Her zaman kasvetli bir gökyüzüne sahip olan Londra, insanlarına yine yağmurlu bir hava sunuyordu. Ellerine yapışan şemsiyeleri taşımaktan yorulan kadınlar bıkkınca sokaklarda koşuşturuyor, erkeklerinin ceketini altına sığınıyordu. Sen ise gitmen gereken yere şemsiyesiz, yalnızca kolunla başını korumaya çalışarak hızla adımlıyordun.
"Haberleri duydun mu?" Yanından geçmekte olduğun bir grup kadın fısıldaştı. İlgini çeken sohbeti daha uzun dinleyebilmek için yavaşladın. Sert yağmur damlaları neredeyse canını yakacak biçimde tenine batsa da diyaloğun seni götüreceği yeri merak ediyordun.
"Tüm şehir duydu, Aman Tanrım, o neydi öyle? Arkadaşımın kocası şerifin yakın arkadaşı olduğundan olay yerine gitmiş," kadın korkuyla yutkundu. "Adamcağızın boğazını ikiye yarmış." Arkadaşı, peçesiyle dudaklarını örttü ve gözlerini tiksintiyle kıstı.
"Bir ay içinde kaçıncı oldu... Polisler işe yarasa bari." Dediğinde arkadaşı onaylayıcı homurtular çıkarttı. Konuyu kapatmak üzere olan hanımlara iyice yanaştın ve boğazını düzelttin. İki kadının da dikkati anında sana dönmüştü. Hafif kilolu olan hanımefendi, genişçe gülümseyerek sana baktı ve arkadaşı da göz ucuyla süzdü.
"Kusura bakmayın kulak misafiri oldum," mırıldandın ve ıslanmış saçlarını geriye doğru taradın. "Olay yerine polisler çoktan gitmişler mi?" Merak dolu sesin hanımları kıkırdattı. Kilolu kadın, şemsiyesini omzuna dayadı ve boştaki elini havada salladı.
"Gittiler tabi ama tık yok kızım, bir aydır öldürülen kimsenin katilini bulamadılar." Öfkeyle iç çekti. "Ülkede tek çalışkan ve dürüst adam yok. Kesin hepsi rüşvet alıyor." İlgiyle başını salladın.
"Eminim ki Holmes durumu çözecektir hanımefendiler, endişeye mahal yok."
Kadının arkadaşı ince bir alayla sırıttı ve gülümsemesini gizlemek için peçesini dudaklarına çekti. "Holmes'ün diğerlerinden farkı neymiş? Aylardır kılını kıpırdatmadı, denilen kadar iyi değilmiş demek ki."
İçinde tutmaya çalıştığın gülümsemeyle başını yere eğdin ve vücudunu diğer kadına çevirdin. "Yine de aralarında en çok çalışan o. Çok geçmeden katili bulacaktır elbet."
Kadın bıkkınca gözlerini devirdi. "Nesini koruyorsun şu dedektifçilik oynayan adamın? Görünüşüyle aklını çelmesin aman ha!"
Gülümseterek kadının gözlerine baktın. "Ben onunla çalışıyorum çünkü hanımefendi."
İki kadın da şaşkınlıkla sana bakakaldığında gülümsemen genişledi. İkisi de konuşmak için dudaklarını araladığı an başını saygıyla eğdin ve geriye doğru adımladın. "Sizlerle sohbet etmek şerefti, Holmes'e selamlarınızı ileteceğim."
----
"İstediğim şeyleri aldın mı Y/N?" Kapının kilidini çevirir çevirmez Sherlock'un çatallı sesiyle karşılanmıştın. O görmeden gözlerini devirdin ve kapıyı arkandan kapatarak iki kere kilitledin. "Sıradaki kurban sen olacaksın Holmes, yemin ederim." Kendi kendine fısıldadın ve elinde sıkıca tuttuğun poşeti hışırdatarak salona geçtin. Her zamanki gibi yarısı açık gömleğiyle koltukta uzanarak sigara içen adamı görmek seni şaşırtmamıştı.
"İstediğin gibi biraz kağıt ve mürekkep getirdim." Dedin koltukta kalan küçük kısma otururken. "Mektup mu yazacaksın?"
Sherlock, heyecanla doğruldu ve bir çocuk gibi parlayan gözlerle sana baktı. "Dün gece bahsettiğim boğazı kesilen yetimhane sahibini hatırlıyor musun?"
"Unutmam mümkün mü?" Homurdandın. Sahi, kendi ellerinle kestiğin boğazı bir anlığına dahi olsa unutman mümkün müydü? Rahatsız edici düşünceleri zihninin arkasına atarak ellerini dizlerine koydun. "Eee, katili mi buldun?"
Sherlock sırıtarak başını olumsuz anlamda salladı. "Hayır, ama bana not bırakmış." Zevkle güldü. "Davayı bana vermekten başka çareleri yok, katili bulmam an meselesi."
Yüzündeki gülümsemeyi bozmadan gözlerinin içine bakan adama büyük rahatlıkla bakıyordun. Bu konu ilgini çekmiyormuş gibi baş parmağınla bacaklarının üzerinde dairesel desenler çizmeye başladın ve yavaşça iç çektin.
"Uzun süredir beraber çalışıyoruz ama beni hiç olay yerlerine götürmüyorsun Holmes." Mırıldandın. "Beni sokaktan kurtardığın için minnettarım fakat ideallerimi gerçekleştirebilmek için bu olayların iç yüzleriyle ilgilenmem lazım."
Genç adamın neşesi yerini sıkıntıya bıraktı ve küllüğe bıraktığı sigarayı yine dudaklarının arasına götürdü. Tanışıklığınız uzun zaman önceydi ve Sherlock seni yine lanetli Londra'nın ürkütücü bir kış gecesi sokakta yapayalnızken bulmuştu. O gece yanından sadece geçip giden genç adam yatağına girdiğinde huzursuzluğuyla baş edememiş ve tüm gece kabuslar görüp durmuştu. Vicdanı nadiren sızlayan adam bu ağır hissi görmezden gelmemeye karar vererek ertesi gün yine aynı ara sokaktan geçerken yarı baygın yatan seni bulmuştu ve anında seni doktora göstererek iyileşmene yardımcı olmuştu ve artık sokakta kalmaman için sana iş teklif etmişti.
Ne var ki genç adam, başından beri planının bu olduğunu bilmiyordu.
Yıllardır öyle ya da böyle yaşamını sürdürüyor ve yoluna kimse çıkmadan intikamını alıyordun fakat bir gün yakalanmanın eşiğine geldin ve insanların ağzından düşüremediği Sherlock ismiyle tanıştın. Biliyordun ki o adam çok zekiydi ve muhtemelen kısa bir süre içinde sana ulaşacaktı bu yüzden onu tanıman, iplerini eline geçirmek istemiştin. Birkaç hafta onu takip edip hakkında bilgi topladıktan sonra ise planın uygulamaya başlamıştın ve görünen o ki şu ana kadar gayet de başarılı gidiyordun.
"İdeallerinin olduğunu biliyorum ama bazı şeyler herkese göre değildir Y/N. Bir ceset görmek, kokusunu almak ya da sadece olay yerinde bulunmak bile travmatik olabilir."
Sherlock'un aşırılığına göz devirdin. "Sokaklarda senin bile görmediğin şeyler görmüşümdür Sherly." Ayrıca onu kendi ellerimle öldürdüm, yani...
"Pişman olacağın şeyler isteme Y/N, seni oraya götürmeyeceğim."
Israr etmedin ve yalnızca sırıttın. "İyi, ben de sonrakine gelirim öyleyse."
Sherlock, sigarasının dumanını yüzüne doğru üflerken çatık kaşlarla sana baktı. "O ne demek oluyor?"
Omuz silktin ve dizlerine vurarak ayaklandın. Salondan çıkmadan önce omzunun üzerinden Sherlock'a döndün ve kedi gibi gülümsedin. "Bu arada Holmes, halk senden epey şikayetçi. Faili bir an önce bulsan iyi olur."
bn bu kitabi yazacak kadar zeki deilim arkadaslar ya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Catch Me If You Can
FanfictionSen ve Sherlock Holmes arasında süren uzun kovalama ve kovalamanın yanında getirdiği romantik, çekişmeli veya korkunç birlikteliği anlatan bir hayran kurgusu! - Y/N esaslı hayran kurgu - Anime/ Mangadan bağımsız - Cinsellik içerebilir - Enemies t...