SINIR

Vücudunun Her Milimiyle...

Tam üç yıl önce geçirdiği kaza sonucunda hayata küsen, inşaat firması N&D'nin sahibi Kenan Erdem'in biricik kızı Nehir Erdem, tüm bunalımını ve umutsuzluklarını da yanına alarak kaza geçirdikten tam iki ay sonra İngiltere'ye gitti. Tedavi için gittiği söylenilen Nehir Erdem, aksine, herkesten uzaklaşmak için terk etmişti ülkesini. Kenan Erdem ve eşi Nihal Erdem kızları onları yanında istemediği için, belki yalnız kalmak ona iyi gelir düşüncesiyle izin vermişlerdi Nehir'in İngiltere'ye , halasının yanına gitmesine. Zamanla tek dertleri Nehir olmaz oldu. Kenan Bey'in işleri zincirleme bir kazaya sürüklendi sanki. Tek tek kaybettiği ihale dosyaları ardı ardına gelince, şirket tepetaklak oldu. Son günlerini yaşayan N&D için tek bir şans vardı:Yeni bir ortaklık

Tüm bunlar yaşanırken İstanbul'un bir diğer ucunda, hükümünü sürdüren yılların krallığı olarak nitelendirilen Karahanlı Şirketler İ'in başındaki Ahmet Karahanlı, çocuğuna üzülen bir diğer babaydı. Oğlu Bora Karahanlı'nın iş dışında yaşadığı sorumsuz, duygusuz hayat her gün gazetelerdeydi. Yaşı 30'a dayanmış olan Bora'nın evlenmesini istiyordu artık babası. Evlenmesini ve bir şekilde eve bağlanmasını. Sorumluluk almadığı sürece, her gece yatağına başka bir kadın almaktan vazgeçmeyeceği belliydi. Bu yüzden ya şehir hayatına alışmış küçük bir gelinle evlendirilecekti onu ya da hasta bir kızla. Sorunsuz biriyle evlendirildiği müddetçe yeterli sorumluluğu alabileceğini düşünmüyordu. Ve haklıydı da, Bora'nın en yakın arkadaşının babası haklı bulmuştu Ahmet Karahanlı'yı . Ve ona şöyle demişti :"N&D'den Kenan Bey'i bilirsin... Kızı üç yıl önce sakat kalıp İngiltere'ye gitmişti. Adamların derdi yetmezmiş gibi şimdi birinde şirketleri iflas aşamasında. İflasları kurtaran temel yol ortaklıktır hani... Kızının tedaviden yorulup geri döndü günü duydum. Bir düşün derim, hem senin oğlanı adam eder hem babasının hayatını kurtarır kızcağız. Belki bu hengâmede kendisi bile iyleşir. Ne dersin? "

Herşey bu fikirle başladı. Fikir mantıklıydı, Ahmet bey uygulamaya o an karar vermişti. Yemekten çıkar çıkmaz Kenan Erdem'le bir görüşme ayarlanmasını istedi. Ertesi gün, bizzat evine gidecekti görüşmeye. Kızı görmek istiyodu...

Tavsiye, istek, plan ... Yan yana sıralanmış üç basit kelime. Oysa bu üç kelime iki insanın hayatını öyle derinden etkileyecekti ki bu satırlar yazılırken var olan hiçbir şey bu satırlar yazıldıktan sonra aynı kalmayacaktı. Kendini yıllar önce buz gibi bir kışta donmuş, artık akmayan bir nehir olarak gören Nehir Karahanlı'nın hayatı, onu donduran soğuk kadar buz gibi bir adam olan Bora Karahanlı'nın hayatı ve çevrelerinde kim varsa herkesin sıradan hayatı değişecekti. Çünkü evet, bu bir planın başlangıcıydı. Büyük, insanı yolundan çeviren bir planın başlangıcı...