gökay elinde tuttuğu valizine bakıp ayağa kalktı.istanbul havalimanındaydı şuan,uzun zaman olmuştu burdan gideli,hatta burdaki anıları zihninde o kadar silikti ki. Tekrar o kızı hatırladı,anılar yine silikti ama kısmen hatırlıyodu o yaramaz kız çocuğunu. Son zamanlarda rüyalarına bile giriyodu,kimi zaman kabusu oluyodu. Karşısına baktı Alp'i bekliyodu ama gelen olmadığını görünce yerine geri oturdu.
🍀
Gökay koşa koşa bahçeye çıktı, aysayı göremeyince of'layıp bahçelerindeki çardağa oturdu, aysaların evini izliyodu. Bir süre bekledikten sonra kapı'nın açıldığını gördü, zıplayıp çardaktan indi aysa olduğunu zannedip "AYSA" diye bağırdı daha sonrasında kapıda aysa'nın babası olan mete abisini gördü, sinirliydi. Gökay bu duruma hiç şaşırmadı mete abisi genelde sinirliydi sakin olduğu günler oldukça azdı. Gökay karşısındaki adama baktı,nefret ediyodu o adamdan genelde aysanın yaramazlıklarına sinirlenir, çoğu zaman döverdi asya da ağlar gelir gökay'a sarılırdı, gökay sarılmasından şikayetçi değildi ama bu sebeple sarılmasından nefret ediyodu. Zihnindeki düşünceleri kovup karşısına baktı,
Mete abisi çoktan sokağın başından yana dönüyordu, hemen koşup kapıyı çalmaya başladı. Aysa'nın annesi inci abla kapıyı açtı sakin gözüküyodu birşey olmamışmıydı, o zaman mete abisi neden sinirliydi. İnci ablasına dönüp aysayı sordu yukarda olduğunu öğrenince direk merdivenlerden çıkıp aysanın odasına daldı, yine oyuncak bebekleriyle oynuyodu ve ağlamıyodu gökay bu duruma sevinip aysaya seslendi.
"Aysa" Aysa hemen gözlerini bana çevirip kocaman gülümsedi. Sevinçle "gökayy" Diye bağırdı."benle bebek oynicaktın, söz vermiştin şimdi, hadi oynayalım mıı?, lütben" Gökay başını sallayıp oyuncak bebeklerin yanına oturdu ve bütün gün bebek oynadılar.
🍀Aklımdaki düşünceleri silip karşıma baktım. Alp'i görünce ayağa kalktım, "biraz daha gelmeseydin londraya bir bilet alıp geri dönücektim olum, nerdesin sen? "
Alp "ohooo abi senin istanbul trafiğinden haberin yok ki, uçarak gelemem ya"
"İyi tamam yürü hadi" deyip ilerlemeye başladım
"1 senede gıcıklığından gram kaybetmemişsin valla üzülüyorum. Gerçi yıllardır olan şey bir yılda yok olamaz doğru."
"Araba nerde? "
"Karşında."
karşısımdaki arabaya bakıp,Alp'e cidden mi bakışı attım.
"Ne abi ya? "
"Yine mi bu külüstürlerden" Diyip arabanın bagajına elimi attım. "Şimdi bu bagaj kapısı elimde kalırsa bu bavulu götüne sokarım alp." Bagajı açıp alp'e baktım, elimde kalmadı "şanslı günündeymişsin koçum" bavulu bagaja koyup geri ön tarafa geldim. "Ne zaman vazgeçiyoruz bu külüstürlerden?.
" Bak sana söz sen ne zaman bu gıcıklığını, odunluğunu bırakırsan bende o zaman bu güzelim külüstürleri bırakıcam."
Ön tarafa ilerleyip otururken, alp de sürücü koltuğuna oturdu. "Ohooo yandık o zaman bu külüstürlerde çürür gideriz"
" O kadar mı yani? "
Gülüp, camı açtım.
"O kadar abi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kalbindeki izler
Teen FictionDoğduğundan beri beraber olan gökay ve aysa, bir gün gökay'ın ailesi sebebi ile yurt dışına çıkmak zorunda kalırlar. Yıllarca ikisininde akıllarında silik birer hatıra olarak yaşarlar ama bir gün, diş hekimi olarak geri dönen gökay, öğretmen olan a...