Yüzüme bir ışığın çarptığını hissedince gözlerimi yarıladım. etrafıma baktığımda burası evim degildi. Hatta hiç tanımadığım bir yerde oldugumu gözlerimi portletip baktığımda anladım.
Yataktan ayaklarımı sarkıttım. Ve beynimi toparlamaya çalıştım. Kafamı kaldırıp odaya baktığımda üç tane valiz vardı . Peki bu valizlerin sahibi neredeydi?Gerçi ben daha kendimi tanımazken bu saçma soruları düşünmemeliydim. Sonunda düşünelerimi aklımdan çıkardım ve odanın kapısını açtım.Koridor çok ürkütücü gözüküyordu . Burdan çıkmalıyım diye düşündüm ve merdivenlerden aşağıya indim giriş kat sandığım yere indiğimde bir çıkış kapısı gördüm. Heyecanlanmıştım. Çıkışı bu kadar kolay bulmak saçma olmazmıydı? Olduğum yerden etrafı inceledim. Yine çok sessizdi. Sanki bir korku filminin içine düşmüşüm gibiydi. Sessiz ve ürkütücü. Kapıya doğru bir anda koşmaya başladım. Demir çerçeveli camlı kapının uzun koluna asıldım. Açılmadı. Bir daha ve bir daha. Olmuycağınıi anladım.
Camdan disari baktigimda bir kac tane araba vardi ve arabalarin hepsinin kapilari acikti.Bir arabayi incelemeye basladim.Siyahdi ve bildigime gore bir mercedesdi.Guzel bir arabaydi ama disarisinin bu hali beni daha cok korkutmustu ve bu yuzden bu binada kalmayi tercih ettim.Arabanin icine pür dikkat bakarken birsey farkettim.Burasi dağ başı gibi biryerdi.Eğer disari cikarsam birisini bulmam büyük şansa benziyodu.Merdivenleri tekrar geri ciktim.En az dort bes koltugun bulundugu bir odaya girdim.Oda fazla genisti ve girisinin hemen yaninda bulunan bir tabelada dinlenme odasi yazıyodu .Bende içeri girdim ve cama bakan bir koltuga oturdum.Cam sahaya bakıyodu Valeybol filesi dokunsan düşecekmiş gibi duruyodu.İleride bir kaç araba daha ve binalar vardı.Burdan binalara arabayla gitmek daha kolay gözüküyodu. Oradaki arabalarinda kapilari acikti.Peki neden?Burasi beni inceledikce daha cok korkutuyordu.Birden bir ses duydum.Sanki bomba varmisda geri sayiyomus gibiydi.Bu ses üst kattan geliyodu.Merdivenleri yavaşça ve korkak bir sekilde çıktım .Kendime hayret ediyordum.Ben buraya nasıl düşmüştüm ve şuan nasıl o sesin yanına gidiyordum ve ayrıca da korku filmi gibi kocaman bir binanın içinde yalnızca ben. Ben vardım. Ama belkide başkalarıda vardı. Bu fikri doğrulamak için sesin yanına gidiyordum.
Yukari çıkmaya devam ederken aklıma bir fikir geldi.O ses her neyse ben yangın merdiveninden çıkıp kendimi garantiye almak istedim. Geri döndüm ve koridorun sonundaki kapının kolunu görünce koşmaya başladım. İçeri girdim. Yukarıya çıktıkça merdiven kollarında asılmış olan çarşafları görünce kokunun nerden geldigini anlamıştım. Üçüncü kata vardığımda kapiyi açtım . Şimdi ses daha yakından geliyordu. Sesin geldigi yer koridorun sonuydu.Yani geldigim yer. Yavas adımlarla ilerlerken kalbimin atisinin arttigini hissettim. Daha fazla gidebilekmiydim bilmiyordum. Nefesim kesilir gibi oldu. Bir hastaligimin oldugundan emindim. Kalbimin atislarinin ilerledikce daha fazla articagini anlayinca hemen yanina oldugum utu odasina girdim. İcerisi kucuktu.Nefes alip verirken kalp atislarim yavasladi.
Kapiyi tekrar actim ve koridordaki urkutucu yoluma devam ettim. Sonunda sese vardigimda bir asansor gordum. Kapisi acikti. Asansorun icinin her tarafi aynayla cevriliydi. Tam ortasindada bir kaset vardi. İcim her ne kadar alma desede almak zorunaydim,belkide icinde benimle ilgili birsey vardi. Bunu ogrenmek zorundaydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
¦¶§iyahGibiGül¶¦
General FictionYa savaşın içinde siyah gibi gül. Ya da savaşın içinde kanın gibi güldür.