Zehra: Abla beraber makarna yapalım mı?
Ablasının gözlerine -birşey istediğinde yaptığı gibi- tatlı tatlı bakıyordu minik Zehra. Böyle göz teması kurduğu zaman ablası çoğu istediği şeyi yapıyordu.
Zehra'nın Ablası; Tamam ablacım. Gel bakalım.
Zehra henüz 5 yaşında olduğu için yemek yapamıyordu. Ablası 18 yaşında olduğu için çoğu yemeğin yapılışını biliyordu. Küçükken aynı şeyleri o da annesine yaptığı için Zehra'yı anlayabiliyordu. Maalesef anneleri şu an hayatta değildi ve babaları da çalışıyordu.
Zehra'nın ablası yani Hazal Zehra'yı tezgah'ın üzerine oturttu. Zehra ablası bunu yapınca hafifçe kıkırdadı. Hazal üst raftan uzanacak tencereyi aldı ve içine biraz doldurdu. Tencereyi ocağın üzerine koyup altını yaktı ve yan tarafta duran yağdan birkaç damla damlattı. Ardından tekrar Zebra'yı kucağına alıp raftaki makarnaya doğru yukarı kaldırdı.
"Hadi sen de makarnayı al. Birazdan suyun içine koyarız. "
Zehra makarnayı alınca tezgahın üzerine oturttu. Hazal tekrar Zehra'yı yere indirip;
"Hadi gel çizgi film izleyelim."
Zehra olumlu anlamda kafasını sallayınca elini tutup tekrar salona götürdü. Koltuğa oturduğu zaman kapı çalınca saate baktı. Babasına gelmesine daha yarım saat vardı. Hızlıca kapıya gitti.
"Kim o?"
"Kargo!"
Hazal içinden 'Babam Allah bilir ne sipariş etti' diye geçirerek kapıyı açtı.
"Hazal Tel?"
Hazal önce şaşırsa da sonra
"Buyurun benim."
"Bu kargo sizin. Şuraya bir imza atın."
"Tabii ki."
Hazal imzayı atıp 'iyi işler' diyerek kapıyı kapattı. Salona doğru ilerlerken gördüğü isimle donakaldı.
'Cemre Irmak'
Bu çocukluk arkadaşı Cemreydi. Taşındıktan sonra doğru düzgün görüşememişlerdi ve en son 2 ay önce telefonla konuşmuşlardı.
"Abla o ne?"
"Kargo ablacığım"
"Hadi aç aç bakalım ne çıkacak."
Kargoyu hızla açan Hazal papatya desenli bir kolye gördü. Hazal'ın en sevdiği çiçek papatyaydı ve onun hakkında Cemreyle çocukken konuşmuşlardı. Hazal eline kolyenin yanındaki kağıdı alır ve okumaya başlar.
'Sevgili Hazal
19 yaşın kutlu olsun. Neredeyse her sene yaptığımızı gibi buluşmayı çok isterdim ama benim için çok önemli bir sınav var ve yaklaşık 2 aydır sürekli o sınava çalışıyorum. Doğru düzgün kendi ailemle bile görüşemiyorum.
Hediyeye gelecek olursak, papatyalı kolyeyi senin seçmen amacı hem en sevdiğin çiçeğim papatya olması hem de papatyanın -senin gibi- güzelliği temsil ediyor olması. Kolye ise senin en sevdiğin aksesuadır.
İnşallah bu yaşında hiç üzülmezsin canım.
Sevgilerimle
Cemre <3'
Hazal gözünden akan birkaç yaşı kafasını kendine gelmek adına sağa sola salladı. Cemre gene onu mutlu etmeyi başarmıştı.
Birini mutlu etmek için illa karşınıza almanız veya telefonla konuşmanız gerekmez. Birini mutlu etmek için ona saygılı bir şekilde neyi sevip neyi sevmeyeceğimi bilerek sıcak bir mektup yazmak yeterlidir.
Yine ben yine ben yine ben
Benden kurtulmanız zor Allah size sabır versin
Bu benim proje ödevimdi sırf hatırası olsun diye burayada yazayım dedim
Yani devamı büyük ihtimalle gelmez
Bu hikaye tamamen özgün fikrimdir isimler en yakın arkadaşlarımdır
Olumlu veya olumsuz eleştiri yapıp gelişmeme yardımcı olursanız sevinirim
Sizi çoook seven yazarınız
Cennet
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Birini mutlu etmek için
Nouvelles1 bölümlük kısa ve tatlı bir hikayedir Oku derim tatlım