Bahtsız Changbin / Ep. 1

35 3 0
                                    

?'nin gözünden..

"GELME! GELME DİYORUM SANA! BIRAK BENİ YALVARIRIM!" diyordu Han acı çeken bir sesle.

"Artık çok geç küçük oğlan, elde ettiğim parayı bir bilsen sen de yapardın.." diyerek Han'ın boynuna bıçağı sapladım. Artık ölmüştü. Kendi ellerimle öldürmüştüm.

Onu o kadar çok kovalamıştım ki, ne kadar yorulduğumu anlatamam. Yarı baygın bir şekilde yola doğru yürümeye başladım, karşıya geçerken koskocaman, büyük kırmızı bir tırın bana çarpmak üzere olduğunu görmemiştim..

Hadi her şeye en başından başlayalım.

Han Jisung'un gözünden..

Twitch. Her güne aynı başlıyorum. Uyanma, kahvaltı, bilgisayar, Twitch, Discord, Twitch, Youtube, Twitch, akşam yemeği, Twitch. Sonraki gün tekrar aynı.  Uyanma, kahvaltı, bilgisayar, Twitch, Discord, Twitch, Youtube, Twitch, akşam yemeği, Twitch. Tabii bunların arasına bazen 7 başıboş salaklarda girebiliyor.

Yine Twitch'te gezerken sıkılmaya başlamıştım. Kahverengi saçlarımı uzun süredir kesmemiştim bu yüzden çok uzamışlardı, ekrana bakarken önüme geliyorlardı ve sürekli toplamaktan bıkmıştım. Twitch'te gezerken şu başlıkla karşılaştım, "O ucube uygulamayı deniyoruz!".xQc'den bir yayındı ve sevdiğim bi Twitcher'dı. Yayını izlemeye başladım ve açıkçası çok saçma bir uygulamaya benziyordu. Ne zaman öleceğinizi gösteren, aptal uyduruk bir uygulama. Yayındaki 220 bine yakın kişi, xQc ve ben uygulamayla baya bir dalga geçtik. xQc'ye "20 dakika 34 saniye" vermişti. Bende bu saçmalığa 20 dakika 34 saniye katlanamayacağımdan, 12. dakikada çıktım.

Bugün Chan'lerle sözleşmiştik. Yakınlardaki bir bara gidip içecektik. xQc'nin yayınından çıktıktan 5 dakika sonra Chan ve Minho beni almaya geldiler. Beraber bara doğru yola çıktık.

"Ya Sincap, sabahtan beri seni arıyordum neden açmadın telefonları?" diye sordu Minho.

"Bilirsin, xQc yayınları. Adama bayılıyorum efsane yayınlar yapıyor. Gerçi bugün ki çok saçmaydı." diye yanıtladım sorusunu.

"Ne yayınıydı ki?" diye sordu Chan.

"Bara gidince anlatırım, az sabret." diyerek sohbeti bitirdim.

Konuşmamızdan yaklaşık 10-11 dakika sonra bara gelmiştik. Herkes çoktan gelmişti bile.

"Sincap Paşa mağarasından kalkar mıymış?" Diye dalga geçti Hyunjin. Klasik Hyunjin.

"Kes sesini gelincik." Diyerek lafını ona yedirdim.

İçkileri söyledikten sonra klasik sohbetlere başlamak yerine Chan bana merak ettiği şeyi sordu önce.

"Hey Han, bugün arabada xQc'nin yayınından bahsediyordun. Ne vardı anlatsana? Arabada bara geldiğimizde anlatacağını söylemiştin." Hiç bir şeyi de unutmuyor. Sözde dede.

"Sahi Sincap, anlatsana." Diyerek ısrar etti Minho. Bu kadar meraka gerek yoktu, aptal bir uygulamaydı sadece. Ki sanırım bunu içimden söylememeliyim.

"Bu kadar meraka gerek yok, aptal bir uygulamaydı sadece." diyerek itiraz ettim.

"Hadi ama, çok merak ettik." Diye yalvarırcasına baktı Felix. Felix'i kıramazdım, anlatacaktım.

"Peki, peki.." diyerek söze girdim. "Bugün xQc yayınında Countdown adlı bir uygulamayı deniyordu. Ve-"

"Count ne?" diyerek sözümü kesti Changbin.

Countdown • Stray KidsDonde viven las historias. Descúbrelo ahora