Kahretsin, bu acı da neyin nesiydi? Dakikalarca göğüs kafesime ilmek ilmek işlenen, varlıkla yokluk arasında başıboş gezinen bu yakıcı baskı hem hiçbir şey hissettirmiyor hem de bedenime ızdırap ediyordu.
Bugün seni gördüğümden beei böyleyim sevgilim. Sevgilim değilsin, asla olmayacaksın, çok merak ediyorum; bugün nereye gittin?
Ölmek istedim bugün bir kez daha ve binlerce kez daha. Nefes almakta zorlandım. Sokağın ortasında yere çökmek istedim, ağlamak kendimi odalara kapatmak istedim. Mahvolayım istedim.
Bugünlerde ölümü daha fazla düşünüyor olmak, garip geliyor. Bu düşünceyle kapıyorum gözlerimi uykuya ve böyle dalıyorum rüyalara. Sabah ise gözlerimi açıp nefes aldığımın farkına varınca bir yaratıcının olup olmamasını bilmeyerek ona sinirleniyorum.
Düşünsene, biri her gece ölüyor ama sen onu asla gerçekten öldürmüyorsun.
Sonrada ne oluyor biliyor musun, hiçbir şey olmamış gibi hayatıma devam ediyorum.
Bazen matematik dersinde uyurkende düşünüyorum, sokakta yürürkende, toplu taşımadaykende. Yine de öylece kalıyor zihnimin derinliklerinde. Hiçbir sonuca varmadan.
Kendimi iyi hissetmek istiyorum aslında, bazen ağlamak istiyorum, arkama bakmadan çekip gitmek istiyorum, hilmediğim sokaklarda mayhoş bir sarhoşlukla kaybolmak istiyorum.
Senden başkası olsun istiyorum yanımda. Sen hiç yanımda olmadın gerçi ama elimi birisi tutsun istiyorum. Sonra gerçekliğe açılıyor gözlerim. Kimsenin yanımda olmayacağını hatırlıyorum, kimsenin elimi tutmak istemeyeceğini. Yine de ufacık bir omuz silkiyorum. Tek başıma da yeterim diyorum, yeter miyim ki?
Neyse işte, hayat benim için böyle işliyor hiçliğim. Aklımda kalan onca cevapsız soru ve obsesif düşünceler. En sonunda hepsinin cevabı ya ben çıkıyorum ya da hatalı ben oluyorum.
Koca bir boşluğun içinde öylece sıkışıp kaldım. Bu nasıl hissettiriyor biliyor musun?
En sonunda tek çarem kendime zarar vermek oluyor. Sinirleniyorum, öfkeleniyorum, ama hiçbir şey yapamıyorum. Ne bu hayatın eonunu getirebiliyorum ne de bir şeyleri düzeltebiliyorum.
Seni ilk gördüğüm gün ve son gördüğüm gün yani dünü yan yana getiriyorum ve kafamı duvarlara vurmak istiyorum.
Ve dün bir şey daha istedim. Çok şey isterken üstüne bir şey daha istedim, senden nefret etmek istedim.