5

0 0 0
                                    

Sabahın ilk ışıklarında ormana çalışmaya gelmiştim.Bir süredir telekinezim ile etraftaki büyük taşları kaldırıyordum. Sabahtan beri çalıştığım için çakram oldukça düşmüştü. Daha fazla ayakta duramayarak dizlerimin üstüne çöktüğümde elimi dönen başıma koydum. Gelen sesle irkilip arkama döndüm.

"Kendine bu kadar yüklenme, İrene. "
Üzerinde kırmızı bulutlu düz siyah akatsuki örgütünün kıyafeti vardı.

"Hm, öylemiymiş. "Dedim alaycı ses tonumla, artık herşeyi takmamaya karar vermiştim.

" Dalga geçme İrene, komik değil. "Dedi, her zaman ciddiydi ve soğuk ses tonu beni buz gibi yapıyordu.

" Seninle dalga geçmiyorum, belki kıyafetinle. "

Dedim diz çöktüğüm yerden yavaşca kalkarken, bu sefer gücümü taş yerine İtachi de denemek istemiştim. Elimi kaldırıp İtachi'yi birazcık geriye savurdum. Sabahtan beri çalışıp çakra seviyemi düşürmesem daha iyisini yapabilirdim.

Zaten İtachi'de hiçbir işe yaramamıştı. Anında geri gelip havadaki elimi tutup arkamda ki ağaca sırtımı yaslayıp elimide başımın üzerinde sabitledi.

"Tüm yapabileceğin bu kadarla sınırlı mı? "

"Hayır ayrıca şuan da bana temas ediyorsun sana ne istersem yaptırabilirdim. "

"Çakra seviyen düşük. " Dedi rahat rahat. Elimi de bir yandan tuttuğu için gereksiz yakındık ve nefesini hissetmek karnımda kelebekler uçuşturmuştu.
Beklemediğim bir şekilde alçak ve yumuşak ses tonuyla fısıldadı.

"Neden Madara ile gittin" Bu soru kalbimden kılıç geçmiş gibi hissettirmişti.Kekeleyerek doğru cümleleri kurmaya çalıştım.

"Ç-çünkü onları korumaya çalıştım, kaybetmekten korktum v-ve şimdi sanırım onları tamamen kaybettim"

Dolan gözlerim görüş alanımı bulanıklaştırırken İtachi ellerimi bırakıp düşmek üzere olan gözyaşımı sildi ve kafamı omzuna yasladı.

"Onlara ihtiyacın yok, yardıma ihtiyacın olduğunda her zaman burada olacağım. "

Ellerimi beline sarıp sustum.

"Lütfen herkes gibi gitme. "

Elini başıma koyup saçlarımı yavaşca okşarken söyledi "istesende istemesende gitmem. "

Zaman atlaması bir hafta sonra

Madarayı kaçtığımdan beri görmemiştim oysa ki beni tekrar bulmasını beklemiştim onun dışında bir hafta içerisinde İtachi ileydim ona olan önyargımı kırmıştım ve şuan yok denecek kadar azdı.Madaranın geri çekilmiş olabileceğinden dolayı artık birileriyle konuşmam gerektiğini farketmiştim.

Uzun süre düşünmemin sonucunda Tsunade'nin ofisine gelip kapının önünde durdum derin bir nefis alıp kapıya üç kere vurdum.Gel sesiyle içeri girdiğimde Momo kadar olmasada şaşırmış görünüyordu.

"İrene... Döndün demek"

"Evet, kaçtım.Tahmin ederim beni son kez gördüğünü düşünmüşsündür. "

"Kendi isteğinle gittiğin bir yerden kaçamazsın İrene"

"Kendi isteğimle gitmedim, mecburdum! Diye sesimi biraz yükseltmiştim. Tsunade ise bir iki adım üzerime doğru yürüyüp sesini benden daha çok yükseltmişti.

" Beraber savaşıp kazanabilirdik! Ama sen kolay yolu seçtin. "Gerçekten herkes böyle mi düşünüyordu? Madara Uchiha gerçekten çok güçlüydü ve bunu biliyorlardı.

"Hepiniz ölecektiniz.! "

"Her neyse,Madara zaten öldü. "

"Bekle,NE! "Dedim şaşkınlıkşa bağırarak çünkü zaten ben kaçalı çok az olmuştu.

" Hashirama Senju,onu kalbinden kılıç geçirerek öldürdü. "

"İnanamıyorum.Kurtulduk! " Dedim içimi kaplayan neşe ile...

Derken kapı çalmasıyla durup kapıya döndüm Tsunade gelmesini söylediğinde içeri girdi. Mei...

"Demek döndün... Hain"dedi çıkabilecek en sert sesiyle ben ise anlamayarak sordum.

" Hain?  Sen hiçbir şey yapmadan kahraman oluyorsun ama ben herkesi kurtarmak için onunla gittiğimde hain oluyorum, öyle mi? "

Sinirle burnundan soluyup bağırdı.

"Daha fazla güç için onunla gittin! "

"Hayır, belki de bazılarımız en mantıklı yolu seçip herkes ölmeden önce fedakarlık yapmıştır. " Dedim ve daha fazla konuşmasına izin vermeden sertçe bileğinden tuttum ve kendime doğru çektim

"Ve şimdi çeneni kapatıp gidiyorsun. " Dedikten sonra hiçbir tepki göstermeden çıkıp gitmişti. Tsunade ise kollarımını bağlamış şaşkınlıkla beni izliyordu.

"Bana inanmadığınızı biliyorum, bir şeyler söylemek için çaba sarf etme, zaten dinlemeyeceğim " diyip çıkacaktım ki bu sefer de Jiraiya gelmişti. Bugün gerçekten sınanıyorum sanırım.

"Buraya gelirken utanmadın mı, İrene. ”

Ufak bir kahkaha attım.

" Peki sen utandın mı? Aslında bir yığın kadının altında ezileceğini düşünmüştüm. "

Sinirle gözü seğirmişti.

"Dua et ki Momo'nun kardeşisin. "

"Kimsenin umursamadığı bu bilgiyi bizimle paylaştığın için teşekkür ederim, ihtiyar. "

Tsunade elini masaya vurup kalktı, Sinirlendiği çatlayan masadan belli oluyordu, bir tık sinirli sanırım.

"Zarar görmek istemiyorsan ağzına dikkat et! "

"Sizin inandığınız gibi olsun, Madara nalları diktiğine göre sırada ki kötü ben olacağım. " 
Diyip garip surat ifadalerini izledim ve onlar patlamadan önce odayı terk ettim.

Love Or Revenge Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin