Sizinkisi bir kedi-köpek kovalamacasıydı.
Bir kedi misali zerafetle kaçıyor, sinsiliğinle her defasında rakibini alt etmeyi başarıyordun.
O ise bir köpek kadar zeki, sağduyuluydu. Bir sonraki hamleni gözlerinde görüyor, daha sen varmadan orada oluyordu.
Ne var ki kovalamacanız bir türlü sona ermiyordu, sen yakalanmamak için çabalarken o; seni avucunun içinde tutmak, tutsak etmek dışında başka bir şey düşünemiyordu.
~~•~~
Londra'nın pek çok meşhur şeyi vardı elbette. Müzeleri, binaları ve... dürüst olmak gerekirse bu şehrin neden meşhur olduğundan kimse emin değildi. Sadece zengin insanların yaşadığı ve abarttığı bir şehir olarak geliyordu göze.
Mutlu ve mutlu gibi gösterilen insanların cirit attığı şehrin bir de kimsesiz çocuklarıyla ünlü olduğu bilinirdi doğrusu. Her yıl, yüzlerce çocuk yetimhanenin kapısına bırakılırdı ve gönlü pek 'hoş' olan devlet yetkilileri bu zavallıcıklara kol kanat gererdi.
Sen de kapı önüne koyulan çocuklardan birisiydin sadece ve minik yaşına rağmen devletin ya da üst sınıfların gönüllerinin hiç de hoş olmadığını biliyordun. Seni satın almak isteyenler, öldürmek, dövmek ve kölesi yapmak isteyenler dahi olmuştu ve sen bir şekilde kurtulmuştun.
Evet, bir şekilde. Kurtulmuştun.
——
Boğazından kanlar fışkıran adama baktın ve peçeni, gözlerinin altına kadar çektin. İşin yine bitmişti ve o iğrenç mide bulantısı yine içindeydi. Dişlerini gıcırdatarak ölü bedeni topuklunla tekmeleyerek yüz üstü yatmasını sağladın.
Sen gittiğin anda olay yerine kimin geleceğini çok iyi bildiğin için yaramaz bir sırıtışa engel olamadın ve her zaman yaptığın gibi kurbanın masasından aldığın bir parça kağıda, her zaman cebinde taşıdığın kalemle ufak bir not düştün.
"Yakalayabilirsen yakala, Holmes."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Catch Me If You Can
FanfictionSen ve Sherlock Holmes arasında süren uzun kovalama ve kovalamanın yanında getirdiği romantik, çekişmeli veya korkunç birlikteliği anlatan bir hayran kurgusu! - Y/N esaslı hayran kurgu - Anime/ Mangadan bağımsız - Cinsellik içerebilir - Enemies t...