çıkmaz

💗

Jeonginden:

Bugün seungminle konuşmadığımız 1.hafta.Evet onunla 1 haftadır konuşmuyoruz. Yani artık okula gitmek için beni beklemiyor ya da kantine çağırdığımda teklifimi geri çeviriyor. Bu yaptıkları benim kalbimi acıtsada belli etmiyordum.

Ne kadar istemesemde sınavlar yüzünden yine okula gitmek zorundaydım bu yüzden odamın köşesindeki çantamı alıp ayakkabılarımı giydim. Dışarı çıktığımda hiç beklemediğim bir görüntüyle karşılaştım.

Şuan seungmin evimin önünde beni bekliyordu. Ne yapacağımı bilemedim ve sadece donmuş bir şekilde öylece kalakaldım. Bir süre sonra seungmin arkadına döndü. Beni görünce gülümsedi ve el salladı.

Ben ona gitmeyince o bana geldi.

"Niye öylece duruyorsun jeong? "

"B-ben sadece buraya gelmeni beklemiyordum. "

"Jeongin bak biliyorum tüm bu yaşananlar senin için çok zor oldu ama inan bana benim için daha zor oldu. Bir yanda sevdiğim çocuk bir yanda en yakın arkadaşım yani ben ne yapıcağımı bilemedim jeongin n'olur affet beni. "

"Ben sana küsmedim ki affedeyim zaten istesemde küsemem zaten senden beni sevmeni beklemiyordum beni kim sevsin ki bir kendine bak bir de bana sana hiç yakışmıyorum seungmin ben sevilmeyi hak etmiyorum. "

"Hayır sakın öyle düşünme jeongin sen çok yakışıklısın çok tatlısın sen melek gibisin jeongin. Seni kırdığım zamanlar ben bin kat daha çok kırılıyorum. Kim senin gibi bir meleği üzmek ister ki lütfen öyle düşünme. "

Demiş ve bana sarılmıştı. Her ne kadar bu yaptığı şeyi beklemesemde bende ona sarıldım. O güzel kokusunu uzun zaman sonra içime çektiğim için içimi huzur kaplamıştı.

İlk ayrılan ben oldum.

"Artık okula gidelim yoksa geç kalıcaz. "

"Aynen eğer geç gidersek deli jonghan bizi derse almıycak. "

Dedi ve kolunu omzuma attı. Yol boyunca ara ara sohbet ettik. Sonunda okula geldiğimizde anı bir hareketle durdum. Ben durunca seungmin de durdu.

"Ne oldu jeong? "

"Seungmin eğer bir gün sen de beni seversen o zaman öp beni neresi olursa olsun ne zaman beni seversen o zaman öp beni. "

Dedim ve arkamda şaşkın bir seungmin bırakarak okula girdim. Koridorda jisung ve minho ikilisiyle karşılaştım. Evet ikisi sevgili oldu. İlk minho açılmış.Daha doğrusu minho jisung'u lunaparka götürmüş ve orada çıkma teklifi etmiş jisung da hemen kabul etmiş.

"Günaydın jeonginnie. "

"Günaydın jisungie."

Jisung ile her gün yaptığımız gibi günaydınlaştık. Sonra jisung aklına bir şey gelmiş gibi heyecanla bana döndü.

" biliyor musun jeongin chan bir kaç hafta önce sevgili olduğu kızı dün başka bir kızla aldatmış. "

Biliyordum chan ın böyle biri olduğunu ama bunu seungmine anlatamazdım ki inanmazdı bana. Hem aramız yeni düzelmişken yine bozulmadına izin vermezdim.

"Belliydi zaten chan ın böyle bir insan olduğu. "
Biraz daha bu olay hakkında konuştuktan sonra çalan zil ile birlikte sinirle sınıfıma gittim.

Seungmin yine her zaman ki gibi camdan dışarıya bakıyordu. Bu olayı ona söylemekle söylememek aradındaydım. Ama nasıl bir tepki vereceğini kestiremediğim için söylememeye karar verdim. Hemen sırama doğru gidip oturdum.

Teneffüs zili çalınca başımı koymuş olduğum sıradan kafamı kaldırım etrafa baktım. Bana doğru gelen seungmini görünce ayağa kalktım.

"Hadi jeongin dışarıya çıkalım. "

Dedi ve koluma girdi beraber aşağı indik. Dışarı çıktığımızda bana bir şeyler anlatan seungmini dinleyemiyordum çünkü aklımda chan ın yaptıkları dolanıp duruyordu. Ben dalmışken gözlerimin önünde kendime gelmem için el sallayan seungmini görünce ona döndüm.

"Jeongin neden moralin bozuk derstede böyleydin. "

"Yok bir şey seungmin boş ver. "

"Hayır boş vermiyorum anlat bana. "

"Seungmin anlatırsam üzülürsün ve seni üzmek isteyeceğim en son şey bile değil. "

"Bir şey olmaz jeongin anlat bana. "

"Seungmin chan bir kaç hafta önce bir sevgili yapmış ve onu da dün başka bir kızla aldatmış. "

Dediğim şeyle seungminin kahkahaya boğulması bir oldu. Neden böyle güldüğünü anlamadım.

"Ben mi üzülücekmişim hem de chan için güldürme beni jeongin ben onu sevmeyi bırakalı 5 gün oluyor artık onu sevmiyorum istediği kızla çıkabilir yani bu benim umrumda olmaz. "

Dediği şey beni cidden şaşırtmıştı. Onun chan'ı bu kadar kolay unutucağını tahmin etmiyordum.

"Ahh jeong artık chan hakkında konuşmamıza gerek yok. "

Dedi ve yine kolunu omzuma atıp yürümeye başladı. Bende doğal olarak yürümeye başladım.
Bahçede biraz takıldıktan sonra beraber içeriye girdik.
İçimde çok büyük bir mutluluk vardı. Çünkü seungminin chan'ı sevmemesi beni sevme ihtimalinin artmasını sağlıyor. Kim bilir belki o da beni sever.