ikisinin de rızası olması önemliydi.

"B-ben... "

Jungkook tekrar hayal etti. Onun çıplak ve ıslak vücudunun üzerinde gidip gelmesini ve o kemikli uzun ellerini özel yerlerinde gezdirmesini....

Dayanamayarak kesik kesik nefesler aldı ve homurdandı. Hayatı boyunca hiç bu kadar erekte olmamıştı. Ve kesin bir kararla onu bekleyen adama cevap verdi.

"Evet."

Adam ayağa kalktı ve masaya yaslanıp Jeon'u sıkıştırarak üzerine eğildi.

"Sınırına gelince söyle Jeon. "

Jungkook daha fazla naz yapmanın ikisine de fayda etmeyeceğini anlayınca çekinmeden istediklerini yapma kararı aldı.

Adamı yüzünden tutarak kendine yaklaştırdı ve kulağına sıcak bir nefes verdi. Adamın irkildiğinin ve dikleştiğinin farkındaydı.

"Bay Kim, sınırım yok. "

Elini omzundan göğsüne, oradan da karın kaslarına indirerek durdu ve biraz çekilip yüz yüze geldi tekrar.

"Ben sizinle sevişmek istiyorum."

Yüzü inanılmaz bir ihtiyaç içindeydi ve patlamak üzere olduğu çok belliydi.

"Ben, daha fazla dayanamıyorum. "

Taehyung hızlı hareket ederek elini çocuğun beline koyup onu çekti ve vücutlarını birbirine yasladı. Jungkook başını geriye atarak 1 saattir kendini sıka sıka tuttuğu iniltiyi seslice bıraktı.

Taehyung bu derin iniltiden sonra çocuğun gerçekten acelesi olduğunu anladı. Elini gömleğinden içeriye sokarak göğsüne çıkarttı ve sıktı. Jungkook kollarını hızla onun boynuna dolayıp alnını alnına dayayarak yüzüne doğru inledi ve gülümsedi.

Yüzü sırılsıklam, kırmızı ve kaskatıydı. Taehyung yaşanacak şeylerden sonra başka şekiller alacak bu yüzü düşündükçe sertleşti. O da artık dayanacak gibi değildi ve dayanmasına gerek yoktu.

"Jungkook, istediğin her şeyi yap. Sakın çekinme. "

Hemen sonra dudaklarını onun dudaklarına kapatarak sertçe öptü ve çekildi. Tekrar yaklaşıp alt dudağını ağzına aldı ve emmeye başladı. Jungkook'un aklı uçmuştu ve öpecek gücü bile yoktu. Bunu fark eden adam her şeyin kendine düştüğünü anlayıp alt tarafını çocuğa bastırdı.

Jungkook bağırarak inledi adamın ağzının içine. Taehyung başını geriye atmamak için zor duruyordu. Nefesi kesik kesik ve çok hızlıydı ikisinin de.

Çocuğun çenesinden tutarak ağzını araladı ve dilini içeri gönderdi. Ağzını yiyip bitirirken elleri dokunabildiği her yere dokunuyordu.

Jungkook kendini biraz toparlayınca ellerini masaya yasladı ve alt kısmını adamınkine sürtmeye başladı. Deli gibi sürtünüyor ve daha da hızlanıyordu.