I Want Your Coffee // Minsung

4- Tek Kahve, Sütlü Kahve

★

Sabah göğüs sıkışmasıyla uyandım. Sanki göğsüme bıçaklar saplanıyordu. Canım çok yanıyordu. Zar zor ayağa kalktım. Nefes almakta bile zorlanıyordum. Bir ara doktora mı gitsem acaba? Neyse ya iki güne geçer.

Hemen hazırlanıp okula gittim. Ah keşke Minho'da benim okuduğum üniversiteye gelseydi. Onu daha fazla görebilirdim. Olsun en azından pek konuşmasakta hayatımda.

*

Okuldan çıkınca eve gidip yemek yedim ve duş aldım. Daha sonra üstümü değiştirip dışarı çıktım. Her zamanki gibi kafeye gidecektim.

Seungmin ve Minho'ya eğilerek selam verdim ve cam kenarındaki bir masaya oturdum. Minho bugün daha iyi görünüyordu. Çok iyi değil yani hâlâ gözlerinin altı mosmordu ama daha iyi görünüyordu işte.

Birkaç müşteriyle ilgilendikten sonra yanıma geldi.

"Tabii ki de sütlü değil mi?"

Gülümseyerek sormuştu. Bende ona sıcak bir gülümseme sunup cevap verdim.

"Evet, sütlü."

"Sanırım senin tercihinin değiştiğini hiç göremeyeceğim."

"Evet, büyük ihtimalle hiçbir zaman değişmeyecek."

"En iyisi, sadıksın."

Arkasını dönüp giderken anlık bir özgüvenle ona seslendim.

"Hey, bana katılsana."

Arkasını dönüp bana baktı. Şaşırmış görünüyordu.

"Ne."

"Otur diyorum. Birlikte kahve içelim. Olmaz mı?"

"Olur, gelirim birazdan."

Koşturur adımlarla tezgahın arka tarafına geçti. Seungmin'le yan yanaydılar. İkisi de kahve yapıyordu ama belli, Minho ona bir şeyler anlatıyordu. Minho'nun konuşması bittikten sonra Seungmin Minho'ya dönüp imalı bir bakış atmıştı. Minho'da Seungmin'in koluna vurmuştu.

Minho tezgahtan çıkıp elinde tepsiyle yanıma geldi.

"Al bakalım."

"Teşekkürler."

Kahveyi önüme bırakıp karşıma oturdu. Kendi de kahvesini yudumluyordu.

"Jisung'du değil mi?"

"Ah evet."

"Seni uzun zamandır görüyorum. Genelde de siparişini ben alıyorum zaten. Artık beni tanıyorsundur. Pek bir temelimiz yok ama düzgünce tanışalım. Baştan. Ben Minho."

Elini bana uzatmıştı. Bende elini sıktım.

"Bende Jisung."

"O zaman arkadaşız değil mi?"

"Evet, arkadaşız..."

Kalbimi kıranda buydu zaten. Ben Minho'ya asla arkadaş gözüyle bakmadım. O benim için hep özel oldu. O benim için özelken ben ona göre arkadaşım. Sadece onun da benim onu sevdiğim gibi sevmesini istiyorum. Çok mu istiyorum? Sadece Minho beni sevsin, bu kadar.