Sindiğim yatakta bacaklarımı karnıma doğru çekip oturur pozisyonda durdum gözlerimden düşmekle düşmemek arasında savaş veren gözyaşlarıma engel oldum kafamı hafif yukarı kaldırarak gözyaşlarımı geri yolladım burnumda oluşan sızlama canımı acıtmıştı bi günde zaten talan olmuş hayatım hepten ellerimden kaymıştı herşey gözlerimin önünde tekrarlanıyordu napcaktım aklımdaki deli gibi dönüp durup cevap arayan soruyu dışa vurdum
"Ne yapacaktım "
Hafifçe ağrıyan başımı baş parmağımla ovuşturmaya başladım burda böyle oturarak bişe yapamazdım kapının zaten açık olduğunu biliyordum bırdan çıkmalıydım ama kapıyı bile
Açık bırakıp giden bi adamın ondan kaçmaya çalışıcamı elbette biliyordu ama kaçamıycama emindi peki nedenYavaşça yerimde doğrulup kapıya ilerledim tahmin ettiğim gibi kitli değildi yavaşça ordan çıktım kapıdan adım atmamla beraber büyük bi kolidorla karşılaştım sıkıntı şu ki ev o kadar büyüktü ki ben bu evden kaçmaya çalışsam yüksek ihtimalle kendimi kaybederdim peki burda böylece durucakmıydım yavaşça kolidora ilerledim yavaş ve temkinli adımlarla ilerliyordum bi anda önüme çıkan kadınla az daha düşücektim ancak son anda duvardan destek alarak doğruldum kadın bi bana bide az önce elinde bulunan ve benim çarpmam sonucu yere serilmiş çamaşırlara baktı sonrasında hafif kafasını eğerek
" hanımefendi uyanmışsınız alaz bey şu salonda isterseniz size eşlik ediyim "
Kadının oldukça naif çıkan sesi ve benden yaş olarak oldukça büyük olan kadının kafasını o şekilde eğmesi beni rahatsız etmişti
" lütfen bana adımla hitap edin adım alev ayrıca lütfen kafanızı eğmeyin benim sizden bi üstünüğüm yoktur " dedim
Bu süzlerimle kadının göz bebekleri şaşkınlıktan büyüdü sonrasında hemen toparlayark içtenlikle gülümsedi " sana eşlik ediyim mi alev kızım " bu dediğine tebessüm ettim sağolun peki sizin adınız nedir diye soru yöneltttim
" adım songül kızım alaz beyin hizmetlilerindenim istersen alaz beyi daha fazla bekletmeyelim "
Alaz alaz alaz bey o asını bile bilmediğim adamın adı olmalıydı çocukluğumdan beri en sevdiğim isimlerden biri olan bu isim kulağa gerçekten hoş geliyordu"Peki songül hanım " yönelttiğim soruyla bana abla diyebeilirsin kızım dedi tebessüm edip onu takip ettim adımlrım kocaman bir salona geldiğinde bi kez daha anladım bu ev ya malikaneydi yada konak keza çok büyüktü benim görmediğim kaç oda daha vardı bilmiyorum salonun tam orta yerinde bulunan oldukça büyük olan kocaman siyah bi L koltuk bulunuyordu ortada ise aynı siyah tonlarda doğal taş görünümünü andıran büyük bi sehpa az ilerde yan yana duran nej renkli büyük kitaplıklar vardı onların ön tarafında ise gene aynı bej tonlarında kocaman puflar daha sayamadığım kadar dekoratif eşyayla çok hoş bir hava katılmıştı mezun olduğum ancak okuma fırsatı bulamadığım iç mimarlığım burda da dışa vurmuştu aslında ev tam olarak benim içimi yansıtıyordu simsiyah acı , keder ve karamsarlık ama dışardan bakan bi göz olatak oldukça hoştu gözüme çarpan bu detyalardan sonra koltuğun iki tarafına da ellerini armış bi elinde aheste aheste sigarasını içip yoğun bakışlarıyla beni inceleyen adama kaydı
Simsiyahtı sanki evle uyum içinde gibi önünden ilk üç düğmesi açık olan kısımdan bile adamın kaslı ve oldukça iri olan vücudu belli oluyordu bu adama bakan bi kimse önce yakıcı gözleri dikkatini çekerdi keza gözleri kahavenin en koyu tonuydu
Yoğun bakışlarından ötürü tüm dikkatimi ona çevirerek olduğu yere iyice yaklaştım artık herşey konuşulmalıydı ben bu evde hiç tanımadığım bir adamla borçları kaptılaın diye satılmış bi mal gibi durmuycaktım bunu karşımda duran adama yani alaza da anlatıcaktım ya anlıycaktı ki hiç sanmıyorum ancak yapabilcek bişeyim yoktu ikinci bi seçenek de yoktu hızlı adımlarla tam karşısında durdum sigarasından son dumanı usulca çeken adam yavaş yavaş gözleriyle beni süzdü bu hareketi rahatszıca yerime kıpırdanmama sebep oldu gözleri sonunda yüzüme tırmandı bu saniyeler süren gerhin bakışma beni geriyordu bu adamın yanında hiç olmadığım kadar geriliyordum hemen lafa atladım çünkü biraz daha bu şekilde duramazdım
" beni alıkoyamazsın birincisi bu yasal değil ki yasalarla işi olan bi adama da benzemiyorsun ancak beni ni saniye daha bu evde tutamazsın beni derhal yolla "
Tek nefeste demiş olduğum şeyler ve içinde oldukça emir kipi barındıran kelimelerle ondan helicek en ıfak hareketi beklemeye koyuldum bitirmiş olduğum cümleyle gözleri sanki daha da koyulaşırmış gibi ton almış aynı zamanda sanırım ki dişlerini sıkmaktan çenesi gerilmişti sanıyorumki bu adam emir almayı sevmiyordu ancak yapabileceğim bişe yoktu beni alıkoyamazdı
" aptal kadınlardan hiç hoşlanmam ancak dediğin tek birşey doğru kanunların adamı değilim genelde kendi kurallarımı ben korum ve herkes ona uyar "
Aniden ayaklanmasıyla bir adım geriledim üzerime doğru yürüyen adamla bu ikinci tekrarlanış dı adımlarımı durmak için zorladım şükür ki başarılı olmuştum kafamı kaldırdım ve yüzüne bakmaya başladım"Sanırım anlatamadım güzelim ancak sen artık bana aitsin baban seni borçları karşılığında bana sattı ve sana küçük bir sır veriyim
Kafasını eğerek aramızda santimler bıraktı sıcak nefesi suratıma geliyordu sesini biraz daha kısıp
" ben birşeyi ne zaman almak istersem o zaman alırım yada bastırarak söylediği şey beni sinirlendiriyordu ne zaman istersem o zaman bırakırım dediBende aynı şekilde karşılık verdim " beni şimdi bırakıcaksın"
Sesli bi şekilde kahkaha atan adam sinirlerimi daha da çok zıplattı aynı şekilde geri dönüp kendini koltuğa bıraktı be yoğun bakışlarını bana çevirdi onunla daha fazla aynı ordtamda bulunmak istemedim ve çıkış olduğunu varsaydığım yere yöneldim o yollamazsa ben giderdim hızla dışarıya çıkıp soluklandım bu kadarmıydıArkamdan bir el silah sesi duymamla geri yöneldim be gördüğüm görüntüyle ayaklarımın bağı kesildi herşey upultuya dönüştü görüntü silikleşti ve ağzımdan şu kelimeler çıktı baba...
Yanağımdan aşağıya akan sıcaklığa engel olamadım belki çok saftım ancak var olduğunu bildiğim tek insan gözmün önünde o adam tarafından acımadan vurulmuştu bunum sebebiyse benim kaçmaya çalışmış olmamdı bu küçük bi uyarıydı ona göre bu adam bi katildi babam o o nasıl bi insana bulaşmıştı böyle ağlamam şidetlenince adamlarına seslenen adam babamın yere düşmüş bedenini kaldırdı ölmemişti dimi ölmediyse bile kan kaybından ölücekti
Hızla kolup kendimi yerde yatan babamın nabzını yoklarken buldum atıyordu evet atıyordu daha ölmemişti ancak bu şekilde durursa kan kaybından gidicekti kafamı kaldırıp yalvaran gözlerle benden çıktığına emin olmadığım sesimle ona yalvardım lütfen lütfen bırak yaşasın gözlerimden akan yaşa engel olamadım beni orda bırakıp giden adamın peşine ayaklandım keza hızlı olmazssam babam ölücekti hızla onu kolundan tutup bana bakmasını sağladım lütfen ne istersen yaparım yalvarırım bırak gitsinBana yaklaşarak aramızdaki mesafeyi kapattı sen değilmiydin benden onu öldürmemi isteyen şimdi ne oldu
Haklıydı ben değilmiydim şimdi ne olmuştu ben evet belki demiştim ama bi insanın benim yüzümden ölmesni kaldıramazdım bu kim olursa olsun o vicdan azabıyla yaşayamazdım kendimi boğmam gerekse bile..
Bana eğilerek
"364 gün dedi
Anlamayark sordum ne!
Tam 364 gün benim karım olucaksın bu bir sözleşmeli evlilik olucak sonrasında baban ve sen özgürsün tabi kabul edersen
Etmezsen deyip babama doğru bakıp sırttı
Bu bakışı beni korkutmuştu nasıl bi caniydi böyle ne kadar rahat bahsedeniliyordı bi insanın ölmesinden ni kaç saniye düşündüm ve babama baktım biraz daha durursa ölücekti ne yapmalıydım kendimi mi ölüme atmalıydım beni hiç sevmemiş hor hörmüş ezmiş bi adam için yoksa ölmesine müsade mi etmeliydim nolursa olsun bi insanın ölmesine izin veremezdim sonrasında vicdan azabıyla zatem yaşayamazdım peki peki
" kabul ediyorum amcak babamı derhal hastaneye getirin"Bu lafımla beraber hızla kapıya yönelen adam seslice bağırdı " pusat !
Efendim abi
Derhal rezanı hastaneye getir
" bnde gitmek istiyorum diye çıktım ona inanamazdım belki yalan söyliycekti
Tamam gidiyoruzSaniyeler içinde gelen arabyla hastanenin yolunu tutttuk hastaneye vardığımzda babamı sedyeyle içeriye aldılar yaklaşık 2 saat süren amleiyat sonrası doktor dışarı çıktı
Hasta ağır yaralı ancak halla yaşıyor bi gün müşade altında kalmalı uyanınca taburcu ederizDiyip gitmişti şimdi nolcaktı
Bana bakan yoğum bakışlarla kafamı çevirdim bir çift kahverengi gözle karşılaştım ayağa kalkarak yanıma geldi
Artık gidiyoruz yeni haytına merhaba de güzelim diyerek sırıttı
Bu iğrençlik midemi bulandırdı ve suratımı ekşittim bende arkasından kalkarak hastaneden çıktım bıraya geldiğimiz araçla evin olduğu alana doğru gitmeye başladık..Belki de hayatımın hatasını yapmıştım hiç değmeyecek biri için ama ölmesine de izin veremezdim bırdan birgün kurtulucaktım ama o gün bugün değildi ...