Jisung gözünden
Uyandığımda Minho'nun yatağında kalkmıştım.
Yüzümü yıkayıp tüm evi turlamama rağmen Minho yoktu?
Telefonu alıp Minho'yu aradım.
"Neredesin?"
"Ofisteyim merak etme"
"Peki"
"Sorun olursa beni ara"
"Tamam"
Yorgunlukla duşa girdim.
Kıyafetim olmadığı için Minhonun bir sweatshirtini aldım (Zaten bana büyük ve uzun geliyordu).
Eşofman bulamadığım için şort giydim.
Giyindikten sonra Minho aradı;
"Ne oldu Minho?"
"Giyinme odası varken neden yatak odasında giyindin?"
"Sen nerden görüyosun ki?"
"Tavanda koskoca kamera var ya"
Kameraya el sallayıp güldüm.
"Tamam özür dilerim"
"Özür dilemene gerek yok sadece bir daha yapma"
Ve telefonu kapattı. Kameranın üstünde olan ışık söndü demek ki kameraları şimdilik devre dışı bıraktı.
Minho benim ruh eşim mi acaba dedim...
Ardından yükselen alev ve dumanlardan sonra bayıldım.
--JİSUNG UYANIYOR--
Hastanede uyanmıştım ve kolumda serum vardı. Yanımdaki koltukta oturan ise Minho...
"Minho..?"
"Uyandın..."
dedi ve elimi tutup gülümsedi.
"Ne oldu bana? Tek hatırladığım yükselen alev ve dumanlar."
"Boşver sen"
Hala öksürüyordum ve gözlerim acıyordu.
"Ailene söylemedim bu arada merak etme"
"Saol"
Gülümsedim. Beni düşünmesi hoşuma gidiyordu.
Hastaneden çıktıktan sonra eczaneye gidip ilaçları aldım ve Minho ile arabaya bindik.
"Yorgun musun"
"Hayır? Sen"
"Bende değilim"
Biraz sessizlik oldu.
"Sahile gidelim mi?"
"Olur"
Minho en yakın sahile götürdü ve arabadan inip kayalıklara oturduk.
"Busanda ne olmuştu söyleyebilirmisin"
"Tamam ama bir şartla"
"Hm?"
"Cidden evlenirsek, beni seveceksin"
"Peki hadi söylee!"
"Busanda birlikte gezmeye çıkmıştık ama sen sarhoştun ve seni öptüm."
"Bu muydu cidden?"
"Bence abartılcak bir olay"
"Zaten! Olaya şaşırıyorum"
Minho gülümsedi ve kafamı onun omzuna koyup gözlerimi kapattım. Akşam saatleri sahiller çok güzel oluyordu. Hava zaten sıcaktı ve çok güzeldi...
_______________________
BU BÖLÜMDE BİTTİİİ GEEEEEEEÇ
*NOT: BUSANDAKİ ÖPÜŞMEYİ CHEER UP DİZİSİNDEN ESİNLENDİM!!*
